Rotasız gemi

Lig yarışından elini eteğini çeken, hafta arası Türkiye Kupası defterini de kapatan Trabzonspor artık rotasız gemi. Bu saatten sonra, lig bitene kadar alınabilecek en fazla puanı almak ve derbi maçları kazanabilmek hedef. Yazık oldu Trabzonspor’a…

Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir aslında… Sezon başından bu yana her fırsatta yazdım; Trabzonspor bu sezon iyi futbol oynamadı. İyi futbol oynamak için de çabalamadı üstelik…  Geçen sezon adeta makine gibi işleyen takım, şampiyonluk sonrası birden durdu. 36 yıl sonra gelen şampiyonluğun üzerine konulamadı. Gelenler, gidenleri arattı, yönetim, transfer yapmadı. Sezon başında yapılan en büyük hata, belki de bu sezonun en büyük hatası, Şampiyonlar Ligi Ön eleme turundan elenildiği halde, Abdullah Mucip Avcı ile sözleşmenin iyileştirilerek uzatılması oldu. Bu yenileme şampiyonluğun hemen ertesinde yapılsaydı anlardım. Ancak; çok önemli bir gelir kapısı kapandıktan sonra, teknik direktör ile sözleşme yenilemek nedir? Sözleşme yenileme teklifi hangi taraftan geldi bilemiyorum. Hoş, hangi taraftan gelirse gelsin mantıksız ve anlamsız ya… Doğru on biri bir türlü bulamadı Avcı. Orta sahada; Siopis- Bakasetas- Hamsik üçlüsünü yeterince kullanamadı. Şapkadan tavşan çıkarmaya çalıştı. Oysaki; ne şapka vardı ne de tavşan… Takım Şampiyonlar Ligi’nden elendi, Avrupa Ligi’nden elendi, Konferans Ligi’nden elendi… Deplasmanda; Karagümrük’ten 4, Alanya’dan 5 yedi, şampiyonluk hedefinden koptu. Tüm bunlar olurken, niye önlem alınmadı?  Abdullah Mucip Avcı başarısız olmasına rağmen, sözleşmesi uzatılacak kadar iyi hocaydı madem, takımının hedeflerinden kopmasını niye engelleyemedi?

Nwakaeme gitti yerine aynı tarz bir oyuncu alınamadı. Nwakaeme, kanat forvet oyuncusu. Bir ayağı çizgi üzerinde oynayabiliyor. Yerine gelen Trezequet ise içeriye kat eden bir oyuncu. İyi futbolcu, lafım yok. Ancak Nwakeme gibi değil. Oyun sıkıştığında oyunu açabilecek yapıda değil. Gbamin adında bir oyuncu transfer edildi. Güya ön libero… Hem savunma yapacak hem de topu hücum bölgesine aktaracak mevkide bir oyuncu… Her ikisini de yapamıyor ki… Trabzonspor’un bu sezon geçiş hücumlarından yediği gollere bir bakın; bu hücumları engellemesi gereken Gbamin efendinin yerinde yeller esiyor. Hadi çocuğun defansı zayıf diyelim; geriden oyun da kuramıyor ki… Trabzonspor, topu alıp yana versin diye mi bu kadar para verdi bu adama? Topu alıp yanındaki adama verecek oyuncu mu yok Trabzonspor’da?  50 yaşındayım, sezon başında sağlam antrenman yiyeyim Gbamin’den daha iyi oynarım… Hem de yerliyim… Hadi Gbamin istenildiği gibi çıkmadı diyelim… Ya Enis Bardhi? Ya Yusuf Yazıcı? Ya Gomez? Ya geçen sezonun gol kralı Umut Bozok? Bu ligin geçen sezon gol kralı olan Umut Bozok, yedek kulübesinde pas tuttu.

Yönetim ise ayrı bir fiyasko… Daha önce de yazdım;  takımın borcu arttı. Şampiyon olan kulübün yönetiminde, sezon başından beri fikir(!) ayrılıkları vardı. İçten içe kazan kaynadı. Ödeme krizi yaşandı. İnsan düşünmeden edemiyor; 36 yıl sonra şampiyon olan takımın yönetim kurulu neyi paylaşamadı? Eski başkan Ağaoğlu niçin yalnız bırakıldı. Takıma 4 ay boyunca ödeme yapıl(a)madı. Bu kriz, suni miydi?

Ağaoğlu’nun yerine Ertuğrul Doğan, tek aday olarak seçime girdi. Doğan, bir önceki yönetimin asbaşkanı değil miydi? Takımın bu halde olmasından hiç mi sorumlu değil Ertuğrul Bey? Sadece kötü olan, beceriksiz olan Ahmet Ağaoğlu muydu? Ertuğrul Bey’in başkanlığı neyi değiştirecek? Asbaşkan iken yapamadığı ne vardı da başkan olunca değiştirecek? Umarım ve dilerim ki, yanılan ben olurum. Ancak, Sayın Doğan’ın başkanlık yoluna çıkarken hazırlıksız olduğu çok belli… Takım teknik direktörsüz en başta. Orhan Ak mı olmalıdır, Trabzonspor’un teknik direktörü? Şampiyon ekibin içinde olmak başarı mıdır? Bu sezon için tutunacak tek dal olan Türkiye Kupası da Orhan Ak’ın yetersizliği yüzünden koptu. Ertuğrul Bey’in, seçim öncesinde bu sorunu halletmesi gerekirdi.

Diyeceksiniz ki; “araba devrilince yol gösteren çok olur.” Arabanın devrilmek üzere olduğunu, sezon başından bu yana yazıyorum ben…

Maça gelince; 19 puan geride kalan takım, sezon bitse de gitsek havasında… En başta yazdığım gibi; hedef yok, rota belli değil. Duran toptan yenilen iki gol var. Kimin ne oynadığı belli değil… Haftaya Beşiktaş maçı var. Eğer Trabzonspor, bu akşam ki gibi ruhsuz bir şekilde sahaya çıkarsa, tarihi fark yer…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Uğur Temel Arşivi