Emre Özpeynirci
Ya bir de kredi olsaydı!
Yılın başında %30-35 daralması öngörülen otomotiv pazarı 2024’ü 1.2 milyon adedin üzerinde yani 2023’e yakın bir sonuçla kapatmaya hazırlanıyor. Sebebi GSR2 krizi, artan ÖTV muaf araç satışları ve yüksek enflasyon ortamı. Sektör yetkilileri eğer krediye ulaşım olsaydı pazarın 1.5 milyon adedi bile aşabileceğini söylüyor.
2023 yılında gerçekleşen 1 milyon 232 bin adetlik rekor pazar sonrası 2024 yılına %30-35 daralma öngörüsüyle başlayan otomotiv sektörü, GSR2 krizinin yarattığı stok baskısı, ÖTV muaf satışları ve yüksek enflasyon nedeniyle yılı beklentilerinin çok üstünde bir performansla kapatmaya hazırlanıyor. 10 ay sonunda 947 bin adetlik satışa ulaşan otomotiv pazarı, yaklaşık 105 bin adetlik satışın beklendiği kasım ayıyla birlikte tarihinde ikinci kez 1 milyon barajını hem de 11 ay sonunda aşacak. Aksi bir durum yaşanmazsa da pazar 2024 yılını 1.2 milyon adedin üstünde, 2023’e çok yakın bir seviyede tamamlayacak. Peki fiyatların ve vergilerin bu kadar yüksek seyrettiği, krediye ulaşımın bu kadar zor olduğu bir dönemde nasıl bu kadar araç satıldı?
GSR2 ETKİSİ BÜYÜK OLDU
Yılın başında birçok sektör yetkilisi pazarın eski normallere yani 10 yıllık ortalamaya (800-850 bin) döneceğini düşünüyordu. Çünkü yerel seçim sonrası ekonominin soğutulması gündemdeydi, kredi kullanımı da sınırlıydı. Aslında yılın ilk 3 ayında beklentiler dahilinde ÖTV muaf araç satışlarıyla büyüyen pazar nisan ayında bir önceki aya göre %32 daralarak, aşağı yönlü iniş sinyalini de vermişti.
- Ama hiçbir otomotiv yetkilisi 7 Temmuz’da yürürlüğe girecek ‘Genel Güvenlik Yönetmeliği’ne (GSR2) ilişkin Ticaret Bakanlığı’nın nisan ayında aldığı ‘tescil’ kararını tahmin edemedi. Normalde AB’ye uyumlu bu tip regülasyon geçişlerinde markalara ellerindeki araç stokunu eritebilmek için bir yıldan fazla süre tanınırken ilk kez tescil kararıyla bu süre bir anda 2.5 aya indirilmişti. Yani markalar 7 Temmuz’a kadar ellerindeki veya yola çıkıp gelmekte olan GSR1’li araçların büyük kısmını 7 Temmuz’a kadar satmak zorundaydı. İşte bu da sıfır araçlarda büyük indirimlere, zararına satışlara kadar varınca pazarda rekorlar art arda gelmeye başladı. Markalara sağlanan izinler, yerli üreticilere ağustos sonuna kadar tanınan sürelerle pazar eylül ayına kadar 2023’ün üstünde bir performansa ulaştı.
ÖTV MUAF SATIŞLARI ARTTI
- Buna ek olarak engelliler için 1.6 milyon TL üst limite sahip ÖTV muaf araç satışlarının sadece ilk 3 ayla sınırlı olmaması, 10 ay sonunda 166 bin adedi aşmasıyla da pazarda satışlar yükselmeye devam etti. Maliye Bakanlığı’nın açıklamasına göre 10 ayda satışların %22’den fazlası engelli raporuyla satılan otomobillerden oluştu. Geçmiş yıllarda bu oran %10’un altındaydı.
- Kuşkusuz hâlâ yüksek olan enflasyon ortamında birikimlerini mevduat yerine otomobil alarak değerlendirenler de olunca satışlar 2023 yılına yaklaştı.
Tabi bu sonuçlardan sonra akıllara; “Ya kredi koşulları da iyi olsaydı o zaman pazar ne olurdu?” sorusu geliyor. Hatırlatmak gerekirse bugün 1.5 milyon TL’lik bir araç için en fazla 12 ay vadede maksimim %20 kredi kullanıp, ayda yüzde 4’e yakın faiz ödüyorsunuz. 2 milyon TL’nin üzerindeki araca ise kredi yok. BDDK, 3 yıla yakın bir süredir krediler konusunda güncelleme yapmadı. (Togg hariç) Sektör yetkililerine göre 2024’te eğer kredi koşulları düzelip, bulunurluğu artsaydı pazarın 1.5 milyon adedi geçmesi içten bile değildi.
OSD Başkanı Cengiz Eroldu yineledi;
Yerli payı artmazsa üretim zora girer
Ekim ayında; “Böyle giderse elimizdeki fabrikaları koruyamayız!” açıklaması yapan Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu bu uyarısını yineledi. Eroldu, “Başta Almanya olmak üzere Avrupa pazarlarındaki daralma ve atıl üretim kapasitesi, Türk otomotiv sanayisinin ihracatında düşüşe neden olarak üretimimizi olumsuz etkileyebilir. İhraç pazarlarında yaşanan bu dalgalanmaların etkisini azaltmak için iç pazarda yerli araçların payını artırmamız gerekiyor. Türkiye’nin aşınan üretim rekabetçiliğini güçlendirmek için politika geliştirilmesini önemli görüyoruz; elimizdeki mevcut tesisleri korumak, bu süreçte daha da hayati hale geldi” dedi.
Elektrikli otoda fiyat rekabeti kızıştı
Geçen hafta Türkiye’de piyasa sunulan elektrikli otomobillerle fiyat rekabeti iyice kızışacağa benziyor.
- Çinli BYD, uzun süredir merakla beklenen Türkiye lansmanı yaparken, yıl sonuna kadar 6 elektrikli modeli satışa sunacağını açıkladı. Kasım ayında %100 elektrikli Dolphin, Atto 3 ve Seal U ile şarj edilebilir hibrit modeli Seal U DM-i’yi satışa sunan Çinli marka aralık ayında ise E-SUV sınıfında yer alan Han ve D Sedan sınıfında yer alan Seal’ı satışa sunacak. Dolphin modeli 1.280.000 TL’den, Atto 3 modeli 1.490.000 TL’den, Seal U EV modeli 1.790.000 TL’den, Seal U DM-i modeli ise 1.850.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulurken, Çinli markanın açıkladığı bu fiyatlar alınan teşvikler sonrası beklentilerin üzerinde kaldığı için büyük tartışma yarattı.
- Geçen hafta satışa sunulan diğer bir elektrikli model ise Alfa Romeo Junior oldu. Alfa Romeo'nun ilk olarak Milano ismiyle tanıttığı ancak İtalyan hükümetinin baskısı sonrası Junior adını alan B-SUV modelinin %100 elektrikli ve hibrit seçeneklerinin fiyatları belli oldu. Junior'un elektrikli versiyonu Elettrica 1.549.900 TL’den, hibrit versiyonu Junior Ibrida ise 1.649.900 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu.
- Kia’nın 28 Kasım’da lansmanı yapacağı B-SUV sınıfındaki elektrikli modeli EV3’ün de fiyatları belli oldu. 435 km menzile sahip versiyon 1 milyon 490 bin TL, 604 km menzile sahip versiyon ise 1 milyon 640 bin TL’den başlayan fiyatlara sahip.