● Paulo Araujo aynı maçta 5 kez kart görerek rekor kırdı. Olayın nedeni, oyundan atılan Brezilyalı futbolcunun dalgın hakeme fark ettirmeden maça devam etmesiydi.
● 1957 yılında Charlton, 75 dakika 10 kişi oynadığı ve son yarım saatine 5-1 mağlup girdiği Huddersfield maçını 7-6 kazandı.
● Trabzonspor, 1979-80 sezonunda 30 maçta kaydettiği 25 golle(0.833 gol ortalaması) ‘Dünyanın en negatif şampiyonu’ unvanını elde etti.
● Profesyonel sözleşmeye imza atıp, ‘En uzun süre oynamayan futbolcu’ eski Liverpool kalecisi Jorgen Nielsen olarak kayıtlara geçti. Hvidovre’den 26 yaşında transfer edilen file bekçisi, tam 4 yıl, 11 ay forma giymedi.
● ’Üç büyükler’ içinde ligi eksi averajla tamamlayan tek takım Beşiktaş. Siyah-beyazlılar, 11. sırada tamamladığı 1975-76 sezonunda 25 gol atıp, 32 gol yemiş.
● Willenhall Town Ladies-Burton Brewers maçı, Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi. Ortalama her 1,5 dakikada 1 gol atan Willenhall Town, maçı 57-0 kazandı.
● Efsane İngiliz futbolcu Gary Lineker, yaklaşık 20 yıl süren kariyerinde bir tek sarı kart bile görmedi.
●2000-2001 sezonunda Bristol City-Brendford maçının ilk yarısında 23 dakika kaybolan zaman oynandı ve bu süre içinde 2 gol atıldı. Aynı maçta Bristol’un golcüsü Lloyd Owusu’nun ayağı kırıldı ve omzu çıktı.
● Kullandığı 63 penaltıdan 16’sını gole çeviremeyen Gerd Müller, ‘Dünyanın en çok penaltı kaçıran’ futbolcusu oldu.
● Jübile maçında kendi kalesine gol atan tek futbolcu Franz Beckenbauer’dir.
● ’Avrupa’da bir maça yapılan en büyük katılım’ Hampden Park’ta oynanan maçta gerçekleşti. 1937’deki İskoçya Kupası finalinde Celtic-Aberdeen maçını 146 bin 433 biletli seyirci izledi.
----------------------
ANKARAGÜCÜ - KARAGÜMRÜK (CUMARTESİ 13.30)
Hafta arası mesaisini maç yapmadan geçen Ankaragücü, yükselişte olan Karagümrük’ü ağırlayacak haftanın açılış maçında. Ankara temsilcisi, zaman zaman kopukluklar yaşasa da futbol kalitesini yukarıya taşıdı. Bence tek eksiklikleri, bitiricilik… Emre Kılınç, kaçırdığının yarısını atsa en az beş puan fazlası olurdu, ‘İmalat-ı Harbiyenin’. Karagümrük, son oynadığı Beşiktaş maçında, bence, beraberlik ile yetinmek zorunda olan taraf oldu. Eğer Borini takımda kalırsa, ligi ilk on içinde bitirirler. Tempolu ve bol pozisyonlu maç olacağını düşünüyorum.
SİVASSPOR - BEŞİKTAŞ (CUMARTESİ 16.00)
Alanya deplasmanından, rakibinin geriden pasla çıkma fantezisini değerlendirerek, altından da kıymetli üç puanla döndü Sivasspor. Rıza hoca Beşiktaş’ı üzmek istiyorsa rakibini, kendi orta sahasının ilk metrelerinde boğmak zorunda. Arkaya kaçacak her top tehlike olur. Beşiktaş; Karagümrük karşında ‘hiçbir şey’ oynamadı. Üzerine, hatalı oyuncu değişiklikleri de gelince Kartal’ın uçuşu, tümden durdu. Çıkışını sürdüren Cenk Tosun (Paşa)’a takımın da ayak uydurması gerekiyor.
