Kerem Kırçuval
Bu kez 10 kişiyle olmadı
Beşiktaş Kadıköy’de ağız tadıyla 11’e 11 oynayamıyor. Aslında kafadan 9 kişi başlamalı Beşiktaş bundan sonraki maçlarda Fener ile oynarken. Al Musrati daha 25. dakikada takımı 10 kişi bırakmayı başardı. Takımın en pahalı bu isminin Galatasaray maçının daha ilk dakikasında kendi kalesine attığı gol de gelince akla, “Kurtarıcı diye geldin takımı mahvettin” diyor insan.
Fener’in canı burnunda, tek bir puan kaybına imkanı yok. Ligin sonuna gelmiş. Beşiktaş içinse sadece bir kupa umudu var. O yüzden bu maça çok rahat çıkabilir, formasını ıslatır, mücadelesini verir hiç olmazsa kaybedecek dahi olsa saygın oyunla oradan ayrılırdı.
Futbolcular inançlarını tümüyle yitirmiş, taşıdıkları formanın anlamı unutalı hayli olmuş. Bu tablo öyle vahim ki sezon bitmiyor camia kupadan da endişeli. Şu ana kadar 34 maça çıkılmış süper ligde. 13 kez mağlup olan bir takımdan söz ediyoruz. Bu sayı tarihinde yok Beşiktaş’ın.
Serdar Topraktepe tarihinde ilk kez antrenör olarak derbi müsabakası yaşadı dün, İsmail Kartal’ın da Beşiktaş uğuru malum. Fenerbahçe maça etkili başladı. Beşiktaş pas yapmakta zorlandı. İlk tehlikeyi de Fenerbahçe yarattığında dakika 10’du. Batshuayi’nin yakın mesafeden şutu Mert Günok’ta kaldı.
Dakikalar 25’i gösterdiğinde oyunun kırılma anı yaşandı. Al Musrati’nin Fred’in ayağına bastığı pozisyonu kaçıran hakem VAR uyarısıyla gösterdiği sarı kartı iptal edip kırmızıyı çıkardı. Top yapmakta, oyun kurmakta zaten zorlanan Beşiktaş’ın 10 kişi kaldıktan sonra maçı çeviremeyeceği görüldü. Nitekim 5 dakika sonra Fenerbahçe öne geçmeyi başardı.
Muçi’nin şutu Livakovic’in ayaklarına takıldı. Bu da olmazsa neredeyse Beşiktaş’ın pozisyonu yoktu ilk yarı.
Rashica yerine Ghezzal ikinci yarıya başladı. Ghezzal’ın etkisi hemen hissedildi. Kullandığı korner Fenerbahçe ceza sahasında paniğe yol açtı ancak golle sonuçlanmadı. Karşılıklı atakların ardından Szymanski’nin pasıyla buluşan İrfan Can sarı lacivertlileri rahatlattı.
Yediği golün ardından 4-4-1’e tümüyle dönen Beşiktaş kıpırdanır gibi oldu bunda elbette Fenerbahçe’nin yaşadığı büyük stresin de etkili olduğunu not düşmeliyiz.
Dün istediği topları alamayan Semih yerini Cenk Tosun’a bıraktı. Cenk sadece 4 dakika sonra harika bir gole imza attı. 10 kişi hayli yorulan Beşiktaş için süre hızla aleyhine işliyordu.
Ve bu kez olmadı. Hakemin takdir haklarının tamamını Fenerbahçe’den yana kullandığını yazmanın haber değeri yok. Yerli de olsa yabancı da olsa eyyamcılık bu mesleğin hastalığı olsa gerek.
İlk yarıyı tümden kaybeden Beşiktaş’ın ikinci yarı az da olsa kendini göstermesi derbi için yeterli olamazdı olamadı da.
Yaşanan her mağlubiyetin ardından ısrarla yazıyorum. Bu kadronun neredeyse tümüyle vedalaşmalı Beşiktaş, bunun mühendisliğine şimdiden başlanmalı. Yeni teknik direktör konusunda yeni maceralara da ihtiyaç yok.
Son bir not Necip ile ilgili. Ona yöneltilen eleştirileri anlıyorum. 16 ayrı teknik adamla çalışmış bu takımın yetiştirdiği bir genç adamdan söz ediyoruz. Hadi birisi görmedi, diğeri anlamadı ama 16 teknik adamın elinden de formayı almayı başardı.
Bu konuda insaflı olmak lazım. Emin olun, dün geceyi üzüntüsünden uykusuz geçiren birkaç iyi adamdan biridir o takımda forma giyen.