Emre Özpeynirci

Emre Özpeynirci

EN HAVASIZ TEST!

Otomotiv sektörü büyük bir dönüşüm yaşarken, lastikler de buna uyumlu gelişiyor ve resmen yeniden icat ediliyor. Önümüzdeki yıllarda bol bol göreceğimiz havasız lastikleri Lüksemburg’da elektrikli Tesla üzerinde ilk kez test ettik. Birkaç yıla kadar yollara çıkacak bu lastikler patlamıyor, yıpranmıyor, bakım istemiyor ve en önemlisi kaza riskini minimuma indiriyor.

DÜNYADA otomotiv endüstrisi yeni bir çağa adım atmaya hazırlanırken, hem mobilite anlayışımız hem de hareket etme biçimlerimiz değişiyor. Farklı ihtiyaçlara yönelik araç paylaşım uygulamaları, otonom yani sürücüsüz araçlar ve temiz enerji sunan alternatif yakıt (elektrik, hidrojen) teknolojileri gelecekte birçok alışkanlığımızı temelden değiştirecek. Kuşkusuz ulaşım baştan aşağı yeniden tasarlanırken, lastiklerin de benzer biçimde bu sürece ayak uydurması gerekiyor. Yani onlar için de teknoloji, sürdürülebilirlik zorunlu hale geldi.

Türkiye’de 1961’den bu yana faaliyet gösteren, biri İzmit diğer Adapazarı’nda olmak üzere 2 fabrikada yılda 6 milyon adetten fazla lastik üreten ABD’li lastik devi Goodyear da bunun bilinciyle harekete geçti. Bir taraftan tüm zorlu yol koşullarına dayanıklı patlamayan ‘havasız lastik’ geliştiren Goodyear diğer taraftan da hem
birbirleriyle hem de araçla konuşan lastik teknolojisini hayata geçiriyor.


İLK KEZ BASIN TEST ETTİ
Herkesin bildiği gibi havasız lastikler üzerine uzun zamandır birçok şirket kafa yorarken, özellikle ticari araçlar için testler ve geliştirmeler tam gaz devam ediyor. Ama geçen hafta ilk kez havasız lastikleri elektrikli bir otomobilin üzerinde dünya basını Goodyear’ın Lüksemburg’daki inovasyon merkezinde test etti. Türkiye’den Gazete Pencere’nin de yer aldığı bu özel test sürüşünde Goodyear’ın havasız lastiklerinin (NPT) yer aldığı Tesla Model 3’ü kullandık. Henüz prototip aşamasında olmasına rağmen bugün istense satışa sunulabilecek lastiklerin yer aldığı bir elektrikli otomobili kullanmak, gerçekten inanılmaz bir tecrübeydi.

KULLANIRKEN NE HİSSETTİM?
Tıpkı havalı yani mevcut lastikler gibi yüksek hızlara kadar konforlu bir sürüş deneyimi sunan geleceğin lastiklerinin, ilk hızlanma anında biraz titreşim ve ses yapsa da çok dengeli bir performans gösterdiğini söyleyebilirim. Havasız lastiklerin daha sert bir sürüş sağlayacağını düşünüyordum, yanılmışım. Açıkçası yol tutuşunun da bu kadar iyi olacağını tahmin etmiyordum. Sessiz bir elektrikli otomobilde olduğu için daha fazla hissettiğimiz ses problemi ise lastikler prototip olduğu için doğalmış. Seri üretimde ise farklı dış şerit kesimleriyle olmayacakmış. Sonuçta teknik aşaması henüz tamamlanmayan lastiklerin yapısı sıkıştırılmış polimerlerden yani plastikten oluşuyor. Petrol yerine bitkisel yağ kullanılıyor. Dış şerit (sırt dahil), bağlantı ağı ve jant olmak üzere üç bileşenden oluşuyor. Lastiklerin 2030 yılına kadar yüzde 100 sürdürülebilir malzemeden üretilmesi hedefleniyor.

HAVASIZ LASTİK ZARAR GÖRSE DE YOLA DEVAM
GOODYEAR Havasız Lastikler Kıdemli Program Müdürü Michael Rachita, havasız lastiklerin sağladığı avantajları bakım gerektirmeme, ağır yüklerde daha fazla konfor ve güvenilirlik olarak sıralıyor. Rachita özellikle otonom araçlarda havasız lastiklerin büyük öneme sahip olacağını belirterek, “Otonom araçlar LiDAR ve GPS kullanır ve bunların arızalanması durumunda optik kameralar devreye girer. Bunun anlamı, araçların sorunsuz çalışabilmesi için çok sayıda yedek sistemin olmasıdır. Hava basıncıyla çalışan bir lastiğin yedek bir çözümü yoktur. Lastikte hızlı bir hava kaybı yaşamanız veya lastiğin hasar görmesi durumunda, araç durur ve çalışamaz hale gelir. Havasız lastiklerde ise arıza durumunda çalışmayı sağlayan özellikler vardır. Bağlantı ağı sayesinde lastik zarar görse dahi normal çalışmaya devam edebilir. Servis dışı kalmayacağı için lastiklerden kaynaklanan atıklar da azalmış olacak” yorumunu yaptı.

