55.yaşını kutlayan ve bunu kurultay tarihine geçiren MHP’den yükselen ses memleketin gündemini değiştirdi.
İkinci genel başkan Devlet Bahçeli’nin hepimizin doya doya işittiği ama içinde ‘kurtarıcı’ geçtiği sözleri hem o partinin hem de ülkücü hareketin tarihine yazılacak.
Kimseye ne ülkücülüğü ne de milliyetçiliği anlatacak, bunun dersini verecek değilim. Ama söylemek zorundayım. 55 senedir duruşunu çok iyi bildiğim bu hareketin elbette bir sorgulanması gerekmez mi?
Solda devrimcilik uğruna hapis yatanlar, ölenler, yaralı aramıza dönenler bizzat özet geriye kalanlar darbenin altından geçen günlerde şunu der ; “Bizi birbirimize kırdırdılar. Hangimiz vatanseverdik, hangimiz milliyetçi, devleti hangimiz daha çok seviyorduk?”
Ülkücü olup cezaevinden geçenler de solculara imrenerek “Onlar bizden daha milliyetçi imiş meğer” demediler mi?
Peki Devlet Bahçeli ne demek istedi?
Bahçeli hiç de sırası yokken neden bu bahsi açtı?
Devlet budur çünkü.
Bahçeli ayarı herkese verdi.
Bizzat Recep Tayyip Erdoğan’a da, muhalefete de, muhalefet etmeye çalışanlara da. Açık söyleyeyim; dedi ki, “Niyet de bu hedef de bu.”
Çünkü devlet budur.
Memleket ne yaşarsa yaşasın, başına ne gelirse gelsin altından kalkmayı bilir.
MHP 55 senede 2 genel başkan seçti. AK Parti 23 senedir tek liderle ülkeyi yönetiyor. Ahalimiz muhafazakardır nitekim, ortaya bir büyük söylem ve eylemle çıkmazsanız zaten yoksunuz. Değişim bu memlekette pek romantik bir harekettir. Kışlar da eskisi gibi değil, kar yağmıyor, komünizm bir türlü gelemiyor.
Şimdi ne mi olacak? Ortaya güçlü bir laf atıldı. Bu laf değil sadece torpido…
Artık muhalefet düşünecek.
Bunu gören ve hak hukuk adalet diyen kişiyi köşeye çektiler. Şimdi aralarında seçimdi anayasaydı bunu tartışacaklar.
Ama esasını söyleyeyim 2019’dan beri 2028’in hesabını yapanlar artık yeni bir muhasebe yapacaklar.
Devlet, devlettir. Önemli olan adalettir.