Süper Lig’de 2024-2025 sezonu start aldı. İlk iki haftayı geride bıraktık. Şampiyonluk mücadelesi veren takımlarımızdan Fenerbahçe ve Galatasaray mevcut kadrolarını koruyup üzerine takviyeler yaparken, Beşiktaş ise kadrosundaki kritik bölgelere çok önemli takviyeler yaptı.
Son şampiyon Galatasaray, yeni sezona taraftarlarını umutsuzluğa sevk edecek bir görüntüde başladı. Turkcell Süper Kupa finalinde Beşiktaş’a 5-0 mağlup olarak çok ağır bir mağlubiyet aldılar. Ligin ilk iki haftasında ise Atakaş Hatayspor ve Tümosan Konyaspor’u mağlup ederek hanelerine 6 puan yazdırdılar. Ancak bana göre, alınan galibiyetlere rağmen bu iki maçta da çok vasat bir futbol oynadılar.
Geride bıraktığımız bu üç maçta Galatasaray savunmasının çok basit hatalar yaptığını gördük. Bu noktada, stoperler Victor Nelsson ile Abdülkerim Bardakçı arasındaki uyumsuzluk dikkatimi çekti. Özellikle Victor Nelsson’un, Beşiktaş maçının başında yaptığı kritik hatanın izahı yok! Karşılaşmanın henüz başında psikolojik üstünlüğü Beşiktaş’a veren hayati bir hata idi.
Sezon başı itibariyle Sarı Kırmızılılar ile ilgili olarak dikkatimi çeken bir diğer olumsuz detay ise orta saha oyuncularının savunmaya yardım etmemeleri oldu. Hal böyle olunca, rakipler Galatasaray kalesine çok rahat bir şekilde hücum edebiliyor. Kalite düzeyi yüksek takımlara karşı bu boş alanları verirseniz faturası ağır olur.
Tıpkı Galatasaray gibi sezona istediği gibi başlayamayan bir diğer kulübümüz de Fenerbahçe. Fransız temsilcisi Lille’e elenerek Şampiyonlar Ligi’ne 3.ön eleme turunda veda ettiler. Süper Lig’in 2.haftasında da 2-0 öne geçtikleri maçta Göztepe ile 2-2 berabere kalarak sürpriz bir puan kaybı yaşadılar.
Taraftarının beklediği ve arzuladığı futbolu henüz sahaya yansıtabilmiş değil Fenerbahçe. Yeni teknik direktör Jose Mourinho’nun takımını tanıması ve oyun felsefesini oyuncularına benimsetmesi biraz zaman alacak gibi. O yüzden, sezon başında alınan bu başarısız sonuçları “normal” karşılıyorum. Ancaaaak! Bölüm bölüm oynanan etkisiz futbol ve alınan başarısız sonuçlar uzun vadeye taşınırsa hem Jose Mourinho, hem de Fenerbahçe için zor günler başlar.
Sezon başı itibariyle, Fenerbahçe’nin yeni transferlerinden “olumlu “ anlamda gözüme çarpan isim Fransız sol kanat oyuncusu Allan Saint Maximin oldu. Fenerbahçe’nin sol kanadına çok büyük bir hareketlilik getirdi. Çok hızlı ve zaman zaman forvet arkasında da oynayabilen bir oyuncu. Çok iyi bir transfer.
Geçtiğimiz sezon ortaya koyduğu vasat futbol ile taraftarlarını hayal kırıklığına uğratan Beşiktaş, yeni sezona çok iyi bir başlangıç yaptı.
Ezeli rakibi Galatasaray’ı 5-0 gibi sansasyonel bir skorla mağlup ederek Turkcell Süper Kupa’yı müzesine götürdü Beşiktaş. Ligin ilk iki haftasında ise Samsunspor ve Antalyaspor’u mağlup ederek 6 puanı hanelerine yazdırdılar. Özellikle, Galatasaray’a karşı sansasyonel bir skor ile alınan galibiyet sonucunda Süper Kupa’nın kazanılması, Beşiktaş için “özgüven tazelemesi” tanımına çok uygun bir kazanım oldu.
Yeni transferlerden stoper Gabriel Paulista, orta sahanın değişik bölgelerinde forma giyebilen Rafa Silva ve santrafor Ciro Immobile, sezonun ilk haftalarında -takıma cuk oturmuş- bir görüntü sergilediler. Özellikle Rafa Silva, Beşiktaş orta sahasına dinamizm kazandırdı. Gol atıyor, attırıyor. Orta sahayı çekip çeviriyor.
Rafa Silva transferi konusunda Beşiktaş yönetimini tebrik ediyorum. Böylesine kaliteli ve Avrupa futbolunda piyasası olan bir futbolcuyu Türkiye’ye gelmeye nasıl ikna ettiklerini çok merak ediyorum. Üstelik 31 yaşında! Kariyerinin en olgun dönemini geçiriyor. Emekliliğini yaşamak için Türkiye’ye gelen oyunculardan biri değil! Çok iyi bir transfer gerçekleştirdiler.
