Erhan Erkut
2021’de üniversiteler açılacak mı?
Sevgili doktora danışman hocam Prof. Richard Francis’in cenaze töreni için kısa bir ABD ziyareti yaparken buradaki üniversiteleri ilgilendiren haberleri takip etme fırsatım oldu. Ülkedeki üniversite öğrencilerini ve ailelerini en çok ilgilendiren konu Eylül 2021’de üniversitelerin açılıp açılmayacağı. 33 Milyon Covid vakası ve 600.000 ölümden sonra ABD salgını kontrol altına almış görünüyor. Ülkede en az bir aşı olanların oranı %60’i geçti ve hem vakalarda hem de ölüm sayısında ciddi düşüşler görüldü. Salgın döneminde üniversitelerin milyarlarca dolar kaybetmiş olmasına öğrencilerin %100 çevrimiçi eğitimden memnuniyetsizliği de eklenince ülkedeki tüm üniversiteler Eylül’de açılma hazırlıklarına başladılar.
Aşı ve maske şartı
Geçen sene birçok ABD üniversitesi açıldıktan bir hafta sonra salgının hızla yayılması nedeniyle kapanmak zorunda kalmıştı. Bu sene de benzer bir fiyasko ile karşılaşmamak için üniversiteler dikkatli davranıyorlar. Üniversitelerin almayı planladıkları önlemler şöyle: Covid-19 aşısı şartı, kapalı mekanlarda maske şartı, sosyal etkinliklere ve toplanmalara kısıtlama, her hafta Covid-19 testi, seyreltilmiş sınıflar ve diğer mekanlar. Üniversiteler birer birer yaptıkları açıklamalar ile Eylül’de geri dönecek öğrenciler (ve hocalar) için aşılanmış olmayı şart koşuyorlar. Bu kurala küçük (dini) gruplardan itirazlar gelse de Amerika’daki ilk-orta eğitim sisteminde farklı hastalıklar için aşıların şart koşulduğunu düşünürsek, bu şartın uygulanabilmesi gerek. Öte yandan, maske şartına itiraz daha kuvvetli. Hatta bazı eyalet meclisleri devlet üniversitelerinin maskeyi şart koşamayacaklarını açıkladı. Anlaşılan, bireysel özgürlüklerin önemle vurgulandığı ABD’de kampüste maske şartı konusu epey tartışılacak.
%100 yüz yüze?
Neredeyse bütün üniversiteler açılma anonsu yaptıkları halde, artık hiç kimse %100 yüz yüze eğitim beklemiyor. Tüm üniversiteler değişen oranlarda da olsa bazı dersleri veya bazı derslerin bazı bölümlerini çevrimiçi yapacaklar. Benim geçen dönem ders verdiğim George Washington Üniversitesi ise tüm öğrencilere her dersi ister yüz yüze ister çevrimiçi alma alternatifini sunabilmek için bütün sınıflara kamera sistemi kurdu. Anlaşılan, üniversite sistemi dönüşü olmaz bir şekilde yüz yüze ile çevrimiçinin birlikte verildiği bir karma sisteme geçti.
Türkiye?
Aşılama oranlarında ABD’den biraz daha geriden gelen (%50) Kanada’da ise üniversiteler isi biraz daha yavaştan alıyorlar. Çoğu Eylül’de kısmen açılacaklarını açıklamakla birlikte çevrimiçi eğitimin en azından ilk donemde önemli bir yer tutacağını belirttiler. Bu basit karşılaştırma tüm dünyadaki üniversitelerin güz döneminde nasıl davranacağı konusunda bir işaret. Kanımca üniversitelerin kısmen de olsa yüz yüze eğitime geçebilmesi için öğrencilerin aşılanmış olması gerek. Şu anda Türkiye’deki aşılanma oranının %15 civarında olduğu (yani Kanada’nın bile çok gerisinde olduğumuzu) düşünürsek, Eylül’de açılma konusunda iyimser olmak zor. Benim beklentim, yaz aylarında aşılamanın hızlanacağı ve Ekim’in ikinci yarısında veya Kasım’da ülkedeki üniversitelerin kısmen de olsa yüz yüze eğitime açılacağı yönünde. Şubat 2022’den sonra yüz yüze eğitimin oranın artmasını bekliyorum. Eğer yazın herkesi aşılayamayacak isek, öğrencilere öncelik verilmesi eğitimde normalleşme için şart.