Kerem Kırçuval
Beşiktaş şaşırttı
Bu sene bir sahaya çıkışı var Kartal’ın. Sanki düğünün başlama anı. Gelin de heyecanlı damat da. Onlardan daha heyecanlısı kayınlar. Hangisini seçersen seç? Spor sayfalarının kıymetli yorumcuları, şimdiden yarış “Beşiktaş ile Fenerbahçe” arasında geçer diye yazmaya başladı.
Erken ama Beşiktaş korku veriyor.
Yepyeni futbol anlayışı taraftarı heyecanlandırıyor, kadro planlaması güven veriyor. Beşiktaş iyi yolda. Maçın başında Beşiktaş’ın penaltısını çerez gibi yiyen orta hakem, Immobile’ye çıkardığı sarı kartın ardından federasyon gözlemcisine “Gözünüze girdim mi” diye baktı.
Beşiktaş’ın hocası Giovanni van Bronckhorst cesur, meydan okuyan bir 11 dizmişti İnönü’ye. 30 Ağustos esintileri gibi. Semih yerine Muçi’yi tercih etmişti. Orta oyunda da “hücum hücum” diyordu.
Laf ediyorlar kılıç kuşanıp mezun olan teğmenlere. O yeminin hangi kelimesinden rahatsızsınız? Ayıp değil mi?
Rahatsızlığınız Atatürk mü? Vatanın ve milletin bütünlüğü mü?
Ne istiyorsunuz?
İnsanın maç sırasında asabı böyle bozulur. Tribünler “Yaşa Mustafa Kemal Paşa” diyor, klavyede altlarına kaçırıyorlar. Sakin olun, o olmasaydı siz olmazdınız.
Neyse müsabakaya dönelim.
Müsabakanın 24. dakikasında dünyanın her yerinde çalınması gereken penaltıya VAR hakemi karar veremedi. Bir tiyatro gibi. Orta sahada “el” deyip sarı kart çıkaracağı pozisyonu oyaladıkça oyaladı orta hakem. Sonuç penaltı, Immobile geçti topun karşısına hakeme “durum 1-0” dedi.
Biz bu hakemlerle ne yapacağız bilmiyorum? Kurulduğu günden beri “Beşiktaş yenmek zorunda, gerektiğinde hakemi de yeneceksin” felsefesiyle oynayan bu takıma yazık değil mi? Yıldık yıldık…
Beşiktaş’ın üzerine bu kadar gelinir mi?
Yakında yüksek sesle söylenecek, “Eski Türkiye yok” diye bağırılacak.
Hazırlıklı olun.
Sivas saldırırken, hakem de ona uyarken Giovanni van Bronckhorst cesur değişiklikler yaptı.
Orta hakemin Immobile ve El Musrati’ye verdiği sarı kartları göz önünde tutarak ikisini de çıkardı. Mustafa Hekimoğlu ve Ndour oyuna alındı.
Semih ve Mustafa’yı bize birlikte izleme imkânı sağladı hoca. Sağ olsun.
Değişiklikler de sonuç verdi. Nitekim Beşiktaş, 2013/14'ten bu yana hiçbir sezonu üçte üç yaparak açamıyordu. Bu kara talih de geride kaldı.
Rafa Silva inanılmaz çalıştı. Mustafa nasıl gol atmak istiyor… Ayağına top geldiğinde evladım gibi görüyorum. “At şunu” diyorum ama olmadı. Daha büyümesi gerek.
Maç beraberliğe döner mi sorularını herkes birbirine sorarken, tecrübeli ayak Gedson Fernandes devreye girdi. Rakip defansın hatasını tilki gibi takip ediyordu, aldı topu aşırtmayla üstelik maçın skorunu belirledi.
Daha farklı bir skor bekliyordum. Ancak kartlar konusunda operasyon yapan, gördüğünü inkar eden hakem maçı bu skora mecbur etti.
Beşiktaş’ı sahada yenmeye çalışın masada değil. Sahada yenmek pek mümkün görülmediğinden eliniz cebinize gidiyor. Yapmayın.
Diğer yandan, bu hafta Fenerbahçe de oynadı Galatasaray da. İkisi de yendi. Maç sonrası açıklamalara bakıyoruz. Fener ya da Galatasaray yöneticileri hakemleri etki altına alma çabasına erken girmiş. Ayıp oluyor beyler.
Beşiktaş elbette sahipsiz değildir. Bunu unutmayınız.