Ümit Sezgin
SIRADAKİ LÜTFEN, NEXT PLEASE!
Rahatça, kasmadan oynadı ve zorlanmadan kazandı Fenerbahçe… Maçın her anında oyunun hakimi olan Sarı Lacivertliler kaçan penaltı haricinde de üçüncü gole pek çok kere yaklaştı. Dört maçta 10 puan toplayarak turu garantileyen Fenerbahçe ülke puanına da büyük katkı yaptı. Fenerbahçe’nin hedefi şimdi gruptan lider çıkmak.
AEK Larnaca’nın İspanyol hocası Jose Luis Oltra’nın maçtan bir gün önce yaptığı siyasi mesaj yüklü açıklamalar belli ki bir işe yaramamıştı. Bu milliyetçi kışkırtmalara karşın ne Larnaca oyuncuları ne de Fenerbahçeliler gaza gelmiş görünmüyordu. Zaten sahadaki Türk ve Rum oyuncuları saysanız bir avucu geçmiyordu. Bu nedenle kışkırtmalar olsa olsa Rum basınını tahrik etmiştir ama İspanyol hocayı kurtaramadı.
Fenerbahçe ilk yarıyı tempo yükseltmeden, kendini de fazla zorlamadan, oyuna hakim, topu kontrol ederek geçirdi. Tabii 16. dakikada golü bulması da işini kolaylaştırdı.
Tüm gözler Arda Güler’deydi. Şurası net, soğukkanlı, kendine güvenen oyunuyla Arda “ben her zaman sahada görev almaya hazırım” mesajı verdi. Yeteneğini, becerilerini anlatmaya gerek yok. Kendini ispat çabasına girmeden, rahat rahat oynarsa etkili oluyor Arda. Ancak sarı kart gördüğü pozisyonu incelerse gereksiz biçimde sinirlendiğini görür. Sakin ol genç kardeşim, sana böyle çok yüklenecekler, seni durduramayanlar çok tekme atacak, sükunetini bozmamalısın.
Altay’ın yaptığı gereksiz penaltı ile başladı ikinci yarı. Altay’ın günahlar hanesine bir çentik daha atılırken Larnaka beraberliği yakalamanın moraliyle hareketlendi.
Golden sonra Larnakalı oyuncular daha cesurca ileri çıkmak istediler ama Fenerbahçe de baskıyı artırdı.
Jesus, çok beklemedi, üç oyuncu değişikliği hamlesi geldi. 70. Dakikaya doğru Valencia, Batshuayi ve Osayi’yi oyuna alarak hücumda daha etkili olmak istedi. Birkaç dakika sonra da Crespo’yu oyuna sokarak orta sahayı kuvvetlendirdi, hareketlendirdi.
Bu kez yaptığı değişikliklerin faydasını gördü Jesus hem de kısa sürede. Özellikle Osayi Samuel girdiği dakikadan son düdüğe kadar sağ kanadı hallaç pamuğu gibi attı. Her topta rakibini kolayca geçerek rakip ceza sahasına indi. Nitekim girdikten birkaç dakika sonra sağ kanattan hızla rakip defansın arkasına sarkıp çizgiye inen Osayi’nin içeriye yaptığı ortayı, Naoum eliyle kesince hakem penaltı noktasını gösterdi.
Penaltıyı kullanan Batshuayi sakin bir vuruşla ikinci golü attı. İkinci penaltıyı da kazandı Fenerbahçe. Ceza sahasına giren Rossi arkadan itilince sadece penaltı kazanmadı Fenerbahçe, rakip de 10 kişi kaldı. Yine Batshuayi mi atacak derken topun başına ligde üç gün önce ik penaltısını atan Valencia geçti. Ancak Valencia’nın vuruşu bu kez fazla sakindi, golü kaçırdı.
Kalan dakikalarda da Fenerbahçe pek çok pozisyon bulup, özellikle ceza sahası dışından çektiği şutlarla gole yaklaştı. Valencia ve İrfan Can’ın şutları, toplam 6 kurtarışla AEK adına gecenin en iyisi olan Boşnak kaleci Kenan Piric kurtarmasa, haftanın golü olmaya adaydılar.
Rakibe sadece bir isabetli uzaktan şut şansı veren, penaltı dışında pozisyon vermeyen Fenerbahçe, güle oynaya İstanbul’a dönüyor. Maçtan sonra yeni hedef olarak grup birinciliğini gösteren Jesus’un dediği gibi “Fenerbahçe, taraftarını mutlu etmek için oynuyor”. Laf aramızda ediyor da… Bakmayın sizi öyle her şeye muhalefet edenlere…Herkes mutlu.