Her maç daha iyi oynuyor Fenerbahçe, “bunlar da küçük geldi hoca, bir büyüğü gelsin” diyebiliriz. 7’de 7 yapan Fenerbahçe gerek bireysel gerek takım performansıyla parmak ısırtıyor. İsmail Hoca oyunu kitap gibi okuyup en doğru hamleleri yaparken, Kadıköy tribünleri de coşuyor. Twente’ye söyleyecek tek bir sözümüz var; “O golü atmayacaktınız, hadi attınız, 10 kişi kalmayacaktınız.”
Lig maçı ertelenmesine rağmen Dzeko, Cengiz, Kahveci gibi isimleri dinlendirerek farklı bir 11’le başladı İsmail Kartal. Fred ilk kez Kadıköy tribünleriyle, Mert Müldür ilk 11’le tanıştı. Batshuayi, istediği gibi Dzeko’nun yerini aldı. En kritik tercih stoperde görev alan Osterwolde’ydi. On yıl Twente forması giyen Osterwolde’nin sol bekte yakaladığı ivmeyi sürdürüp sürdürmeyeceği merak konusuydu.
Her iki takım da ilerde baskı yapıp rakibin oyun kurmasını engelleyince uzun toplar denendi. Fenerbahçe adım adım ağırlığını koyarken, basit bir golle geri düştü. Kısa bir duraksamanın ardından hem tribünler hem takım kendini çabuk toparlayıp beraberliği aramaya başladı. Güzel olan oyuncuların sürekli tribünleri teşvik etmeleri, tribünlerin de coşkuyla karşılık vermeleriydi.
Oyuna iyi başlayamayan Osterwolde hem kendisi hem takım adına günün golünü atıp beraberliği yakaladı. Golden sonra maçın başından itibaren kasıtlı bir sertlik içinde Fenerbahçe ataklarını faullerle durduran Twente, dozunu kaçırınca sıkıntıya düştü, önce sarı kartlar gördü, 40. dakikada da on kişi kaldı. Bu da Fenerbahçe’nin işini kolaylaştırdı.
İlk yarı boyunca sağ kanatta Mert ve Kent etkisiz kalınca Fenerbahçe tek kanatla uçamadı.
Batshuayi de günün hareketsiziydi.
İsmail Kartal müdahale edip ikinci yarıya Mert ve Kent’in yerine Osayi ve Kahveci’yle başladı. Bu yılın harikalarından Kahveci oyunu sağ kanattan rakibin ceza sahasının önüne yığarken iki de gol buldu.
Böylece her iki kanadını da kullanabilir hale gelen Kanarya uçmaya başladı. İki kanattan gelen goller de teknik olarak ayakta alkışlanacak gollerdi.
Kanadı merkezde destekleyen iki isim Fred ve özellikle Syzmanski oldu. Orta sahanın her yerinde mücadele eden, kah 6 numara gibi kah 10 numara gibi oynayan Syzmanski’nin korkarım bizim Serdar Ali Çelikler’le bir derdi var. Kendisine “skorer değil” diyen Çelikler’i pişman etmeye kararlı gibi. Baksanıza şimdiden 4 gol 4 asiste ulaştı.
Oyunun tek aksayanı, herkes gol atarken seyredeni Batshuayi de 70. Dakikada yerini Dzeko’ya bırakınca 5 gollü galibiyet kolayca geldi. Hollandalılar ikinci yarıda bırakın pozisyon bulmayı, bir kere bile Fenerbahçe ceza sahasına giremedi.
Maç sonunda kaleci Altay tribünlere veda ederken, yeni transfer Livakoviç merhaba dedi. Altay’ı kaybetmek hüzün vericiydi. Manchester kariyerinde başarılar diliyoruz. Umarız Livakoviç de bu yıl yaptığı tüm transferlerle izleyicinin yeniden gönlünü kazanan Başkan Ali Koç’un beklentilerini boşa çıkarmaz.
