Emre Özpeynirci

Emre Özpeynirci

Yeni yatırım beklerken eldekinden olmayalım

OSD Başkanı Cengiz Eroldu, Türkiye’nin en büyük ihraç pazarı olan Avrupa’da yaşanan daralma ve artan enflasyonun kendileri için büyük tehdit oluşturduğunu belirterek, “Şimdiden 1 milyon adetlik üretim kaybı yaşayan Avrupa pazarının küçülmesi Türk otomotiv sanayi açısında bir tehdit çünkü her yerde fazla kapasiteler ortaya çıkacak. Yeni yatırım peşinde koşarken, bir yandan da elimizdekini korumamız lazım” dedi.

TÜRKİYE’de otomotiv sanayine ve ihracatına yön veren 13 büyük şirketin üye olduğu sektörün çatı kuruluşu Otomotiv Sanayii Derneği’nin (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, çok kritik açıklamalar yaptı. Türkiye’de yılın ilk 6 ayının otomotiv sanayi açısından çok kötü geçmediğinin ama ikinci 6 ayın kritik olduğunun altını çizen Eroldu, “Geçen senenin aynı dönemine göre üretimimiz yüzde 1,5 arttı, kapasite kullanımımız yüzde 65’ten yüzde 67’ye çıktı. İhracatta yüzde adet olarak yüzde 1,2, tutar olarak da yüzde 5,3’lük artış var. Bütün bu pozitif verilerin yanında tek negatif sonuç iç pazarda yaşanan yüzde 8.8’lik daralma. Gerçi bu da Avrupa’daki düşüşe (otomobil %13, ticari %20) göre daha iyi bir rakam” diye konuştu.


İKİNCİ 6 AY NEGATİF
İlk 6 ay pozitifken, gelecek 6 ay negatif bir tablo yaşayacaklarına dair tahminleri olduğunu kaydeden Eroldu bunun sebeplerini şöyle sıraladı: “2022 yılının ilk ayında şu ana kadar global seviyede 2,6 milyon adetlik bir üretim kaybı söz konusu. 1 milyon adet civarında kayıpla en büyük kaybın da Avrupa’da olduğunu görüyoruz. Mikroçip etkisinin ve tedarik problemlerinin 2023 yılında da bir miktar devam edeceği görüşü var. 2022’de Avrupa pazarı daha önce 13-14 milyon seviyelerinde tahmin edilirken, en son rakamlar bunun 12 milyona indiğini gösteriyor. Bunu iki türlü okumak lazım. Birincisi Türkiye’nin en önemli ihraç pazarı olan Avrupa’daki toplam talepte bir düşme var. İkincisi de Avrupa’da daralmaya bağlı bir kapasite fazlası da ortaya çıkıyor. Avrupa’da kurulu fabrikalar var ve aslında bu herkes için bir tehdit. Avrupa pazarının küçülmesi Türk otomotiv sanayi açısında da bir tehdit çünkü her yerde fazla kapasiteler ortaya çıkacak. Yeni yatırım peşinde koşarken, bir yandan da elimizdekini korumamız lazım. Bu tablo onu söylüyor aslında bize.”


ÖNGÖRÜLEMEYEN POLİTİKALAR
Avrupa’da artan enflasyon ve adetlerdeki düşmenin yılın ikinci yarısında Türk otomotiv sanayi açısından ihracat bacağında sıkıntı yaratabileceğini kaydeden Cengiz Eroldu, “Buna yalnızca ihracat bacağı olarak da bakmamak lazım iç pazarda da artan fiyatlar bir miktar gevşemeye yol açacak gibi duruyor. Dolayısıyla ikinci yarı biraz daha zor olacak. Tedarik problemleri, devam eden Covid önlemleri, çip krizi ve dünyadaki ekonomik hareketlilik otomotiv sektöründeki temel sorunlar. Tabii Türkiye’de öngörülemeyen mali politika düzenlemeleri de aslında otomotiv sanayi üzerinde birtakım sorunlar yaratmaya başlıyor” yorumunu yaptı.

İHRACATI KORUMAK İÇİN YENİ PAZARLAR BULMALIYIZ
AVRUPA’daki talebin daha da aşağı gitme ihtimalinin söz konusu olduğunu kaydeden Eroldu, “O yüzden de bizim yeni pazar çeşitlendirmelerine gitmemiz lazım. Özellikle Euro-Dolar paritesi ve Avrupa’daki talepteki azalmayla da birlikte Türkiye’deki ihracatçıların, otomotiv sanayii de bunların içinde, yeni ihracat pazarlarına doğru hareket etmeleri lazım. Kendimizi korumak açısından bunu yapmalıyız. İşlerimizin devamlılığı ve faaliyetlerimizi arttırmak anlamında” diye konuştu.