ANTALYASPOR - GAZİANTEP (CUMARTESİ 19.00)
Antalya, bir türlü toparlanamıyor.. Un var, şeker var, helvacı da var ama helva yok. Maç içinde bile, düşüşler oluyor. Zaman çabuk geçiyor, ligin boyu kısalıyor. Nuri Hoca, helvayı yapmak zorunda artık. Aksi halde, takımın helvasını yiyecekler… Gaziantep’te sorun Erol Hocaymış galiba… Hoca gitti, takım 6 puan aldı… Lige hoş geldin, Gaziantep Futbol Kulübü…
İSTANBULSPOR - ALANYASPOR (PAZAR 13.30)
İstanbul temsilcisinin, kaybedecek hiçbir şeyi yok artık. Niteliğe değil, niceliğe bakılacak dönem Sarı- Siyahlı takım için… Konyaspor galibiyeti, hayati derecede taşıyan bir galibiyetti İstanbulspor için. Farioli hocam Çok merak ediyorum; oyunu geriden pasla başlatma fanteziniz ne zaman bitecek? Hocam, bu kadro senin düşündüğün oyunu oynayamaz. Bu ısrar niye? İstanbul deplasmanında da oyununda ısrar edecek olursan, Alanya’ya dönüş yolculuğu sıkıntılı geçer, benden söylemesi…
HATAYSPOR- KASIMPAŞA (PAZAR 16.00)
Maça bak maça… İki takım için de ateşten gömlek… İki takımın da puan kaybına tahammülü yok, iki takım için de puan kaybı sıkıntılı olur. Kora kor bir maç olacaktır.
GALATASARAY - TRABZONSPOR (PAZAR 19.00)
Ümraniye karşısında iki defa geriye düşmesine rağmen, kazanmasını bildi Galatasaray. Liderde en büyük sıkıntı, rakip ceza alanı önünde kaptırılan toplar… Ümraniye dört defa yakaladı, ikisini kullanabildi… Bu da Muslera farkı olsa gerek… Trabzonspor için ya tamam ya devam maçı, bu maç. Kaçmak üzere olan şampiyonluk trenine ya binecek ya da el sallayacak… Bu sezon deplasman karnesi kırık olan Abdullah Avcı için ‘bütünleme’ maçı… Sınıfı geçmesi için ‘3 puan’ şart…
ÜMRANİYESPOR - ADANADEMİRSPOR (PAZARTESİ 17.00)
Maçlarını zevkle seyrettiğim iki takım karşı karşıya. Ümraniyespor, iyi oynasa da puanla bitiremiyor maçlarını. Talihsizlik mi tecrübesizlik mi bilemiyorum… Bir galibiyet serisine ihtiyaçları var lige tutunmak için. Özellikle, İstanbulspor’un perşembe akşamı Konya’yı yenmesinden sonra bu maç Ümraniye için daha da önem kazandı. Adana Demirspor’un, perşembe akşamı oynanan yüksek tempolu Fenerbahçe maçı sonrasında kendini maça ne kadar hazırlayacağı soru işareti. Maçın özellikle ikinci yarısında oyundan düşeceklerini tahmin ediyorum. Şans ibresi, bu sefer Ümraniye’den yana olabilir.
GİRESUNSPOR - KAYSERİSPOR (PAZARTESİ 20.00)
Giresunspor Adana deplasmanından, neredeyse maç boyunca on kişi oynamasına rağmen, iki puan kaybederek dönmüştü. Ardından oynadıkları iki maçta da sahada yoklar. Hakeme yüklenmek, sadece günü kurtarır. Giresunspor’un şapkayı önüne koyması lazım… Kayserispor’da da grafik inişli çıkışlı. Göze hoş gelen futbol oynuyorlar ama istikrar da şart. Puan olarak rahat olmasına rahat olmaları, bu rahatlığın sebebi olabilir mi acaba?
FENERBAHÇE - KONYASPOR (PAZARTESİ 20.00)
Adanaspor ile çok tempolu oynanan maçta, berbat ötesi bir hakem yönetimiyle, iki puan bıraktı Fenerbahçe. Hakemin kötü yönettiğini alın cebinize koyun ve Jesus’un ilk on bir tercihini ve oyuncu değişikliğini de göz ardı etmeyin. Konyaspor’un, yeni hocası ile henüz puanı yok. Bu da Konya yönetiminin öngörüsüzlüğü. Eğer Fenerbahçe saha içinde kalırsa bu maçı kazanır.
