Alaaddin Dinçer

Alaaddin Dinçer

OVP, MEB Personel Aylıkları ve Yatırımlar

Orta Vadeli Programa göre, MEB personel aylıkları ile yapılacak yatırımların 3 yıllık seyri de belirlenmiş durumda. MEB Personeline ayrılan 3 yıllık bütçe ile yatırımlar için Resmî Gazete’de yayımlanan, “2025-27 Dönemi Yatırım Programı Hazırlıkları ile ilgili 2024/12 Sayılı Cumhurbaşkanlığı genelgesi” zorunlu haller dışında derslik ve pansiyon yapımına sınırlamalar getirmekte. Orta Vadeli Programın MEB bütçesinde tasarruf amaçlı olarak öngördüğü sınırlamalar eğitim hizmetlerinin yetersizliği ve niteliksizliği olarak karşımıza çıkmakta, oluşan sağlıksız okul ortamları çocukları ve eğitim emekçilerini etkileyerek pek çok sorunun yaşanmasına neden olmakta.

Personel Bütçesi OVP’nin Tasarruf Mağduru

2023 İdari Faaliyet Raporunda MEB’de 1 milyon 33 bin 848’i öğretmen, 84 bin 585’i idari hizmetlerde olmak üzere 1 milyon 118 bin 433 personel bulunduğu belirtilmekte. Personel aylıkları ile onların sosyal güvenlik primleri, MEB bütçesinin büyük bir bölümüne karşılık gelmekte. Bunun nedeni MEB’in personel sayısı itibarı ile en büyük kamu kurumu olmasından kaynaklanmakta. Bu durum, siyasal iktidarın “en büyük bütçeyi eğitime ayırdık” propagandasını geçersiz kılmakta. En çok personele sahip bir kuruma en büyük bütçeyi ayırmaktan daha doğal ne olabilir ki?

OVP içinde MEB bütçesinin personele ayrılan paylarını geçmiş yıllarla karşılaştırdığımızda oransal olarak bir azalma olduğu görülmekte. Personele ayrılan bütçe paylarının

-2024’te 790 milyar 60 milyon TL oranı yüzde 72,47

-2025 yılında 1 trilyon 30 milyar 744 milyon 599 bin TL yüzde 71

-2026 yılında 1 trilyon 2027 milyar 994 milyon 48 bin TL yüzde 70,53

-2027 yılında 1 trilyon 376 milyar 386 milyon 950 bin TL yüzde 70,67 olduğu görülmekte.

Yatırım Bütçesi de OVPnin Tasarruf Mağduru

OVP’ye bağlanan tasarruf programları MEB’in yatırım bütçesi üzerinde de etkisini göstermekte. Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesinde (2025-2027 Dönemi Yatırım Programı Hazırlıkları) yer alan eğitim ile ilgili maddesinde görmek mümkün.

“Madde 30. Tüm projelerin fiziki gerçekleşme seviyeleri yatırım teklifleri içinde yer alacaktır. Zorunlu haller dışında özel projelere ve özel imalata yer verilmemesi esastır. Derslik ihtiyacının acilen karşılanması amacıyla yeni proje tekliflerinde zorunlu haller dışında öğretim binaları dışında ek tesis teklif edilmemesi esas olup, yatırım programında devam eden projelerde ise öğretim binaları dışında kalan ve eğitim ve öğretim hizmetlerini aksatmayacak ünitelerin yapımına öğretim binaları hizmete alındıktan sonra başlanacaktır. Yatırım programında yer almakla birlikte yapımına ihtiyaç kalmamış veya gerçekleştirilmesinde önemli zorluklarla karşılaşılan projeler yatırım programından çıkarılmak üzere teklif edilecektir. Zorunlu haller dışında il merkezlerindeki lise ve dengi okullar için pansiyon talebinde bulunulmaması, ilçe merkezleri için teklif edilen pansiyonlar, ilgili ilçedeki bütün lise ve dengi okullar öğrencilerine hizmet verecek şekilde ele alınması, her okul türü için ayrı öğrenci pansiyonu teklifi yapılmaması esastır. Yapılacak tekliflerde pansiyon uygulaması taşmalı eğitim uygulamasıyla birlikte değerlendirilerek illerin önceliklendirilmesi yapılacaktır.”

Sermaye giderleri önümüzdeki 3 yılı da hesaba kattığımızda 24 yıl boyunca hiçbir yıl yüzde 10’nun üzerine çıkmamış olacak. MEB Bütçesinde sermaye giderleri başlığı altında yar alan rakamlar ve oranlarda bu tablo çok net olarak görülmekte. Bu başlıkta yer alan oranlar 21 yıl önce 2002’de yüzde 17,18 2003’te ise yüzde 14,53 olmuştu. Sermaye Giderleri,

-2024’te 100 milyar 27 milyon TL oranı yüzde 9,16

-2025’te 141 milyar 834 milyon 495 bin TL oranı yüzde 9,63

-2026’da 168 milyar 122 milyon 313 bin TL oranı yüzde 9,81

-2027’de 191 milyar 679 milyon 948 bin TL oranı yüzde 9,84

Sonuç olarak, OVP’den elde ettiğimiz veriler, önümüzdeki 3 yılın öğrenciler, ebeveynler ve eğitim emekçileri açısından çok zor geçecek yıllar olacağını göstermekte. Zorluklar beraberinde var olan sorunlara yeni sorunlar eklenmesine neden olacak, eğitim hizmetinin kamusallığının erozyonu devam edecektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Alaaddin Dinçer Arşivi