OTOMOTİV YIL SONUNDA 10 MİLYAR $ FAZLA VERİR
OSD Başkanı Cengiz Eroldu, yılın ilk yarısında ihracatta liderliği petrolün de içinde olduğu kimyevi madde ve mamulleri sektörüne kaptırdıklarına söyleyerek, “Ama buna rağmen otomotiv endüstrisi dış ticaret dengesine olumlu katkı yapmaya devam ediyor. 2021 yılında 9.5 milyar dolar mertebesinde bir dış ticaret fazlası yaratmıştık, bu yıl ilk 5 ayda da 4,5 milyar dolar, yani yılın üzerinde bir fazla yarattık. Türk otomotiv sektörünün 2022 yılında 9-10 milyar dolar seviyesinde bir dış ticaret fazlası yaratmasını bekliyoruz” dedi.

EURO-DOLAR PARİTESİ İTHALATÇIYA YARIYOR
EURO-Dolar paritesine de değinen Cengiz Eroldu, “Ülke olarak aslında ihracatımızın çok önemli bir kısmı Euro bölgesine gidiyor. Fakat ham maddelerin bütün dünya fiyatları ABD Doları. Aslında hem ülke açısından hem de otomotiv sanayii açısından da paritenin bu seviyeye gelmesi iyi bir şey değil. Bu aslında ithalatçıyı bir miktar daha rekabetçi kılacak bir parite. Eğer parite bu seviyede kalırsa Türkiye’nin dış ticaret dengesini olumsuz etki yaratacağını bekliyoruz” dedi.

PARASAL DÜZENLEMELER İŞLERİMİZİ ZORLAŞTIRIYOR
TÜRKİYE’de Merkez Bankası ve Maliye Bakanlığı’nın aldığı parasal düzenlemelerin sanayici ve ihracatçının işlerini zorlaştırdığını söyleyen OSD Başkanı Eroldu, şöyle konuştu: “ Bunların içinde en önemlisi ihracat bedelinin yüzde 40’ının TL’ye dönüştürme zorunluluğu. Eximbank’ın kullandırdığı Türk Lirası cinsinden kredilerinde şu anda sıkıntılar var. Döviz varlığı olan şirketlerin TL kredi kullanılmasının sınırlandırılması gibi. Bunlar yatırım ortamına zarar getiriyor. Türkiye’ye yeni gelecek olan yatırımcılar açısından da bizce ortamı zorlaştıran konular. Yani serbest piyasa ekonomisi koşullarından çok uzaklaşmamamız lazım. Bu da ayrıca bizim için de otomotiv sanayisi için de beraberinde bir takım zorlukları da getiriyor.”

YOLLARDAKİ ARAÇLARIN YARISI 22 YAŞ ÜSTÜ
TÜRKİYE’deki araç parkının gençleşmesi gerektiğini de kaydeden Cengiz Eroldu şunları söyledi: “Otomobilde bizim ortalama yaşımız 13,6. Hafif ticari araçlarda 13,1. Ağır ticari araçlarda 17, traktörlerde 24,3. Bir kere, parkın yarısı 11 yaştan büyük. 11 yaş nedir aslında? Euro4 dediğimiz homologasyon seviyesini, yani oradaki sıçramalı iyileştirmenin yapıldığı sene. Bunlar aslında ağırlıklı olarak 2000’den önceki araçlar. Bugün Türkiye’de dolaşan araçların yüzde 50’si bu araçlardan oluşuyor. Çevre kirliliğinin yüzde 80’ini, yüzde 90’ını oluşturuyor. Ayrıca çevresel etki dışında enerji verimliliği etkisi de var. Yani yakıt tüketimleri de çok fazla bu araçların. Sonuç olarak Türkiye’deki araç parkının mutlaka gençleşmesi konusunda birtakım çalışmalar yapılması lazım.”

OTOMOTİVİN İLK YARI KARNESİ
• 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde toplam otomotiv üretimi yüzde 2 artarken, otomobil üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8 oranında azaldı. Bu dönemde, toplam üretim 649 bin 311 adet, otomobil üretimi ise 382 bin 947 adet düzeyinde gerçekleşti.
• Ticari araç grubunda, 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde üretim yüzde 19, ağır ticari araç grubunda yüzde 26 ve hafif ticari araç grubunda yüzde 18 oranında arttı.
• 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 1,2 oranında artarken, otomobil ihracatı ise yüzde 9 oranında azaldı. Bu dönemde, toplam ihracat 466 bin 995 adet, otomobil ihracatı ise 271 bin 54 adet düzeyinde gerçekleşti.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Emre Özpeynirci Arşivi