
Cengiz Erdil
Kanal İstanbul’un adı bile betonlaşmaya yetiyor
Neredeyse 10 yılı aşkın bir zamandır Kanal İstanbul denilen ucube projeyi konuşup duruyoruz. Dünyanın hayran olduğu İstanbul Boğazında; özellikle uluslararası deniz trafiği yükünü hafifletmeyi amaçladığı iddia edilen projenin tüm sayfalarında koskoca bir rantın hesapları var. Kente çakma Dubai ekleme projesidir aslında Kanal İstanbul.
Karadeniz ve Marmara Denizi’ni insan eliyle altüst edecek Kanal İstanbul için son bilgilendirme toplantısının raporunda çarpıcı bilgiler var.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin düzenlediği toplantıdan sonra yayınlanan raporda şu satırlara dikkat çekmek lazım. ‘‘Proje bir ulaşım meselesi olmaktan uzak, İstanbul’un doğal kaynakları, planlama ilkeleri, ekosistemleri ve deprem güvenliği için ciddi tehditler oluşturan bir rant planına dönmüş durumda.’’
Hesaplamalara göre, proje alanında 400 bine yakın ağacın kesileceği ve 136 milyon metrekare tarım alanının yok olacağı belirtiliyor. Proje başta kentin kaldıramayacağı kadar yeni bir nüfus, deniz ve hava kirliliği, su kaynaklarının yok olması demek.
KANAL TOPRAĞINA HÜCUM
Daha ortada kanal falan yok ama betoncular ve emlak açıkgözleri açısından Kanal İstanbul’un adı bile yetiyor, gayrimenkul sitelerinde ‘kanal manzaralı’ satılık arazi ilanları dolu. Tarlalar, SİT alanları bile satışa çıktı. Bu dönemde emlak simsarlarına ve dolandırıcılara dikkat edilmesini isteyen emlak uzmanlarının “Kar edeyim derken tuzağa düşmeyin” uyarısı yaptığı sır değil.
Bir zamanlar bırak tarımı; kaymağıyla ünlü mandaların gezdiği topraklar yok pahasına elden çıkarılıyor. Çiftçiler binlerce dönüm tarım arazisini satışa çıkardı, alıcılar malum; içlerinde çok büyük firmalar var. İstanbul’un su deposu yörede adeta bir ‘toprağa hücum’ yaşanıyor.
Cumhuriyet Gazetesi’nde yer alan habere göre, Kanal İstanbul projesinde mahkeme kararlarıyla iptal edilen imar planlarının yerini yeni planlar alıyor. Art arda konut ihaleleri yapılıyor ve bölgede kamu eliyle arsa satışları devam ediyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, AKP’li Arnavutköy ve Başakşehir belediyelerine ait olanlar başta olmak üzere çok sayıda kamu arazisini satışa çıkardı.2024’ten bu yana proje güzergâhında kamu eliyle satışa çıkan arsaların bedeli 5 milyar TL’ye yaklaştı.
İşin tuhafı satışlar böyle giderse kanal yapılacak arazi de kalmayacak. Belki o zaman kanalı Tekirdağ taraflarına taşıyacak bir proje bile uydurabilirler!