Getir-4

Getir hakkındaki üçüncü yazımda Getir’in kullandığı farklı teknolojilerden bahsetmiş ve Getir’in aslında perakende sektöründe yer alan bir teknoloji şirketi olduğunu anlatmıştım. Bu son Getir yazısında ise şirketin bakkaliye ve ev ihtiyaçları sektörüne getirdiği önemli bir yenilikten, yani “gölge mağaza” konseptinden bahsetmek istiyorum.
Gölge Mağaza (Dark Store)
Gölge mağaza, yalnızca çevrimiçi kanallar üzerinden verilen siparişlerin tedarik edildiği, müşterilerin giremediği mağaza demek. Dünyanın ilk gölge mağazasını Amazon 1995’te kurdu. Gölge mağazalar Türkiye’ye ise 1998’de Hepsiburada ile girdiler. Fakat market sektörünün ilk gölge mağazasını Getir kurdu. Gölge mağaza Getir’in maliyetlerini nasıl düşürüyor?
Kuruluş maliyeti
Bugün bir süpermarket açmak istiyorsanız işlek bir yolda, otoparkı olan büyük bir mağaza bakarsınız. Fakat gölge mağazanız ara sokakta olabilir ve önünde sadece motosiklet park yeri olması yeterli. Ayrıca gölge mağazaya müşteri girmeyeceğinden geleneksel süpermarkete kıyasla çok daha küçük bir alan ve hacim gerektirir. Ayrıca dekorasyon masrafınız da olmaz. Gölge mağaza denilen şey aslında basit bir depodur.
İşletim maliyeti
Geleneksel bir süpermarketi kışın ısıtıp yazın soğutmanız ve sürekli olarak aydınlatmanız gerekir. Buna karşılık gölge mağazanın ısıtılıp soğutulması gerekmez ve aydınlatma gerektiğinde yapılabilir. Geleneksel süpermarkette ürünlerin teşhirine dikkat etmek gerekir, markalara raflarda anlaşmalar çerçevesinde yer verilir, ürünler sınıflandırılıp yerleştirilir, ürünleri raflara dizmek için mağazanın kapanması beklenir, kırılma dökülme ve hırsızlık yüzünden kayıplar olur. Gölge mağazada ise teşhir olmadığından ürünler depo ortamında kutularda saklanabilir, ürünlerin dayanıklılık süreleri uzatılabilir, depo içerisinde her zaman envanter hareketi yapılabilir, sayım gerekmez ve kayıplar daha az olur. Ayrıca gölge mağazada kasiyer de bulunmaz ve büyük gölge mağazalarda ürünlerin sepetlere konulmasını robotlar devralır. Böylece personel maliyeti de azalır. Gölge mağazada stok ve tedarik yönetimi ile operasyonel maliyet optimizasyonu yapmak da daha kolaydır.
Ulaşım maliyeti
Birçok müşteri süpermarket alışverişi için araba kullanıyor. Getir ise ürünleri genellikle çok daha az benzin kullanan küçük motosikletler ile dağıtıyor. Ayrıca motosikletler hem daha kısa yollardan gidebiliyorlar hem de yoğun trafikte otomobillerden daha hızlı yol alarak ulaşım süresini kısaltıyorlar. Yani süpermarket alışverişini araba yerine motosiklet ile yapmak çok daha az karbon salınımına sebep oluyor ve dünyaya da iyi geliyor.
Zamanın değeri
Bir profesyonelin markete gidip alışveriş yapması bir saatini alabilir. Gölge mağaza ve dijital bakkal sayesinde aynı sipariş 10 dakikada eve ulaşabilir. Böylece yaşamımızdaki en değerli şey olan zamandan tasarruf ederiz.
Tüm bu avantajlar göz önüne alındığında, gölge mağazaların bu sektörde hızla artmasını bekleyebiliriz. Görünen o ki, gölge mağazalar market sektörünü altüst edecekler. Belki de sebze/meyve ve et/şarküteri reyonları geleneksel olan fakat diğer ürünlerin gölge mağazada bulunduğu hibrid mağazalar doğacaklar.
Getir’in is modeli bence bir kazan/kazan/kazan yaratıyor: hem Getir kazanıyor hem müşteri hem de dünya—yani bir çeşit İkigai! Geleceğin başarılı girişimleri için güzel bir model. Getir’in yolu açık olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Erhan Erkut Arşivi