Galatasaray, kazanın fokur fokur kaynadığı bir dönemde Adana Demirspor’u deplasmanda 1-5 yenerek, ilaç gibi bir galibiyet aldı.

Antifriz etkisi yaratan bu tarihi galibiyetin alınmasında elbette ki Adana Demirspor’daki transfer yasağı, 15 oyuncunun ayrılması, kulübün zor günlerde oluşunun etkisi var ancak Okan Buruk’un maç kazanma kabiliyetini de tekrar vurgulamak lazım.

Okan hoca, takım iyi de olsa kötü de olsa (özellikle de deplasmanda) maç kazanmayı çok iyi biliyor.

Geçen sezon Süper Ligde 38, önceki sezon da 28 olmak üzere 66 galibiyet ile rekor bir rakam yakaladı son iki sezonda Okan Hoca.

Adana Demirspor’un geçen sezon 60 milyon Euro bandında olan kadro değeri bu sezon 18 milyon Euro civarında.

Teknik Direktör Michael Valkanis önde basan, çok adamla hücum yapan, savunma hattını öne çıkaran -futbol adına doğru- bir anlayışla çıktı Galatasaray karşısına.

Galatasaray Barış Alper Yılmaz ve Kerem Aktürkoğlu gibi yıldızlarıyla savunma arkasına yaptıkları koşularla bu taktiğin zaaflarını çok iyi değerlendirdi ve ilk yarıda 4-0’lık bir skor yakaladı.

4-0’lık mağlubiyete rağmen ikinci yarıda da bu felsefeden vazgeçmemek, -skordan bağımsız olarak- futbol adına çok değerliydi.

4’ü isabetli 12 şut atıp, bir gol ve 2 penaltı kazandı Adana Demirspor ikinci yarıda. Bir şutları da direkten döndü.

Davinson Sanchez ve Nellson seviyesinde bir performansla oynayan Metehan Baltacı, Galatasaray adına belki de en önemli kazanımdı.

Hazırlık kampının en iyilerinden olan Metehan, Okan hocanın genç oyuncu alerjisinin kurbanlarındandı ve ilk defa ilk 11’de şans buldu.

İcardi’nin sakatlanarak oyundan çıkması ise büyük bir talihsizlikti. Acı içinde terk etti stadyumu.

İlk yarıda yakalanan 4-0’lık skor, kulübedeki Eyüp Aydın, Yusuf Demir, Efe Akman ve Ali Turap Bülbül gibi genç oyuncuları kazanmak için en ideal ortamdı.

Genç oyuncu alerjisi nedeniyle Okan hoca değişiklik tercihlerini, Yunus Akgün ve Berkan Kutlu’dan yana kullandı.

Hazırlık kampının yine en iyilerinden olan ve geçen sezon 6 milyon Euro bonservis ödenen Yusuf Demir, Efe Akman ile birlikte sadece 8 dakika süre alabildi.

Bu 8 dakikada takımına bir de penaltı kazandırdı ancak bu kadar az süre verilmesi, hem Galatasaray’ın yatırımına hem de bu genç oyuncuların kariyerlerine ihanet kıvamında.

Ben Eyüp Aydın, Yusuf Demir, Efe Akman ve Ali Turap Bülbül’ün yerinde olsam, bu maçtan sonra basının karşısına çıkar, kendileri ve kariyerleriyle dalga geçen Okan Buruk’tan dolayı Galatasaray’dan ayrılmak istediğimi iletirim.

Kabul edilebilir bir durum değil bu!

Adana Demirspor’da sahada 15 ve 16 yaşında 2 oyuncu dün gece forma giydi.

Okan Buruk’un bu kadro adaletsizliği (başarılı sonuçlar alsa da) taraftarlarda bir hayal kırıklığı ve güvensizlik yaratıyor.

En ufak bir puan kaybında veya mağlubiyette tartışılmasına neden oluyor.

Aldığınız galibiyetler bu hataları ortadan kaldırmaz.

Halının altına süpürülen sorunlarla da uzun vadede istikrarlı bir futbol anlayışı oturtamazsınız. Koltuğunuz hep sallantıda olur.

Son paragrafı da Batshuayi ve Kerem Demirbay’a açalım.

Batshuayi İcardi’nin boşluğunu doldurabilecek bir santrfor değil. Dün oynadığını 70 dakikada da neden 1. Forvet olamayacağını somut olarak gösterdi.

Tıkanan ve rakip yarı sahaya yığılan oyunda oyuna girip büyük katkılar sunacaktır ancak İcardi’nin uzun vadeli bir sakatlığı Galatasaray için büyük bir sorun yaratabilir.

8 numara pozisyonunda oynayan Kerem Demirbay ise o bölge için oldukça yetersiz. Kendisine atılan tüm toplar, “duvara çarpar gibi” geri dönüyor. Galatasaray’ın 8 numarası daha yüksek meziyetlere sahip olmalı…