Cengiz Erdil
Fırtına Gibi Gündem
Bazı şarkı ve türküler insanı bezdirir; o kadar çok çalınır söylenir ki; bıkarsınız… Mesela “ Akdeniz akşamları bir başka oluyor” yaz aylarında Ege sahillerinde yolunuz nereye düşürse düşsün, elinde gitarıyla bir kafe veya barda bu şarkıyı çalan bir genci görürsünüz.
Bu şarkıdan yola çıktık, şöyle diyelim… Türkiye’nin akşamları bir başka oluyor, umutsuz ve mutsuz insanlar sokaklarda… Karanlık çöktüğünde, özellikle kadınlar ve çocuklar için sokaklar güvenli değil… Hastanelerde gözlerini yeni açmaya çalışan bebecikler bile güvende değil…
Çarşı pazar ise zaten malum; marketlerde etiketleri sürekli değiştiren uzmanlaşmış elemanlar var artık… Üretici ağlıyor, pazarcı sızlanıyor, tüketici karaları bağlıyor; manzara bu…
Nüfusun bir bölümü açlıkla mücadele ederken, sayıları giderek artan her meslekten insan yoksullar kervanına katılıyor.
Ticarete dönüşen sağlık sistemimizde son skandal yenilir yutulur gibi değil… Organize kötülük siyah üniformasını çıkardı beyazlara büründü, hayalet oldu, yenidoğan ünitesinde bebelerin canını aldı.
Bizde haberlerin gündemi şarkılara benzer, bazıları çabuk unutulur, bazıları hep liste başıdır. Türkiye yıllardır ekonomik sorunların yanı sıra Güneydoğu’daki yüksek gerilimden kaynaklanan terörle uğraşıp duruyor. Ekonomi bir ara düzelmiş numarası yapıyor, sonra yine batağa saplanıyor. Sistemde bir sorun var ama nedense hep makyaj tercih ediliyor.
Dedik ya; gündemin iki başlığı hiç değişmiyor. Ekonomi ve terör…
Kış aylarına girerken hem yakınımızdaki savaşlar, hem de bizdeki ‘son dakikalar’ beyin yangınına yol açıyor.
Zaten 40 yıldır Türkiye’yi uğraştıran, milyarlarca lirasını yutan terör sorunu konusunda, MHP lideri Devlet Bahçeli’den çok şaşırtan ‘Öcalan Meclis’te konuşsun’ açıklaması geldi.
Ezberleri bozan, bölücüleri bile şok eden bir açıklamaydı bu.
Artık bu söz çuvala girmez, Türkiye, Cumhuriyet’in 101. Yılında bir dönemece giriyor.
Bu yazıyı kaleme alırken, Türkiye’nin en önemli ve stratejik kurumu TUSAŞ’a terör saldırısı yapıldı. Uyuyan bir hücre alarmı kimin elindeyse ayaklandırıldı.
Şarkıyla başladık yine Cem Karaca ve Moğolların bir şarkısını hatırlatayım… ”Bindik bir alamete, gidiyoz kıyamete”