Çevremizde son durum… Bakanımız Murat Kurum önemli bir konuya daha parmak bastı, İzmir Körfezi’nde artan veya yükselen tehlikeye dikkat çekti.
Bakan Kurum’un gündeminde seçim mağlubiyetinden sonra CHP’li belediyelerden intikam almak var. Kendileri sütten çıkmış AK kaşık ya; Anadolu’nun maden şirketlerince yağmalanması, doğanın katli, tarımın içler acısı hali hep muhalefetin suçu…
Çevrenin bakanlığı hiç vakit kaybetmedi, körfez kirliliğinden dolayı İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yüklüce bir para cezası kesti.
Devletin, bakanlığın hiçbir kusuru yok, suçlu belediyeler…
Kazın ayağı öyle değil…
Bu körfez sadece Türkiye’nin değil, Akdeniz’in en büyük körfezlerinden. Körfezin yüzey alanı 962 kilometrekareyi buluyor, toplam kıyı uzunluğu ise 465 kilometre… Böylesine büyük bir alanın korunmasını belediyelerden beklemek bir akıl tutulmasıdır.
GEDİZ DELTASI
İzmir Körfezi’ne dökülen irili ufaklı 17 akarsu var. Bu akarsuların en önemlisi Gediz Nehri. Bu nehir iç Ege’nin kentsel atıklarını da körfeze taşıyor.
Türkiye’deki 14 Ramsar Alanı’ndan (dünyada öncelikli koruma alanlarını içeren uluslararası sözleşme) biri olan Gediz Deltası, aynı zamanda arkeolojik sit alanı…
Dünyada önemli kuş alanları arasında yer alan delta, dünya flamingo nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unun barınma alanı… Deltada Akdeniz foku ve Caretta caretta deniz kaplumbağalarına da rastlanıyor. Türkiye’deki tuz üretiminin yaklaşık üçte biri de deltadan karşılanıyor.
İşte öncelik giderek kirlenen, sınırlarına kadar yapılaşmaya açılan bu deltanın korunmasından geçiyor. Uzmanlara göre, mikrobiyolojik arıtma tesisi kurulması ve yeraltı kanallarının açılması şart.
Ayrıca; körfezde sirkülasyonu artırmak için 14 kilometre uzunluğunda bir kanal açılması gerekiyor. Çevre Bakanı Kurum’un Kanal İstanbul yerine bu kanala kafa patlatması lazım.