Geleceğimiz için parti içi demokrasi ve ön seçim…
Bugün ülke demokrasisi adına milyonlarca CHP’li üye Cumhurbaşkanı adayını seçmek üzere ülkenin her köşesinde, köyünde, kasabasında, ilçesinde, ilinde oy kullanmaya gidecek. Bu gerçekten devrim niteliğinde bir adımdır. CHP geleneğinde ön seçim vardır çoğu kez de ön seçimle CHP varlık göstermiştir.
Örgütlerde en önemli unsur üyelerdir. Çünkü örgütlenme siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ya da demokratik kitler örgütleri olsun, örgüt adını alan herkes örgütlenmenin evrensel bir uğraş olduğunu bilmeli. Bizde ön seçimler yıllarca ötelenerek üyeler de aktif değil kayıtlı üye olmayı sürdürdü. Oysa aktif üye örgütü tazeler, direnç kazandırır, örgütünü yarınlara daha doğrusu iktidara taşır.
CHP ülkemizde siyasetin büyük okuludur. Bu okulun yaşı çağdaş demokrasinin egemen olduğu ülkelerdeki siyasi partilerle yaşıttır. Bu partide, parti tarihini bilenler hep haykırırlar: “CHP İçişleri Bakanlığı’na dilekçe verilerek kurulan bir parti değil, ulusal bağımsızlık adına kurtuluş savaşı veren kadroların ve onun öncü lideri Mustafa Kemal’in kurduğu bir partidir.” Devrimin bağrında çıkan partinin sorumluluğu da büyüktür.
CHP’nin gençlik kollarında, parti meclisinde, merkez yürütme kurulu MYK’da görevler almış, çalışmış hatta CHP’nin ilk kadın genel başkan yardımcısı onurunu taşıyan biri olarak gözlemim şudur. CHP ne zaman üyelerle geniş katılımlı bir ön eğilim ya da bir ön seçim yapmışsa hep ezberleri bozup başarıyı göğüslemiştir.
“GEL SEÇ TARİHE GEÇ”
Bu slogan içinde bulunduğumuz siyasi tabloyu çok güzel vurguluyor.
Yaşadığımız süreçte demokrasi ne yazık ki tüm kurum ve kurallarıyla yaşama dönüştürülemedi. Demokrasiyi inşa edecek siyasi partiler ilk adımı kendi örgütlerinde atmadılar. Örgüt içi demokrasi işlevini kaybetti. Oysa örgüt içi demokrasi ile ön seçim birbirini tamamlayan unsurlardır.
23 Mart ön seçimi ülkeyi yönetenlerin uykularını kaçırmış, uykular kaçınca ülke akılla değil duygularla yönetilmeye başlanmıştır. Ön seçime giren tek aday İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu adeta kuşatılmış, onlarca yıl önce kazanılmış bir hak olan üniversite diploması iptal edilmeye çalışılmış, 19 Mart 2025 sivil darbesiyle gözaltına alınmış ve ön seçimin yapılmaması için çeşitli kumpaslar kurulmuştur. Bir siyasi partinin kaldı ki ülkenin kurucu ve son yerel seçimlerde birinci çıkan partisinin kendi örgüt içi demokrasisini güçlendirmek için attığı adımın önüne barikatlar kurulmuştur.
Her şerde bir hayır var misali sokağı unutan CHP bu vesileyle sokak buluşmuştur. Üyeleri motive edecek adımlar atarak üyeleriyle bütünleşerek, aydınlık yarınlara ulaşma umudunu tazelemiştir.
Korkunun ecele faydası yok misali ön seçim sözü bile örgütü ayağa kaldırmaya yetmiştir. O nedenle parti adına en geniş katılımlı bir ön seçim olacaktır. Üyeler anımsanmaktan büyük mutluluk duyarak sandığa koşacak, aktif üyelikte yaratılan sinerjiyi yükseltecektir ve partisini güncelleyecektir!
GELECEĞİNE SAHİP ÇIK!
Ön seçim sandığına bir de dayanışma sandığı eklendi. Bu sandığa da partili ya da partili olmayan yurttaşlarımızın çok sahip çıkacağına yürekten inanmak istiyorum!
Milyonlar ayaklarını yere vurduğunda yağmur olur, korku bulutları dağılır, güneş parıldar.
Geleceğimize sahip çıkmanın yolu ön seçimdir!
Gelin bugün sandıklarımızı doldurup, taşıralım!..
Sizlere hep güvendim, sizleri sevgiyle kucaklıyorum…
