Alaaddin Dinçer
Bugün Evren Çocuklar İçin Daha Güvensiz
Bugün 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü. Hem ülkemizde hem de dünyanın diğer ülkelerinde çocukların yaşamları tehdit altında. UNICEF'in 10 Ekim 29224 Tarihinde NEW YORK’ta yapılan toplantısında açıklanan yeni tahmin çalışmasına göre;
-18 yaşından önce tecavüze uğrayan veya cinsel tacize maruz kalan kız çocuğu ve kadın sayısı 370 milyonun üzerinde. Erkek çocuk veya yetişkin erkek çocuklarda bu sayı tahmini 240 ile 210 milyon arasında.
-Çevrimiçi veya sözlü taciz gibi "temasa dayanmayan" cinsel şiddet türleri de kapsama dahil edildiğinde etkilenen kız çocukları ve kadınların sayısı dünya genelinde 650 milyon. Erkek çocuk veya yetişkin erkek çocuklarda sayı 410 ile 530 milyon arasında bir seviyeye çıkıyor.
Verilerden elde edilen bilgilere göre çocuğa yönelik cinsel şiddet dünyanın dört bir yanında görülebilen ve dolayısıyla coğrafi, ekonomik ve kültürel anlamda sınır tanımayan bir olgu. Sahra Altı Afrika, mağdur 79 milyon kız çocuğu ve kadınla (%22) mağdur sayısının en fazla olduğu yer. Sahra Altı Afrika'yı 75 milyonla Doğu ve Güneydoğu Asya (%8), 73 milyonla Orta ve Güney Asya (%9), 68 milyonla Avrupa ve Kuzey Amerika (yüzde 14), 45 milyonla Latin Amerika ve Karayipler (yüzde 18), 29 milyonla Kuzey Afrika ve Batı Asya (yüzde 15) ve 6 milyonla Okyanusya (yüzde 34) izliyor.”
Raporda, her türlü şiddet ve istismara karşı etkin bir mücadele için acilen önleyici ve destekleyici nitelikte kapsamlı stratejilere ihtiyaç olduğunun gösterilmesi gerektiği belirtilerek, “Küresel bir kriz halini alan çocuklara yönelik fiziksel, duygusal ya da cinsel şiddet; evlerde, okullarda, topluluklarda ve çevrimiçi ortamlarda yaşanmaya devam ediyor. Erken yaşlarda bu şiddet türlerine maruz kalmak toksik strese neden olarak beyin gelişimini etkiliyor; saldırganlık, madde bağımlılığı ve suç davranışlarını tetikliyor. Şiddete maruz bırakılan çocuklar yetişkinlik dönemlerinde de travma ve şiddet döngüsünden daha çok etkileniyor ve bu durumun yansımaları da topluluk düzeyinde ortaya çıkıyor.” denilmektedir.
Ayrıca ekim ayında Kolombiya’nın Bogota kentinde düzenlenen Çocuklara Yönelik Şiddetle Mücadele Küresel Bakanlar Konferansı’nda dünya liderleri, sivil toplum temsilcileri, hak savunucuları, şiddete uğramış kişiler ve gençler bir araya geldi. Konferans sırasında UNICEF, dünya genelinde milyonlarca çocuğun yaşamını derinden etkileyen şiddete karşı acil eylem çağrısında bulundu.
Toplantıda açıklanan eldeki en güncel küresel verilere göre:
“*Dünyada her 4 dakikada bir çocuk şiddet eylemleri sonucunda hayatını kaybediyor.
*Bugün hayatta olan çocuklar arasında cinsel şiddete maruz bırakılmış olanların sayısı yaklaşık 90 milyon.
*Kırılgan bağlamlarda kız çocuklarının daha büyük bir riskle karşı karşıya bulunduğu, bu bağlamlarda çocukları hedef alan tecavüz ve cinsel saldırı vakalarının görülme sıklığının dörtte birden biraz fazla olduğu kaydediliyor.
*Geçen yıl, 15-19 yaş grubundaki yaklaşık 50 milyon ergen kız çocuğunun (toplam ergen kız çocuğu nüfusunun altıda biri), eşleri veya partnerleri tarafından fiziksel veya cinsel şiddete maruz bırakıldığı rapor ediliyor.
*1,6 milyar çocuk yaşadıkları evde düzenli olarak şiddet içeren cezalara maruz bırakılıyor; bunların üçte ikisinden fazlası hem fiziksel ceza alıyor hem de psikolojik saldırıya uğruyor.
*Her yıl ortalama 130 bin çocuk ve 20 yaş altı genç, şiddet nedeniyle hayatını kaybediyor.
*Şiddet sonucu hayatını kaybetme riski bakımından erkek çocuklarının daha yüksek riskle karşı karşıya bulunduğu, şiddet nedeniyle yaşamını yitiren çocuk ve ergenlerin dörtte üçünün erkek olduğu rapor ediliyor.
*Şiddete bağlı ölüm riski, ergenliğin son döneminde keskin bir artış gösteriyor: şiddet nedeniyle hayatını kaybeden çocukların onda yedisinin 15-19 yaş aralığında olduğu ve bunların çoğunu erkeklerin oluşturduğu kaydediliyor.
*Yaklaşık 550 milyon çocuk, eşleri tarafından şiddete maruz bırakılan kadınlar olan anneleriyle aynı evde yaşıyor.”
Sonuç olarak, ülkemizde de yaşanmakta olan ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel sorunlar nedeniyle yukarıda tanımlanan istismar türlerine maruz kalan çocuk sayısı hızla artmaktadır. Türkiye coğrafi durumu ve Orta Doğu’da sürmekte olan savaşlardan dolayı göçlerin yoğun yaşandığı ülke konumundadır. Göçler, toplumumuzun var olan sorunlarına yeni sorunlar eklemektedir. Bütün bu olguların birleşmesi şiddet ve istismarların daha da büyümesine neden olmakta, günlük olay sayısı hızla artmaktadır. O nedenle, UNİCEF toplantılarında önerilen tedbirlerin kısa ve orta vadeli çözümler olarak uygulanması önem kazanmaktadır.
*Geniş Bilgi İçin Bakz, UNİCEF Türkiye Temsilciliği İnternet Sitesi