Aytuna Tosunoglu
KAOTİK DÜNYA
Geleceğe baktığımızda diyor, küresel toplumun Korona virüs pandemisi aracılığıyla nasıl yeniden keşfedilebileceğini hayal edebiliyoruz, diyor. Hatta diyor ki, on dördüncü yüzyıldaki kara veba salgını Asya’da ve Avrupa’da milyonlarca ölüme neden oldu ama, o zaman için bilinen en büyük imparatorluk olan Moğolların parçalanmasına da neden oldu. Aynı zamanda Avrupa’da yaşamak pahalılaştı, nurlu ufuklara yolculukların ve sömürgeciliğe yol açan deniz keşiflerinin fitili ateşlendi. Okuduğunuz satırları (mealen) Parag Khanna ve Karan Khemka, Fast Company isimli bir web sitesinde yazmış. Kara veba salgın ataklarının bir sonucu olarak bugünkü dünyanın ta o zamandan itibaren nasıl şekillendiğine dair bir bakış açısı sunmuş.
Khanna ve Khemka’nın (Okunuşu: Kana ve Kemka) makalesi tahmin etmediğimiz şeyleri söylemiyor, aslına bakarsanız. Özetle, buradan sonrası için biyoteknoloji ve sağlık hizmetlerine daha fazla yatırım yapılacağını öngörüyor. Ancak bu yatırımın mevcut biçime değil, dünya çapında bir sosyal fayda olarak temellendirilmesini söylüyor. Maliyeti uygun küresel hizmet ancak tele-tıp ve lokal klinik modelleriyle elde edilebilir, diyor. Bizim, doğayı da katleden, dev, hantal şehir hastanelerimiz kısa vadede başka bir şeye dönüşebilir. Odalar evsizlere ev, geniş mekanlar yemekhane olabilir, mesela. Ya da organize olamıyorsak, binaları bırakacağız kendi haline. Duvarlarını sarmaşıklar saracak, uçmuş gelmiş bir yemiş tohumu bitecek duvar dibinde, kocaman ağaç olacak. Derken bir tane daha, bir tane daha. Yatırımı doğa yapacak. Bizler akıllı robotun cevap verdiği telefonun ucunda tansiyon ya da diyabet sorunlarımızın çözümlerini dinleyeceğiz.
Geleceği istikrarlı ve sürdürülebilir bir yöne devşirmeye çalışmak küreselleşmenin devamıdır. İstikrar ve sürdürülebilirlik sizin, benim, hepimizin, amacı çoktan belli bir büyük oluşumun içinde bastırılmamızdır.
Khanna ve Khemka, bugünkü salgının sonuçlarının hızla ortaya çıkacağını, öngörülerin sunduğu imkanlarla bu sonuçların hafifletilebileceğini, bu durumdan fayda çıkartılabileceğini ve sonunda daha esnek bir küresel sistem kurabileceğimizi söylüyor. Siz böyle bir şey istiyor musunuz? Sürekli ve hızla hareket etmek, ucu akçeye dayalı fayda peşinde olmak, yolda nefes nefese giderken rekabet duygusu içinde yanınızda sizin gibi nefes nefese gidenin ayağına çelme takmak istiyor musunuz? Çelme takmasanız da o yere düştüğünde bundan fayda sağlamak, peki?
Gelecek kuşağa yaratıcılığın temeline dair hümanist bilgiler aktaran, öncelenenin hep “dünyanın daha iyi bir yere doğru evrilmesi” olan makaleler lazım, bize. İnsan göçünü önleyici politikaları, “Bir insan doğduğu toprakları neden terk eder” sorusunun dürüst cevabında eritmek isteyen makalelere. Bu şartlar altında, pek yakında devreye girecek olan gıda milliyetçiliği karşısında küresel dünya ne yapmak niyetinde? Bir ülke, bir başka ülkeye, “Ben kendi yağımda kavrulacağım, senden bir şey almayacağım” dediğinde ne olacak… Planlar tıpkı politikalar gibi, yakında sarpa saracak. Çözümü yeniden bir küreselleşme modelinde görmek ve faydacı düşünceyi devam ettirmek bu pandemiden, bunca ölümden hiçbir şey anlamamışız demek.
Şu anda bir dünya savaşındayız. Bunu da anlamadık, korkarım.