YENİ YILDA YÜZLER GÜLSÜN

Düşlerin, büyüyen düşlerin yeni yılı bu yıl…
Hiçbir yılın gelişine benzemiyor…
Yeni bir çağa girişin düşleri gibi sınırsız, umudu yeşerten, beklentileri büyüten, özlemleri yüklenmiş, yükü dağlardan ağır bir yıl kapımızı çalıyor.
Anımsayalım milenyum yılına girmeye hazırlanan dünya ülkeleri, yılın ilk günlerinde başlamıştı düşlerin, hedeflerin, beklentilerin çağı geliyor sözünü söylemeye. Öyle ki Eiffel Kulesi’nin üzerindeki ışıklı panoda her geçen günle, gelecek günlerin sayısı yansıyordu. İnsanlık bir çağı uğurlayıp yeni bir çağa girmeyi büyük şans saydı…
Yeni bir çağa girerken okumuştum Nâzım Hikmet’in “Yılbaşı Ağacı” şiirini bir daha bir daha okuyup bir kadının, bir şairin dizelerini süslemesi, kalemin ucundan dökülmesi ne muhteşem bir yadigârdı ona ve hepimize…
“Bir yılbaşı ağacı karlı bir meydanda Estonya türküleri söylüyor
Telli pullu upuzun bir yılbaşı ağacı
Sen kırmızı sırça topun içindesin
Saçların saman sarısı kirpiklerin mavi
Onu oraya ben astım seni içine koyup
Ak boynun uzundur yuvarlaktır
Kuşkularım kaygılarım sözlerim umutlarım ve okşayışlarımla koydum seni sırça topun içine
Bütün yılbaşı ağaçlarına, bütün ağaçlara, bütün balkonlara, pencerelere, çivilere, hasretlere astım kırmızı sırça topu seni içine koyup”
Biten yılları “Bu yıl da bitiyor” tümcesi ile uğurladık. Geçen yıllarımızı da sevmiştik. Yine de gerçekleşmeyen düşlerimizi, sevinçlerimizi yeni yıla erteledik. Yıllar geçtikçe bazılarımız yılbaşı gecelerimizi yalnız karşıladık, kadehimizi geleceğe yalnız kaldırdık. Yılbaşı ağacımızın ışıkları korkak korkak göz kırptı. Günlük defterimizin son yapraklarına yeni yıla yönelik beklentilerimiz yanında yılın son sözlerini yazdık.
Diliyorum bu yılbaşında ışıklar korkusuz yansın…
Emekçilerin şiarı: “Hak verilmez alınır!”
EYT mağdurları örgütlenerek, yıllar süren mücadele ettiler. Alanlara çıktılar. Öyle güçlü ses verdiler ki; muhalefet seslerine ses oldu. EYT Üst Kurul Genel Başkanı Gönül Boran soyadı gibi fırtına olup esince başta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere muhalefet partilerini, bu onurlu mücadeleye dayanışma gösteren, destek veren siyasetçileri, emeğin yanında olan onurlu kalemleri içtenlikle kutluyor, şükranlarımı sunuyorum.
Yoksulluktan daha acıdır yoksunluk, ondan da acısı ahlaksızlıktır. Ahlak yoksunluğundan ülkeyi kurtarmanın tek yolu; dürüst, onurlu, birikimli, yoksulun derdini yüreğinde duyumsayan, engin gönüllü insanların ülkeyi yönetmesidir. Bunun yolu da yurttaş olarak bizlerin yeni yıldaki seçimlerde elimizi vicdanımıza koyarak demokrasi şöleni yaşatmaktır.
Yurttaş olarak ekonomik krizi, kadına yönelik şiddeti, linç kültürünü kısacası yaşadıklarımızı unutmak olanaksız. Biz unutsak da sözcüklerin vicdanı unutmaz…
Balzac diyor ki: “Her başarı, sabır ile zamanı birleştirerek sağlanır.”
Yükü dağlardan ağır 2023 yılımız…
Cumhuriyet’imizin 100. yılına girerken, giden yılların ardından hayıflanmak yerine yeni yılımızı onarma, kaybettiklerimizi yerine koyma değil ötelere taşıma, iktidar umudunu büyüterek, düşlerin sınırsızlığını yaşama dönüştürmenin tam zamanı!..
Bu sene ülkemiz için düşlerin, umutların en önemlisi Cumhuriyet’in yüzüncü yılında, yüzler artık gülsün çabası, sevinci, umudu hepimizi sarıp sarmalasın…
Cumhuriyeti’mizi yüzünü yüzüncü yılda güldürmenin tam zamanı!
Yaşar Kemal’in huzur içinde uyuması için artık ülkemizde kadın, çocuk, sokak canları ve ağaç olmak zor olmasın! Kadınlar, çocuklar, sokaktaki canlarımız, ağaçlarımız özgürlük içinde yaşasın!
Özgürlüğün, kardeşliğin, barışın, yaşam bulduğu bir yıl istiyorum!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Yaşar Seyman Arşivi