Beşiktaş ile Teknik Direktör Sergen yalçın arasında yaşanan sözleşme krizi mutlu son ile noktalandı. Bu kriz, kulüp ile Sergen yalçın arasındaki ikinci büyük krizdi. İlk kriz 1997 yılında Süleyman Seba’nın başkanlığı döneminde yaşanmış ve futbolcu Sergen Yalçın’ın uzun süre Beşiktaş’tan kopması ile sonuçlanmıştı.
Manşet olan haberimle spor dünyasının gündemini oluşturan ilk krizi çoğumuz bilmiyordur, bilenler de unutmuştur diye hatırlatmak istedim.
1997 yılı, Beşiktaş’ın alt yapısından yetişen Sergen Yalçın’ın en iyi dönemiydi. Gençliğinin verdiği enerjiyi tekniği ile birleştiriyor, dünyanın en yetenekli oyuncuları arasında kendisine yer buluyordu. Takımın en değerli oyuncusuydu ve herkesin gözdesiydi. Dünyanın en iyi oyuncuları ile karşılaştırılıyor, değerine paha biçilemiyordu. Bütün bu yazılan çizilenler, doğal olarak onu etkilemiş ve biraz da şımartmıştı.
Başkan Süleyman Seba’nın disiplinsizliğe tahammülü yoktu. Aklı başına gelsin diye Sergen Yalçın’a, o zamanın parasıyla 500 milyon gibi yüklü bir para cezası verdi. Yüklü miktarda para cezası verilen bir diğer futbolcu ise şimdinin milletvekili, o zamanın Beşiktaşlı savunma oyuncusu Alpay Özalan’dı.
Dönemin futbol yönetmeliklerine göre, kulüpler, futbolcularına, sözleşmedeki gelirlerinden daha fazla ceza veremiyorlardı. Ama Beşiktaş yönetimi bundan habersizdi. Verdikleri ceza, Sergen’in bir yıllık gelirinden daha fazlaydı.
Bu yönetmelikten haberi olan Petrol Ofisi Kulübü Yöneticisi Şahin Ulu, Sergen Yalçın’ı arayarak, Futbol Federasyonuna bir dilekçe vermesini istedi. Alpay Özalan ile Sergen Yalçın’ın beraber hazırladıkları dilekçede, verilen para cezasının alacaklarından daha fazla olduğu, kulübün böylece kendilerini bedava oynamaya zorladığı belirtiliyor ve bu kötü niyet karşısında serbest kalmaları gerektiği belirtiliyordu.
Futbol Federasyonu, aynı gerekçelerle birkaç hafta önce dört Petrol Ofisi futbolcusunun, bonservis bedelsiz serbest kalmasına karar vermişti. Aynı gerekçeleri Sergen Yalçın ve Alpay Özalan için de kullandı ve bu iki futbolcu, Futbol Federasyonu kararı ile serbest kaldı. Tabi kıyamet de koptu.
Oysa bu iki oyuncuyu başka bir kulüp transfer etmeye kalksa, Beşiktaş’a çok yüksek bonservis bedelleri ödeyecekti. Beşiktaş büyük bir gelir kapısından oldu. Böylece bonservislerini bedavaya getiren Sergen Yalçın ve Alpay Özalan, o sezonun sonunda Beşiktaş’tan ayrıldılar. Sergen İstanbulspor’a giderken, Alpay Özalan, Siirt Jetpaspor’a transfer oldu. Sergen Yalçın da bir süre sonra Siirt Jetpaspor’a geldi ve Beşiktaş’ın iki acar futbolcusu bu kulüpte buluşup, bir süre beraber oynadılar.
Beşiktaş ile Sergen Yalçın arasındaki ilk kriz o dönem çözümsüzlükle sonuçlanmıştı. Sergen Yalçın’ın Teknik Direktörlüğü döneminde yaşanan ikinci kriz ise, tam ipler koptu denilirken, mutlu sonla bitti. İlk krizde Beşiktaş oyuncusunu elinden kaçırarak büyük zarar etmişti. Bu sefer, elinde tutmasını bildi.
