ORDU’NUN DERELERİ NE YUKARI NE AŞAĞI…

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde bir garip betonlaşmanın hedef alanı Ordu ilimiz ne yazık ki…
Derelere plansız HES’ler, dağlarda taş ocakları, yaylalarda siyanürlü altın madenleri, bilimsel metotlardan uzak çöp imha alanları… Ne ararsan var. Gürül gürül akan, denizle kavuşan dereler; neler çekti neler.
Ordu ilinde üç nehir var; Melet, Bolaman ve Cevizlidere… Ve nehirlere kavuşan irili ufaklı yüzlerce dere.
Doğal olarak olmayacak şeydi; Ordu’nun derelerinin yukarı akması. Dereler ve nehirler eli mecbur dağları, ormanları besleyip Karadeniz’e kavuşurdu. Şimdi ne aşağı, ne yukarı akıyor. Su kaynağı azalıyor, ani yağışta da taşkın olup yataklarını bozanlardan intikam alıyor.

Sevdiğini kimselere vermeyen türkü yakıcı, acaba dereleri bu halde görse ne yazardı?
Ordu’da çok değil 10-15 yıl içinde dereler suni su yoluna dönüşecek.
Bakın CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, TBMM Genel Kurulu’nda ne söylemiş; “Melet Nehri’nin havzasındayız. Burada iki bin üç yüz yıl önceden bir Kurul Kalesi var, 570 metre yükseklikte bir arkeolojik sit alanının tepesinde duruyor. Burada bir arkeolojik sit alanı var, antik kurul kenti. Tam iki bin üç yüz yıllık ve buradan aşağıda, dibinden geçen Melet Nehri’ne 300 basamak merdivenle inilebiliyor. Buraya yapılacak en son şey herhâlde şu taş ocağıdır. Dünyada başka yerde örneği yok. Böyle bir antik kent mirasının altını bir taş ocağıyla oyuyorlar.”
Taş ocakları yüzünden kaya mezarları yok olup gitmiş kimin umurunda? Başka yerde yokmuş gibi çıkarılan antik mezar taşları belki bir limanın, belki bir deniz dolgu alanının bir parçası oldu bile.
Dünyanın en iyi fındıklarının yetiştiği bir coğrafyadan söz ediyoruz.
Mustafa Adıgüzel’in aktardığına göre, Fatsa’daki altın madeninden yılda iki milyon dolar kazanılacakmış. Oysa bu bölgede yani Fatsa ve Ünye’de 300 milyon dolarlık fındık üretiliyor. Hesabın kitabın şaştığı bir durum var ortada… Başka ne denilebilir ki…

TURNASUYU’NA YENİ ‘HES’ PLANLARI
Bölgedeki Turnasuyu Deresi üzerinde hali hazırda dört HES var, ancak yetmiyor iki HES daha planlanıyor.
Turnasuyu Deresi’nde ‘Karadeniz Alası’ denilen bir alabalık türü var. Hidroelektrik santralle dere suları Melet Nehri’ne aktarılınca balıkların üreme alanları tehdit altında kaldı, avlanan balık miktarı azaldı.
Vadide yapımı planlanan HES’ler derenin tamamının kurumasına yol açacak. Su aç gözlülüğü yüzünden enerji üretilecek suyu bile bulamayacaklar.
Anadolu’nun sorunlu çevre yörelerini haritaya döksek, Ordu’nun yaylaları ve dağları ilk sıralarda gelir herhalde. Sadece Ordu değil, çevre sorunu yaşamayan ilimiz, ilçemiz kalmadı. Sadece bizim sorunumuz değil bunlar. Gelecek nesilleri düşünmeden toprağı, suyu ve havayı bu kadar kirleten bir dünyadayız…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Cengiz Erdil Arşivi