Galatasaray geçen sezon şampiyonluğun garantilendiği maçtan bu yana ilk dominant ve kaliteli oyununu Çaykur Rizespor karşısında oynamış, 5-0’lık bir galibiyet elde etmişti.
Jakobs, Osimhen ve Davinson Sanchez gibi atletik ve güçlü oyuncular, hem takımın ivmesini hem de -yarattıkları konfor alanıyla- diğer futbolcuların performansını yukarı çekmişti.
Statü gereği Osimhen ve Jakobs’un olmayışı bu futbolu etkileyebilir, Gaziantepspor karşısında tempo kaybı yaratabilirdi.
Ancak Galatasaray’lı oyuncular buna müsaade etmedi.
Sol bekte oynayan Berkan Kutlu Jakobs kıvamında, forvet pozisyonunda görev alan Batshuayi ise Osimhen kıvamında oynadı ilk yarıda.
Ancak en kilit oyuncu bir stoper olmasına rağmen Davinson Sanchez’di. Sanchez bir stoper gibi değil, birinci bölgeden oyun kuran bir maestro gibiydi.
Rakibin geçiş oyununa zekası ve atletikliğiyle müsaade etmediği gibi bir hücum oyuncusu gibi oyunun içerisindeydi.
Maçın ilk golünü Haaland-vari atan Barış Alper Yılmaz, golden 2 dakika sonra 60 metre depar atıp, rakip takımın kontratağında kademeye girip olası bir golü engelledi. Bu 3 dakikalık kısa film, ilk yarının ve maçın hikayesiydi.
İnanan, mücadele eden futbolcuların hikayesi…
Galatasaray’ın bu baskın ilk yarı performansının nedenlerinden birisi de Gaziantepspor’un eksikleriydi.
Stefen sakatlığı sebebiyle kadroda yer alamazken, Halil Dervişoğlu, Ndiaye, Lungoyi ve Okereke statü gereği forma giyemedi.
Selçuk İnan eksik kadroya rağmen ikinci yarıya 2 değişikle başlayıp, belki de farka gidecek karşılaşmada taktiksel değişikliğe gitti.
Bu taktiksel değişiklik (skor olarak olmasa da) Gaziantepspor’u oyuna ortak etti.
Tempo olarak düşük olsa da mücadele gücü yüksek bir ikinci yarı izledik.
Furkan Soyalp, Muslera’yı orta sahadan avlayarak Süpe Ligin en güzel gollerinden birisini attı.
Furkan’ın gol attığı dakikalarda Galatasaray’lı futbolcular fiziksel olarak sahada ancak ruhen Kadıköy’deydi.
Futbolcular, antrenörler, hatta taraftarlar, zihinlerinde derbiyi oynuyorlardı.
Okan Buruk, Davinson Sanchez, Kaan Ayhan ve Mertens gibi oyuncuları derbi için kenara aldı.
Bence Fenerbahçe için olumsuz bir durum bu çünkü 2 hafta önceye kadar dağılmış olan Galatasaray, 1,5 hafta içerisinde kabuk değiştirip, derbiyi kafasında oynayacak bir noktaya geldi.
Okan Buruk ve Muorinho’nun büyük bir taktiksel savaşına şahitlik edeceğiz bu hafta.
Son yılların en dişli derbisi olacak.
Her iki takım da geçen seneye damga vurmuş, rakiplerle arayı açmıştı. Yıldız takviyeleri ile kadrosunu daha da güçlendiren Galatasaray ve Fenerbahçe bizlere büyük bir heyecan yaşatacak.
Kalitenin zirvede olduğu bir derbiye şahitlik etmek dileğiyle…
