Abdullah Biricik

Orta sahada üretken ve skorer oyuncuların olmayışı, bu kilidin çözülmesini hep geciktirdi. Bu maçta daha çok gecikti kilidi çözmek. 72 dakika mağlup oynadı Galatasaray kendi evinde. Galibiyeti de son dakikada Barış Alper Yılmaz’ın attığı gol ile yakaladı sarı kırmızılılar.

Halı sahada gazozuna maç yaptığımız dönemlerde direğe nişan almaya çalışırdık. Topu direkten dönenler alkışlanırdı, büyük bir keyifti. Gol kadar heyecan vericiydi. Galatasaray bu keyfi biraz abarttı. 5 top direkten döndü.

Mertens’in bir şutu iki direğe birden çarptı. Ceza sahasında 65 kez topla buluşmadan sadece 2 gol çıkarabilmek, futbolda ender yaşanan bir durumdur. Bu enderliği yaşadı Galatasaray. Galatasaray’ın kendi evinde kapanan takımlara karşı bu kadar zorlanmasının aslında pek çok nedeni var.

“Orta saha üretkenliği” bu kısırlığı ortadan kaldırmakta ne kadar önemliyse, birinci bölgede oyun kurabilmek, yetenekli ayaklara sahip olabilmek de bir o kadar önemli. Davinson Sanchez-Abdülkerim Bardakçı tandeminde bunu nispeten sağlayabiliyordu Galatasaray.

Nelsson bu konuda mevkidaşlarına göre daha kısır bir oyuncu. Topu oyuna sokma zamanlaması ve “bileklerine hakimlik” konusunda zayıf. Muslera da ha keza!

Hal böyle olunca oyunun orta sahada kurulup kanatlara yığılması dışında pek bir seçenek kalmıyor. Kanatlara inen toplarda da “bek” oyuncularının performansı ve ceza sahasında topla buluşan isimlerin, dar alandaki becerileri ön plana çıkar.

Sacha Boey rekor bir bedelle Bayern Münih’e gidince o bölgede Kaan Ayhan oynadı. Kaan hatasız da oynadı ancak bir stoper olarak üretkenliği elbette ki “sınırlı”!

60. dakikadan sonra o bölgede orta açma özelliği olan bir oyuncu tercihi yapılabilirdi. Eyüp Aydın mesela! Yapmadı Okan Hoca ama ceza sahasında dar alanda yetenekli olan Halil Dervişoğlu hamlesi doğru bir hamleydi. Halil birisi ofsayt olan iki asiste imza attı.

Yine Okan Buruk’un ikinci yarıya değişiklik ile başlaması da çok önemli bir detaydı ama Kerem Aktürkoğlu ve Mertens’i oyundan geç aldı. Bu geç değişiklik, Kerem’in ıslıklanmasına da neden oldu. Değişiklikler vaktinde yapılsa bu protestonun önüne de geçilebilirdi.

Ama totalde 70 dakika mağlup götürülen bir maçı çevirebilmek, iç sahada zorlu geçen tüm maçları kazanabilmek çok önemli bir duruştur. Bu duruşa imza atan Okan Hocayı ve futbolcuları alkışlamak lazım. Üstelik pek çok mevkide eksiklik bulunmasına rağmen elde edilen bir “duruş” bu.

Galatasaray sol bek, sağ bek ve orta sahaya oyuncu bakıyor. UEFA listesine yazabilmek için 2 gün kaldı. Listeye yetişir mi bilmiyorum ama transferlerin lig yarışına yetiştirilmesi lazım.