Mehmet Şandır
Tam Zamanıdır
BENCE; Türk Dünyası Bakanlığı kurulmasının şimdi tam zamanıdır.
Sözün özü; Küresel güçlerin dünyayı aralarında yeniden paylaştığı bir süreci yaşıyoruz. İnsanlığın büyük bedeller ödeyerek oluşturduğu “insanlık medeniyeti” değerlerinin yok sayıldığı, Gazze örneğinde görüldüğü gibi “insanlığın katledildiği” bu süreçte Türkiye, kendi geleceğini kendi kararı ile kurmak zorunda. Bunun için stratejik tarihi kararı vermek zamanı; ya güçlü olacağız ya da güçlülerin ayakları altında kalacağız...
Yeni bir yüzyılın ilk çeyreğinde, yeni bir bin yılın başlangıcındayız. İnsanlığın “yeni milenyum” tarihinin yazılmaya başlandığı bu süreçte Türkiye, küresel çatışmanın/cepheleşmenin tam orta yerinde her anlamda tehditlere açık ve hedef ülke olarak hazırlıklı olmak zorundadır.
Türkiye, Türkiye merkezli yeni bir dünya kurmaktadır. Tarihin ve coğrafyanın mecburiyeti budur. Zamanın ruhu bunu emretmektedir.
Türkiye, son zamanlarda bu yönde önemli adımlar atıyor.
Türk Devletleri Teşkilatı 11. toplantısını geçen hafta Kırgızistan’da yaptı. Macaristan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin gözlemci olarak katıldığı toplantıda Liderler, Teşkilat’ın “siyasi birliğe” doğru evrilmesi yönünde önemli kararlar aldılar. Türk Birliği adım adım kuruluyor; TURAN ülküsü/hayali gerçekleşiyor.
3+3 Güney Kafkasya Bölgesel İşbirliği Platformunun üçüncü toplantısı 18 Ekim 2024 tarihinde İstanbul’da yapıldı. Toplantıya Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, İran, (Gürcistan) ve Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanları katıldı. Güney Kafkasya’da kalıcı barış ve istikrarın sürekliliği ve bölgesel kalkınma projeleri tartışıldı; önemli kararlar alındı.
Türkiye-Ermenistan arasındaki Gümrü-Kars demiryolu ile Ermenistan-Azerbaycan demiryolunun ulaşıma açılması ve Zengezur Koridoru’nun hayata geçmesi ile Basra Körfezi, Karadeniz, Hazar Denizi, Akdeniz ve Orta Asya devletleri arasında çok boyutlu bir ekonomik işbirliği alanı oluşacaktır.
22 Nisan 2024 tarihinde Türkiye, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar arasında “Kalkınma Yolu Ortak İş Birliği Mutabakat Zaptı' imzalandı; Basra körfezi Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlanacak...
Türkiye, 8 Şubat 2023 tarihinde imzalanan “Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması” ile Somali karasularını 10 yıl boyunca koruyacak ve deniz kaynaklarının gelişimine katkıda bulunacak. Afrika Boynuzu dolayısıyla Kızıldeniz kontrol altında...
Kısaca söylersek Türkiye, Orta Asya’da, Kafkasya’da, Balkanlar’da, Afrika’da ve Ortadoğu’da kendi etrafında bir ‘dostluk ve işbirliği kozası’ örüyor.
Burası bizim Gönül Coğrafyamızdır!
Gönül Coğrafyamız olarak tanımlanan bu bölge, Avrupa, Asya ve Afrika’dan oluşan ana kıtanın ortasında çok stratejik değerde bir alanı ve yaklaşık iki milyar insanı kapsamaktadır. Bu yönüyle bir “küresel güç merkezi” konumundadır. Ayrıca bu geniş coğrafyada Milletimiz, yazılı tarihin tüm dönemlerinde gerçekleştirdiği imparatorluk düzeyinde devletler ve ortaya koyduğu medeniyet hamleleri ile insanlık tarihinin temel belirleyicisi olmuştur.
Bu gerçeğin yeniden hatırlanması çok önemlidir.
Türkiye ve Türk Milleti, birçok anlamda dünyanın en büyüklerinden biridir. Türk Milleti, yazılı tarihin ilk dönemlerinden bu güne her yüzyılda ve ana kıtanın her bölgesinde bağımsız devleti olmuş, her bin yılda birden çok imparatorluk düzeyinde büyüklüğe ulaşmış ve her şeye rağmen bu günlere ulaşabilmiş bir millettir.
Bu Milletin bugün 7 bağımsız devleti, çok sayıda yarı bağımsız devleti ve özerk bölgesi var. Ayrıca yine tarihte birlikte yaşadığı ve aynı kaderi paylaştığı akraba toplulukları bulunmaktadır.
Bu kapsamda yaklaşık 10 milyon kilometrekare büyüklüğünde bir coğrafyaya ve yine yaklaşık 300 milyonluk bir nüfusa sahiptir. “Gönül Coğrafyamız” diye tanımladığımız mazlum milletlerin ve İslam inancına sahip insanların yaşadığı bölgeyi de katarsak bu büyüklük yine yaklaşık 20 milyon kilometrekarelik bir alana ve 2 milyarı aşkın bir nüfusa ulaşmaktadır. Bu büyüklük küresel boyuttadır.
Türk Milleti’ne ait devlet ve siyasi yapıların iş birliği ile Türkiye’yi merkeze alarak yeni bir dünya kurmanın artık zamanı gelmiştir.
Türk Dünyası Bakanlığı bu büyük projeyi yönetecektir.
Bu Bakanlık, Gönül Coğrafyasında; yaşanan ortak tarihten, paylaşılan coğrafyadan ve inanç birliğinden beslenen medeniyet değerlerini yeniden bir gelecek ülküsüne dönüştürecek ve “ortak kader” bilinciyle BÜYÜK BULUŞMAYI gerçekleştirecek çalışmalar yapacaktır.
Sözün sonu; tarihin sarkacı bizden yana yükselmektedir;
Başımızı kaldıralım; ufka bakalım...
TÜRK DÜNYASI BAKANLIĞI KURMANIN ŞİMDİ TAM ZAMANIDIR!