Cengiz Erdil
SULAR ÇEKİLDİ TARİH ORTAYA ÇIKTI
Yaşadığımız bu coğrafya inanılmazdır. Vahşi hayvanların evcilleştirildiği, avcılık ve balıkçılığın başladığı, buğday tohumunun filizlendiği yani tarımın başladığı, yazının bulunduğu, inançların ortaya çıktığı bir coğrafya.. Yüzlerce uygarlığın ayak izi var… Konumuz Mezopotamya…
Dicle kıyılarındaki Musul Barajı’nda sular çekildi tarih ortaya çıktı. Yapılan kazılarda Mitanni uygarlığına ait bir kent bulundu. Dünya Zaktuki kentini konuşuyor. Bizim gündemimiz ise malum.
Anadolu’da Hititlerin olduğu dönemde Mezopotamya’da da Mitanniler vardı. yani üç bin 500- 4 bin yıl önceden söz ediyoruz.
Önce baraj sularından başlayalım. Irak dünyada küresel ısınmanın sancısını çeken ülkelerin başında geliyor. Güney’de Basra’da çağları aşan bir kuraklık yaşanıyor. Kuzey’de de yağış az, üstelik Basra’ya buradan su pompalanıyor. Tarihi buluntuların çıkmasını sağlayan da küresel ısınma oldu.
Burada Alman ve Iraklı arkeologlar kazılarını 10 yıldan beri sürdürüyorlardı. Karşılarında bir kentin surlarını görünce şaşırdılar, kazılar hızlandırıldı çünkü Dicle sularının yükselme ihtimali vardı.
Kısa bir zamanda, araştırmacılar kenti büyük oranda haritalamayı başardı. Burası antik Zaktuki kentiydi. Asıl büyük olay ise çivi yazısı tabletten meydana gelen bir arşivi barındıran Asur dönemine ait seramik kapların keşfedilmesiydi.
Harfler içeriyor olabilecek kimi kil tabletler, hâlâ kilden yapılma zarflarında duruyorlar. Uzmanlara göre, “pişirilmemiş kilden yapılan çivi yazısı tabletlerin su altında onca yıl sağlam kalması neredeyse bir mucize”.
Mitanniler milattan önce 1200’lü yıllarda hüküm sürmüşler. Komşularıyla bir barışmışlar, bir savaşmışlar (bu durum Ortadoğu’nun genlerinde var demek ki!).
Sonra tarihten silinen kavimler topluluğuna onlar da katılmış. Asur hakimiyetine girmişler. Bu uygarlığın kenti sular çekilince çıktı dedik ya, geldik zurnanın zırt dediği yere…
ORTADOĞU’DA SU SORUNU
Ortadoğu’da su sorunu çok eskilere dayanıyor. İşin uzmanları yılarca uyardılar, “Ortadoğu’da savaşlar petrol değil su yüzünden çıkacak” şeklindeydi bu uyarılar…
Küresel ısınmanın en fazla hissedildiği ülkelerden biri olan Irak; susuz kalınca, çareyi Türkiye ve İran’ı suçlamakta buldu. Petrolünün yanı sıra suyunu da har vurup harman savuran Irak, işi o boyuta götürdü ki; “Ticari ilişkilerimizi keseriz” diyerek üst perdeden açıklama yaptı. Açıklamayı yapan da Irak Parlamentosu Birinci Başkan Yardımcısı Hakim El Zamili idi.
Hakim El Zamili’ye göre, Türkiye Dicle ve Fırat sularının yüzde 80’i kesiyor, sadece yüzde 20 oranında suyu Irak topraklarına bırakıyor. Irak su ihtiyacının tamamını bu nehirlerden karşılıyor, nehirlerin ülke içindeki bölümünde su seviyesi yüzde 60’a kadar düştü.
Türkiye ve İran ile 36 milyar doları bulan ticaret hacmine ulaştıklarını anlatan Zamili, Irak’a su verilmemesi durumunda ticari ilişkilerin gözden geçirileceğini belirtiyor. Ancak çuvaldızı Türkiye ve İran’a batırırken, kendilerine iğne bile değdirmiyor.
İSRAİL ÖRNEĞİ
Yıllarca petrolünü silahlanmaya harcayan, ülkesini savaşlara sokan Saddam yönetimi su ve toprak kullanımı konusunda yatırım yapmadı. Irak’ta bu sorun devam edip gidiyor.Diğer Ortadoğu ülkeleri de benzer sorunları yaşıyor. İsrail hariç…
İsrail susuz çölleri yeşertti. Nasıl mı? Örnek Arava bölgesi… İsrail burayı ağaçlandırdı. Kavundan karpuza, üzümden hurmaya, domatesten biber patlıcana kadar her şeyin yetiştirildiği çiftliklerde üretilen ürünlerin yüzde 90’ı Avrupa ve Amerika pazarına ihraç ediliyor. Sadece bu bölgede 800 bin ton yaş sebze ve meyve üretiliyor. Güneş enerji panellerinde üretilen elektrikle çıkarılan su arıtılarak tarımda kullanılıyor. Her bir güneş enerjisi panelinin, günlük ürettiği elektrik enerjisi ile 3 bin litre tuzlu su arıtılıyor. Sulamanın tamamı ise damla sulamayla gerçekleştiriliyor, vahşi sulama yok. Buna da artık şapka çıkarılmazsa…