Emre Özpeynirci
Ekonomiyi öngöremeyen parayı otomobile yatırıyor
ODD Genel Koordinatörü Hayri Erce, tarihte ilk defa ekonomik öngörülmezliğin otomotiv sektöründe talep yarattığını belirterek, “Sürdürülebilir mi tabi ki sürdürülemez. İşi normal akışına çevirmek için matrah güncellemesi şart” dedi.
“Ekonominin lokomotifi olan otomotiv sektörü ilginç günlerden geçiyor. Ekonomide yaşanan dalgalanma ve sürekli değişen parametrelerle her gün adeta yeni bir döneme uyanıyoruz. Bunun sonuncunda da otomotiv markaları aylık, haftalık değil günlük planlar yapar duruma geldiler.” Bu sözler Türkiye’de tüm otomotiv markalarını temsil eden Otomotiv Distribütörleri Derneği’nin (ODD) Genel Koordinatörü Hayri Erce’ye ait.
NEGATİF REEL FAİZ
Best FM’de yayımlanan Otoyaşam programında sorularımı yanıtlayan Hayri Erce, Türkiye’de 2018 krizi sonrasında bir kırılma yaşandığını belirterek, “Türkiye’de bir taraftan enflasyonist ortam devam ederken diğer taraftan negatif reel faiz dönemini yaşıyoruz. Düşünün enflasyon sıkıntısı yaşayan birçok ülke politika faizini artırırken, biz düşürdük. Bu da ekonomik öngörülebilirliği ortadan kaldırdı” yorumunu yapıyor. Ekonomik öngörülebilirliğin kaybolmasından dolayı otomobil talebinin arttığının altını çizen Erce şunları söyledi:
EN LİKİT YATIRIM ARACI
“Otomobil yok satıyor” denmesinin sebebi bu. Herkes elindeki TL’yi nerede, nasıl değerlendireceğini bilemiyor. Faize koysa değer kaybedecek, dövizde dalgalanmalar var. Biliyorsunuz ilk önce gayrimenkule talep oldu ama orada da arz sıkıntısı var. ‘En likit olan ne’, ‘ihtiyacım olduğunda hemen nasıl yeniden TL’ye dönerim’ diye düşününce cevabını otomobil olarak gördü. Tarihte ilk defa ekonomik öngörülmezlik otomotiv sektöründe talep yaratmış durumda. Literatüre girecek bir durum. Sürdürülebilir mi tabi ki sürdürülemez. Onun için de bizim işi normal akışına çevirmemiz lazım, bu da kısa vadede matrah güncellemesiyle olacaktır. Kamuyla sorunsuz bir ilişkimiz var, biz bu argümanları kendilerine iletiyoruz. Ekosistem kırılmadan bir takım önlemleri almak gerekiyor.”
OTOMOBİL SATIŞLARININ EN AZ YÜZDE 70'İ YATIRIM AMAÇLI
OTOMOTİV sektörü hakkında değerlendirmeler yapan kurumsal 2.el şirketi 2plan’ın CEO’su Orhan Ülgür, özellikle bu dönemde yatırımcıların otomobili bir fırsata dönüştürdüğünü ifade ederek, “Son 3-6 aylık döneme baktığımızda alımların yüzde 70’inin bir süre sonra satmayı düşünen, yatırım amaçlı alanlar olduğunu söyleyebiliriz. Geriye kalan yüzde 30’luk bölüm ise ihtiyaçtan dolayı otomobil almakta. Aynı zamanda yüzde 30’luk kısım ihtiyaç olarak otomobil alırken bir yandan da bunu yatırım aracı olarak da görüyor. Bunu aldıkları otomobillerden anlayabiliyoruz çünkü donanım özellikleri kolay satılmaya uygun niteliklere sahip otomobilleri tercih etmeye önem veriyorlar” dedi. Ülgür, “Şu anda özellikle sıfır araçlar için oluşan ‘yok satıyor’ algısının sektöre ve dolayısıyla tüketiciye zarar verdiğini de belirterek, “Bu algı, fiyatlar artarken ÖTV matrah güncellemesine de ihtiyaç olmadığı algısına yol açabilir. Kurun baskılanmasının da fiyat artışını değiştirmeyeceğini söyleyebiliriz ve bu sebeple ÖTV indirimi artık zorunluluk haline geldi” dedi.
TÜRKİYE'YE DANIŞIP GLOBAL KARAR ALIYORUZ
STELLANTIS Grubu bünyesindeki Alman Opel’in 1 Haziran 2022 tarihinde göreve başlayan yeni CEO’su Florian Huettl, ilk resmi ziyaretini en çok satış yaptığı 5’inci ülke olan Türkiye’ye gerçekleştirdi ve önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin başarısının yalnızca rakamlarla kısıtlı olmadığını, global Opel dünyası içerisinde Türkiye’nin çok daha önemli bir rolü olduğunu vurgulayan Opel Florian Huettl, “Türkiye, Almanya ve Birleşik Krallık ile birlikte bizim 3 ana pazarımızdan biri. Dolayısıyla söz konusu ‘ana pazar’ söylemimi, yalnızca satış rakamları için değil, kararlarımızı alırken danıştığımız ve dinamiklerini göz önünde bulundurduğumuz bir ülke olarak açmak doğru olur’’ dedi.
TÜRK MÜŞTERİLER MEMNUN
Opel’in Türkiye’deki satış rakamları ve büyüme trendinin giderek hızlandığını da vurgulayan Huettl şöyle konuştu: “Türkiye pazarında satış hacmimiz pandemi ve çip krizine rağmen %15 artarak 17 bin adet seviyelerine geldi. Ocak–Haziran 2022 dönemine baktığımızda; bu süreçte binek pazar payımızı %5,2’ye; toplam Pazar payımızı ise %4,7’ye yükselttik. Açıkçası, bu büyümenin sürdürülebilir olmasını diliyorum ve bunu sağlamak için heyecan verici ürünler kadar müşteri memnuniyetinin de önemli olduğunu düşünüyorum. Bu alanda da %98.5 müşteri memnuniyeti ile iyi bir ivme yakaladığımızı söyleyebilirim.’’
AFRİKALI AMAROK NİSANDA GELECEK
TİCARİ araç üretimi konusunda global bir ortaklığa imza atan Volkswagen ve Ford, yeni nesil Amarok ve Ranger’ı birlikte üretiyorlar. Ford’un Güney Afrika fabrikasında üretilen yeni nesil Amarok, geçen hafta tanıtılırken, en erken Nisan 2023’te Türkiye’de satışa sunulacak. Türkiye’de 2023 yılında eğer tedarik edilebilirse, 3 bin adet satılması hedefleniyor. Daha önce Arjantin’de üretilen başarılı model kıta değiştirerek Afrika’ya gelmiş oldu. Yeni Amarok ile dört adet turbo dizel (TDI) ve bir adet turbo benzinli (TSI) motor sunuluyor. Motorların her biri yüksek verimlilik seviyesi ve yüksek tork üretimi ile dikkat çekiyor. Yeni Amarok 2.0 litre TDI 209 PS (154 kW) ve 3.0 litre V6 TDI 250 PS (184 kW) motor seçenekleriyle Türkiye pazarına sunulacak.