Yaşadığımız hayal kırıklığı sadece bizim memlekete ait değil.
Karabağ zaferinin coşkusunu yaşayan, yaşatan Azerbaycan’da turnuvanın iki maçını oynayacak olmamızın belli olmasından hava burada öyle değişmişti ki…
Sanki Azerbaycan turnuvaya katılıyor, hazırlıklar Azeri milli takımına göre yapılıyordu.
Roma’daki İtalya faciasının ardından Bakü’deki Galler mağlubiyeti moralleri bozdu. Ama yine de İsviçre maçı öncesi bastırılan Türk ve Azeri bayrakları bir umudu ayakta tutuyordu. Elden ele dağıtıldı iki devletin tek bayrağı neredeyse.
Bakü Olimpiyat stadına gelenler hiç olmazsa attığımız bir gole alacağımız bir puana tanıklık etmek istiyordu. Gençler, yaşlılar, çocuklar sanki turnuva bu maç ile başlıyormuş gibiydi.
İyi de başladık maça. Ama yine olmadı. Heveslerimiz, isteğimiz, arzumuz 10 dakika bile sürmedi. Kadronun, kenar yönetimin formsuzluğuna rağmen tarihinde çok az geldiği iyi hakemlerle yönetildiği maçlarda çözümden bu denli uzak görüntüsü içler acısıydı.
Kim ne derse desin bu turnuvanın sorumlusu Şenol Güneş’tir. Alınan korkunç sonuçların faturası Şenol Güneş’e kesilir. Yanlış seçimleri, aynı isimlerdeki inadı ve ısrarı, alarm veren oyun anlayışına rağmen değişmemesi ona yazar.
Görülmüştür ki, Milli Takım kenar yönetimi Güneş’ten başlayarak turnuvaya yeterince hazırlanmamıştır. Hem İtalya hem Galler ve nihayetinde İsviçre’nin bizim onlara çalıştığımızdan daha çok bize çalıştıkları, eksiklerimizi iyi belledikleri ortaya çıkmıştır.
Milli takım kampına davet edilen ve üç maçta da kadroda yer almayı başaran futbolculara tek tek bakıldığında kim ne diyebilir?
Ve fakat üç maç atılan tek gol, sıfır puan. Eksi 7 averaj. Yazık.
Yenilgilerimize “şerefli mağlubiyetler” benzetmesi bile yapamıyoruz. Çünkü oynadığımız üç maçta ne karakter koyabildik sahaya ne mücadele örneği verdik. Bitse de gitsek havasından çıkamadık.
Bu acı başarısızlığın ardından Şenol Güneş ne kadar dayanır, dayanmaz onu bilemem ama milli takım ne olursa olsun bu oyuncularla devam edecek.
Bir an önce derlenip toparlanmaları gerekiyor. Ülkeye yaşattıkları hayal kırıklığı yanında her biri üç maçın ardından şu transfer döneminde ciddi bir marka aşınması yaşadı. Televizyondan izleyecekleri turnuvanın en kötü takımı oldukları şimdiden ilan edildi.
Ama gidilecek yeni şampiyonalar, yeni turnuvalar var. Oyuncular konusunda sil baştan deme şansı olmadığına göre sil baştan bir mücadele anlayışına ihtiyacı var.
Ve önce bu hayal kırıklığının atlatılması gerekiyor.
Hep beraber memlekete dönüyoruz, elimizde büyük bir hüzün. Keşke olmasaydı.
