Restorasyon

Kulakları çınlasın ve rabbim gölgesini üzerimden eksik etmesin, emekli eğitimci olan babam, yazılarımın en büyük eleştirmeni. Türkçeyi doğru kullanmamı ve çok sık yabancı kelime kullanmamamı öğütler. Ancak bazı yabancı kelimelerin, dilimize iyice yerleştiği için kullanılabileceğini de anlatır, öğretmen olarak.

Başlık, Türkçemize yerleşmiş o kelimelerden biri. Fransızca kökenli bir kelime olan “restorasyon”, ‘onarmak, yenilemek’ fiilinden geliyor. Fransızca ’ya da Latince ’den geçmiş… 

Onarmak, yenilemek… Trabzonspor’un, ligin son yedi haftası içerisinde yapması gereken de bu. Her takım kötü dönemler geçirebilir, başarısız sonuçlar alabilir. Hayatın doğası içinde olan başarısızlık, kurumlar için de geçerli. En son galibiyetini 12 Mart günü, on kişi kalan,  Adana Demirspor’a karşı alan Trabzonspor, hükmen galibiyet haricinde, 5 haftada sadece BİR puan alabildi. (Akyazı’da oynanan Beşiktaş maçı) Takımın çok sağlam bir onarıma ihtiyacı var… Ligin bitimine kadar geçecek süre de onarım çalışmasının nasıl ve ne şekilde yapılacağının görülmesi için ideal bir zaman.

Son Sivasspor maçı, Trabzonspor için tam bir facia idi. Futbol, basit bir oyundur ve özü mücadeleye dayanır. Galip gelmek istiyorsan;  rakibinden daha fazla koşacaksın,  daha fazla mücadele edeceksin. Bu kadar basit… Kimse maçın sonucunu takımın 10 kişi kalmasına bağlamasın… 50 yaşındayım, futbolu oynadım, anlattım, yönettim, yazıyorum… Bırakın on kişi kalmayı; 11’e karşı 8 kişi kalan takımların verdikleri mücadeleleri gördüm. Trabzon taraftarına bayramı zehir eden maçta, ne mücadele vardı ne de koşma. Takım, fırtınaya yakalanmış gemi gibi sallanıp durdu. Kuşkusuz, yeni Teknik Direktör Nenad Bjelica’ya tek harf söylenemez… Bu takımı hedefsiz bırakanlar utansın…

Hafta içi, Trabzon’da yaşamadığım için, Bjelica’nın basın toplantısına katılamadım. Hoca; “Mental olarak tabiki kritik durumdayız. Deplasman maçları olarak düşünürsek hem kupa da hem de ligde son 7 deplasman maçını kaybettik. Son maçlarda sakat ve cezalı oyuncularımızın çokluğu nedeniyle limitleri olan bir takım durumuna geldik. Kullanacağımız oyuncu sayısı azalmıştı. Ben geçen gün oyuncularımızla yaptığımız toplantıda da söyledim; son 7 maçlık süreci bu 7 maçlık sürecin çok önemli olduğunu düşünen oyuncularla oynayacağız. Bizimle beraber kimin önümüzdeki yıl kalmak istediğini, kimlerin kalabileceğini ya da kimlere güvenebileceğimizi göreceğimiz bir süreç olacak bizim adımıza da. Oyunculara da bu yedi maçın benim çok önemli olduğunu ve her maçı kazanmak istediğimi ve bu maçları kazanmak isteyen oyuncularla oynayacağımı söyledim. Oyuncularımız da bunun bilincindeler. Bizim de önümüzdeki yıl yapmamız gereken; bu yıldan kazandıklarımızla beraber çok daha yarışmacı ve çok daha güçlü bir takım yaratabilmek. Hem oyuncularımızla hem antrenörlerimizle yaptığımız bütün görüşmelerde bu sene ve gelecek sene için konuşuyoruz. Tabii ki hatalar yapılmış olabilir. Ben de bu hataların üzerine gidip o hataların neler olduğunu görüp tekrar yapmamak için görüşmelerimi sürdürüyorum.” ifadelerini kullanmış. Restorasyonu, yıkıntıların üzerinden başlatmak gerektiğini biliyor Hırvat Hoca. Takımın hepsini değiştiremeyeceğine göre,  onarımı kimlerle yapacağını bilmek zorunda. Basın toplantısına katılabilseydim Bjelica’ya şu soruyu sormak isterdim: “Trabzonspor, size nasıl bir yol haritası çizdi?” Bu soruya verilecek cevap, gelecek sezon adına çok önemli. Yönetimin, restorasyon için, sadece ‘sıva’ yapılmasını mı istediğini yoksa aslına uygun bir ‘yapılanma’ mı beklediğini, hocanın vereceği cevaptan anlayabilirdik…

Biraz uzun olan bu girizgâhtan sonra dönelim Konyaspor maçına…

 Bugünden yarına Trabzonspor’dan bir şey beklemek yanlış. Trabzonspor’da son iki maçtır istikrarlı olan tek şey var: Bu takım top oynamıyor…. İki haftadır senaryo aynı; Trabzonspor öne geçiyor, beraberlik golünü kalesinde görüyor, bir kişi kırmızı kart görerek oyun dışında kalıyor, rakip sazı eline alıyor, yenilen ikinci gol ve kapanış… 

Bu maçta da mücadele, yine yok. Tüm takım sahte koşu yapıyor, mücadeleyi başkasından bekliyor. 1-0 öne geçtikten sonra tek bir olumlu hareket yok. Rakibin hızlı adamları, Trabzonspor’un defans oyuncuları ile eğleniyor. Saha içinde lider oyuncu yok, oyuna ve skora isyan eden oyuncu da yok. Sanki Cumartesi günü öğleden sonrası boş geçmesin diye maç yapmaya gelmiş hazretler… Trabzonspor’dan üstün bir performans beklemiyoruz ancak performans bile yok…

Bjelica, restorasyon yapacak yapmasına da bu onarım çokkkk masraf ister…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Uğur Temel Arşivi