Geçen hafta İngiliz The Daily Telegraph’da bir makale yayınlandı. İçinde zamanın ruhuna yaraşır acayip bilgiler vardı. Konuyla ilgili malzeme kıt olmayınca böyle oluyor. Diğer taraftan ülkeler arası esen karşıt rüzgâr parantezinde çıkarcı politika üflemeleri ince ince bastırıyor. İşin aslını öğrenmemiz de bir hayli zorlaşıyor, bu durumda… Dünya, bazılarının kafaya koyduğunu yapmak için kullandığı bir oyun alanı. Bunun önüne geçmenin bir yolu var mı…
İçinde Çin’in Wuhan’ından ve Amerika Birleşik Devletleri’nden ortak bir grup bilim insanı, 2018 yılında beraber otururlar ve bir hibe teklifi hazırlarlar. Amaç insanın faydasınadır. Hibe teklifinde mealen derler ki, şimdi biz bu korona virüslerini araştırmaya ömrümüzü adadık ve bazı türlerini kontrol altına almayı bu sayede başardık. Ancak bu meret korona başlığı altında belirli periyodlarla kendini geliştiriyor ve gelecekte de hayvanlarımıza, insanlarımıza bir tehlike oluşturacağı aşikâr. Bu nedenle biz diyoruz ki, virüsten bir adım önde olalım ve gelecekte bir korona virüsünün (adı o zamandan Kovid-19 konmuş mu, bilmiyorum) insana ve/veya hayvana bulaşmasını kontrollü bir bulaş sayesinde takibe alalım ve böylelikle aşısını önden geliştirmiş olalım.
Bir hikâye anlatıcısı olarak size çıkarttığım özet böyle. Bu ortak bilim insanları, insanlara sıçrayabilecek hastalıklara karşı aşı geliştirmek için Wuhan’da yarasa popülasyonuna korona virüsü nano parçacıklarını kontrollü bir şekilde salmayı planlamışlar. 2018’de bunu yazı haline getirmişler, son sayfaya bir hibe teklifi eklemişler. Teklife göre bu çalışmanın hayata geçmesi için İleri Savunma ve Araştırma Projeleri Ajansı’ndan (İngilizcede kısaltılmışı, DARPA) talep ettikleri hibe miktarını 14 milyon Amerikan Doları olarak belirlemişler. Buraya kadar ki bilgiyi teklif yazısının birilerine sızdırılması sayesinde öğrenmiş olduk. Belgeler, pandemi patladıktan sonra çeşitli dünya ülkeleri tarafından oluşturulan başka bir grup bilim insanının kovid-19’un kökenini bulmak için kurulan web tabanlı araştırma ekibi, DRASTIC tarafından yayınlanmış.
Peki, 2018 yılında hibe teklifini hazırlayan kim? Bu sorunun cevabı şöyle; yarasa korona virüslerini araştıran Wuhan Viroloji Enstitüsü (kısaltılmışı WIV) ile yakın iş birliği içinde çalıştığı iddia edilen ABD merkezli EcoHealth Alliance kuruluşundan İngiliz zoolog Peter Daszak isimli bilim insanı. Daszak’ın başını çektiği hibe teklifi kabul edilmiş mi? The Daily Telegraph’ın makalesine göre, hayır, edilmemiş. DARPA, zoolog Peter Daszak ve ekibine, iyi hoş da önerdiğiniz proje insan topluluklarını riske atma tehlikesi taşıyor, korona virüsün bir suşunu yani farklı bir alttürünü yarasaya yapay yolla (insan eliyle) yerleştirmeniz sonucunda doğabilecek tehlikeyi gerektiği kadar düşünmemişsiniz, 14 milyon doları veremeyiz bu durumda, demişler.
Anlaşılan Daszak ve ekibi (ki aralarında WIV araştırmacısı Dr.Shi Zhengli, ABD Kuzey Karolayna Üniversitesi, ABD Jeolojik Araştırma ve Ulusal Yaban Hayatı Sağlık Merkezi’nden akademisyenler var) DARPA’yı hibeye ikna etmek için, biz neyle uğraştığımızı, bu işin tehlikelerini biliyoruz, yöre halkı yarasayı yemek olarak yiyor bunun bilincindeyiz, işte bu nedenle araştırmada ne yaptığımızı, neden yaptığımızı kamuoyuna ta başında açıklayacağız hatta eğitim programı düzenleyeceğiz demişler. DARPA ikna olmamış.
Ortaya çıkan soru; yine de bu tehlikeli araştırma yapıldı mı? 2018 yılında başka bir kuruluştan fon/hibe alınarak ve bir grup yarasaya insan eliyle korona virüsün bir alttürü bulaştırılarak insana fayda şiarı kontrolden çıktı mı? İngiliz Lordlar Kamarası’ndan birkaç parlamenter geçtiğimiz bir yıldır Peter Daszak’a yanıtlaması için sorular soruyormuş ama cevap alamıyorlarmış. Başkan Biden da bu konunun araştırılması talimatını vermiş ama?
Bu yazı, aşı karşıtları bayram etsin diye yazılmadı. Akıl insana şöyle der, öyle ya da böyle insan eliyle ya da doğal yolla bu virüs insana bulaşıyor mu? Evet, bulaşıyor. Korunmak için aşısı var mı? Evet, var. Gidin olun, o zaman. Deve dişi gibi kuruluşlar insan hayatıyla iki zar, beş neşeli kart monopol oyunu misali oynuyor diye şikâyet ediyorsak kapitalizmle mücadele edenlerin tarafına geçmenizi öneririm. Bilimle mücadele diye bir şey olmaz, çünkü.
Makalenin tamamı için: telegraph.co.uk, yazarı: Sarah Knapton, yayınlanma tarihi: 21 Eylül 2021.
