Cengiz Erdil
‘SAFİR’ ADLI TANKER
Adına bakıp aldanmayın! Dünyanın en kıymetli taşlarından birinin adını taşıyan tanker, mavi gezegeni cehenneme çevirebilir. Biyoçeşitlilik bakımından dünyanın en zengin denizi sayılan Kızıldeniz’in bir köşesinde çürüyor.
Şöyle yazalım; Kızıldeniz’de bir saatli bomba var. Sadece bu bölge değil, dünya saatli bir bombanın üzerinde oturuyor. Çünkü ağzına kadar ham petrol yüklü. Eğer Safir patlar veya parçalanırsa mavi gezegen, en büyük deniz kirliği felaketiyle karşı karşıya gelecek. Tankerdeki ham petrol, bir milyon tondan fazla.
Yemen açıklarında sekiz yıldır çürüyen tankerin kurtarılması için gereken paraysa 150 milyon dolar… Yani bir Arap petrol şeyhinin Akdeniz sahillerindeki iki villasının parası kadar…
45 YAŞINDAKİ TANKERİN ÖYKÜSÜ
Safir dünya denizlerinde ham petrol taşıyıp durduktan sonra sekiz yıl önce depo olarak kullanılmak üzere Yemen’in Hudeyde Limanı’na çekildi. Tanker de insanlar gibi Yemen’deki iç savaşın kurbanı. Tanker yıllardır ihraç edilecek ham petrolün depolanmasında kullanılıyordu. Altı yıldır bakım görmedi ve ihraç malı petrol ambarlarında kaldı.
Hudeyde Limanı, Yemen’deki isyancı kabile Husilerin denetiminde. Petrolün boşaltılması için Birleşmiş Milletler ile anlaştılar ancak Yemen hükümeti bu anlaşmayı tanımadı, “tankerdeki petrol bizim” diyor. Oysa tanker parçalanma tehlikesi altında. Tanker iç savaş ortamında kim vurduya da gidebilir. Safir’in nereden geleceği belli olmayan bir bombayla yara alması Kızıldeniz’in sonunu getirecek.
Milyarderler listesinde boy gösterenler ise yaşadıkları bölgeyi, denizi boş vermişler; tankerdeki ham petrolün paylaşılması için kavga ediyorlar. Husiler, Yemen Hükümeti ve bazı petrol şirketleri kıyasıya pazarlık yaparken, Kızıldeniz adım adım bir çevre felaketine doğru gidiyor.
PARADAN BAŞKA BİR ŞEY DÜŞÜNEMİYORLAR
Dev tankerin tam ortadan bölünme riski giderek artıyor. Eğer bu gerçekleşirse sadece deniz yaşamı değil, Yemen, Suudi Arabistan ve Afrika sahilleri görülmemiş bir kirlilik yaşayacak.
Ancak çevre felaketini değil, tankerin içindeki şeytan dışkısını düşünüyorlar. (dünyayı kirleten, savaşlar çıkartan bu fosil yakıta şeytan boku diyen ünlü bir Arap petrol bürokratıydı)
Şimdi bir hatırlatma… Denizcilik tarihinde en büyük kaza 1989 yılında meydana geldi. Exxon Valdez adlı tanker Alaska önlerinde parçalandı. Denize 306 bin ton petrol döküldü, binlerce deniz canlısı öldü. Temizlenmesi yıllarca sürdü, kaza bölgesi hala canlanamadı.
Safir’de ise Exxon Valdez’in dört misli petrol var.
Tankerin kurtarılması için gereken para en fazla 150 milyon dolar… Petrol şeyhleri için çerez parası. Çevre vakıflarına ‘para veriyoruz’ diye hava atan dünya zenginlerinden de ‘çıt’ yok. Varlığı ve yokluğunu her olayda tartıştıran Birleşmiş Milletler tankerdeki petrolün boşaltılması için Husiler ve Yemen hükümetiyle görüşmelerini sürdürüyor. Topu topu 150 milyon doları bulamadılar veya tankerde petrolü paylaşamadılar.
Görüşmelerin farkında olmayan ama Hudeyde deniz parkında olan Safir ise iç savaş ortasında ‘bir bombanın kurbanı olmayayım’ diyerek gün sayıyor.