29 yıldır Boğaz’da bir inci gibi parlıyor

İstanbul Boğazı'nın nefes kesen manzarasıyla birleşen Mavi Balık, 1974'te Feriköy'de başlayan ve Kuruçeşme'de devam eden köklü bir hikâyeye sahip. 1995 yılında Mermerci ailesine ait binada, Mehmet Parlak ve kardeşleri Cemal ve Kemal Parlak tarafından açılan Mavi Balık, o zamandan beri lezzet ve kaliteyi her zaman en ön planda tutmayı başardı.

Benim Mavi Balık ile ilk tanışmam adının Mavi Yeşil olduğu 90’lı yıllara rastlıyor. 2000 yılında isim değişikliğine gittiklerinde ben de yavaş yavaş müdavimleri olmaya başlamıştım. Benim için hep ayrıcalıklı bir yere sahip olan Mavi Balık’a en son pandemi öncesinde gitmiştim.

Bu zorunlu ve uzun aranın ardından işlerimin yoğunluğu nedeniyle de bir türlü gitme fırsatı yakalayamadığım Mavi Balık’a olan hasretimi Amerika’da bilgisayar eğitimi aldıktan sonra yurda dönerek işin başına geçen ailenin ikinci kuşak temsilcisi Yüksel Parlak’ın davetiyle giderme fırsatını yakaladım.

Bu köklü işletmenin temeline Mehmet Parlak tarafından ilk gün konulan harcın ne kadar sağlam olduğunu pandeminin sektörde yarattığı depremden hiç hasar almadan çıktığını görerek bir kez daha anladım. Ama bu temelin üzerindeki yapıyı sahip olduğu vizyon ile güçlendiren ve geliştiren Yüksel Parlak’ın hakkını da teslim etmem gerekiyor.

lakerda-1.jpg

İstanbul Boğazı'nın tarihi ve ikonik yapılarıyla bütünleşen panoramik deniz manzarasına eşlik eden şık ve ferah dekorasyona sahip Mavi Balık geride kalan 29 yılda kendini çok geliştirdi ama kaliteli ürün ve hizmet anlayışından hiç taviz vermedi. Hala ilk gün olduğu gibi taze ve kaliteli ürünlerle orijinal reçetelerine sadık kalınarak hazırlanan deniz ürünleriyle misafirlerine muhteşem bir yemek deneyimi yaşatıyor. Bu anlayış eski yıllarda İstanbul Boğaz’ında bulunan balık lokantalarının değişmez felsefesiydi.

karides-carpaccio-1.jpg

Hatta bu lokantaların kalitesi müşterilerine servis edilen lakerdanın, beyaz peynirin ve çirozun lezzeti ile ölçülürdü. O yıllarda İstanbul’a getirilen en kaliteli beyaz peyniri, İstanbul’da yapılan lakerda ve çirozun en iyisini sunmak iddialı balık lokantaları arasında bir rekabet konusuydu. Bugünlerde ise artık müşteriye beyaz peynirin, lakerdanın en ucuzu ikram edilirken gerçek çiroz neredeyse sofralarda bulunmaz oldu.

İlk günkü kalite ve lezzet anlayışından vazgeçmeyen Mavi Balık’ta uzun zamandır yeme imkanı bulamadığım kalite ve lezzette bir lakerda yedim. Geleneksel reçeteye sadık kalınarak hazırlanmış neredeyse iki parmak kalınlığında, lokum gibi ve az tuzlu torik lakerdası gerçekten her türlü övgüyü hak ediyor. Mezelere geçerken eski tecrübelerimden yola çıkarak ve porsiyonların büyüklüğünü göz önüne alarak azar azar servis etmelerini istedim.

Geleneksel mezelerin yanı sıra Yüksel Bey’in menüye eklediği yeni seçeneklerden de deneme şansım oldu.

Özel hazırlanan rokfor peynirli sos ile servis edilen “Karidesli Deniz Börülcesi”, Arjantin kırmızı karidesinden yapılan “Karides Carpaccio” ve “Balık Mantı”nın dikkatimi çeken lezzetler olarak bir adım öne çıktığını söyleyebilirim.

Menüye yeni eklenen ürünlerin genç müşteri kitlesi tarafından daha fazla ilgi göreceğini düşündüğümü de belirtmek istiyorum.

masa-genel-1.jpg

Bu arada birbirinden lezzetli mezeleri azar azar sipariş vermelisiniz. Aksi takdirde balık ve deniz mahsulleri için midenizde yer kalmama ihtimali oldukça fazla.

Malum av yasağı bugün bitti ve balıkçılar “Vira Bismillah” diyerek denize açıldılar. Bugünden itibaren 15 Nisan’a kadar balık tezgâhlarında adeta bir festival yaşanacak. Siz de balık seçiminizi Mavi Balık’ın her zaman olduğu gibi taze mevsim balıkları ve deniz mahsulleri ile dolu olan mostrasından yaparak bu festivale ortak olun.

***

7 ÖNERİ / 7 yorum

ÇUKUR CİĞERCİ – FERİKÖY

1936’dan beri efsane lezzetlere ev sahipliği yapıyor. Edirne usulü ciğer ve güveç ciğer mutlaka denenmeli.

KUYMAK ADAM – ÜSKÜDAR

Akçaabat köftesi ve kuymak ile fark yaratıyor.

TARİHİ ODABAŞI ÇİBÖREKÇİSİ – FATİH

İçi hafif sulu dışı çıtır enfes çi börek yemek için Eskişehir’e kadar gitmenize gerek yok.

KÖFTECİ ODABAŞLAR – KAVACIK

Farklı ve çok lezzetli bir köfte deneyimi yaşatıyor.

HAÇAPURİ – HASANPAŞA

Karadeniz’in geleneksel pidelerini sofralara taşıyor.

ÇAĞRI BÜFE – NİŞANTAŞI

Yıllardır değişmeyen lezzetiyle döneri ve dilli kaşarlı tostu baş döndürüyor.

OLİMPİYAT KOKOREÇ– KADIKÖY

Kokoreçin efsane ismi Hasan Usta ve oğulları Kadıköy Çarşısı’nda damakları fethediyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Reha Tartıcı Arşivi