ATIK SORUNUNU DA ORTADAN KALDIRIYOR
MICHAEL Rachita, havasız lastiklerin filoların her zaman çalışır durumda olmasını sağlacağını belirterek şunları söyledi: “Çalışma süresi önemli olsa da, Goodyear’ın havasız lastik çalışmalarına ilham veren tek alan bu değil. İşin sürdürülebilirlik yönü de var. Her şey performanstan ibaret değil. Ne yazık ki, birçok geleneksel lastik, delinme veya hava basıncının doğru yönetilmediği yetersiz şişirme gibi önlenebilecek durumlar nedeniyle kullanım ömürlerinin başlarında servis dışı kalıyor. Bu sorunlar nedeniyle servis dışı kalmayacak olan havasız lastikler ise, lastiklerden kaynaklanan atıkların azaltılmasına katkıda bulunuyor.”

LASTİKLER DE ARTIK BİZİMLE KONUŞUYOR
HER zamankinden daha yoğun bir biçimde ağ bağlantılı dünyamızda araçlar ve kullanıldıkları ortamlar giderek daha fazla iletişim halinde çalışırken, bu ekosistemde veriler (data) büyük önem kazanıyor. Sensörler ve bağlantı olanakları yoluyla lastikler de artık bizimle konuşuyor ve onlara kulak vermemiz için birçok neden var. Akıllı ve ağ bağlantılı lastikler, zaman ve maliyetlerden tasarruf edip güvenliği artırmamızı sağlamanın yanında, otonom araçlarla ilgili bilgiler de sağlayabiliyor. Bu bağlamda Goodyear’ın Sightline isimli akıllı lastik bilgi toplama teknolojilerini Lüksemburg’daki inovasyon merkezinde test ettik. Bu teknoloji sayesinde Goodyear 2027 yılına kadar lastik ve servis dünyasını yeniden tasarlayarak, tüm yeni ürünlerinde sensör teknolojileri ve yapay zeka çözümleri sunmayı amaçlıyor. Filolar, otonom, ağa bağlı, elektrikli ve sürdürülebilir (FACES) çözümlere odaklanan şirket, lastik üreticiliğinden mobilite sağlayıcılığına evriliyor.

AKILLI LASTİKLERİN AVANTAJLARI NELER?
GOODYEAR SightLine özelliklerinin ilk aşaması, sızıntı algılama, park halindeki araçların lastik takibi ve lastik basıncı takibini içeriyor. İlerleyen zamanda gelmesi öngörülen özellikler arasında ise otomatik lastik konumu, optimum lastik basıncı takibi yoluyla yakıt ekonomisi, lastik yükü hesaplamaları, kilometre ömrü, yol sürtünmesi, lastik kimlik bilgilerinin tanımlanması ve diş aşınması takibi yer alacak. İleriye dönük olarak, SightLine otomobil üreticilerinin araçlarına da 3 entegre edilerek, aracın kontrol sistemlerine bilgi sağlayan önemli güvenlik özelliklerinin kullanılmasını mümkün kılabilir. Zaman içinde kullanıma sunulacak faydalı özellikler arasında, suda kayma uyarıları ve genel lastik sağlığı takibi de yer alıyor. SightLine destekli entegre lastiklerin fren mesafesini de yüzde 30 azaltması hedefleniyor.

BAYMAN'LA AVRUPA'DA PAZARDAN FAZLA BÜYÜDÜ
2020 yılının ikinci yarısında Goodyear’ın binek lastiklerden (tüketici) sorumlu Avrupa Başkanı olan Hakan Bayman’la da Lüksemburg’da bir araya geldik. Avrupa’da toplam 27 ülkeden sorumlu olan Bayman, şu anda dünyada bizi temsil eden en önemli yöneticilerin başında yer alıyor. Avrupa’da pandemi süreci ve arkasından yaşanan tedarik problemleri nedeniyle otomobil satışlarının düştüğünü hatırlatan Bayman, aynı dönemde özellikle yenileme lastik pazarında ise ciddi büyüme yaşandığını belirtti. Bayman, “Yenileme lastik pazarında yeniden yapılandırmalar ile Covid öncesi rakamlara geri döndük. Goodyear olarak Avrupa’da toplam lastik pazarından fazla büyüdük. Son 2 senede çift haneli büyüme rakamlarını gördük” dedi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Emre Özpeynirci Arşivi