Meclis’te gereksiz yere “kapalı” yapılan İsrail oturumunda, sadece benim değil aklı selim herkesin söylediği şey oldu. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın bilgilendirmelerinde, kimsenin bilmediği yeni bir şey söylemediklerini CHP Genel Başkanı Özgür Özel duyurdu.
Özel’in açıklamalarından anlıyoruz ki, iki bakan da “İsrail’in gözü Türkiye’de. İsrail, Türkiye topraklarını tehdit ediyor” iddialarını doğrulayacak somut kanıtları ortaya koyamamışlar.
Hükümetin başı, “İsrail Türkiye’yi işgal edecek” diyor, TBMM bunun için toplanıyor, toplantı sonrası ana muhalefet lideri, “Bilmediğimiz bir şeyi söylemediler (…)CHP gücünü koruduğu, Erdoğan da partisini toparlayamadığı için işsizlik, yoksulluk konuşulmasın diye ortalığa 'İsrail saldıracak' lafını attı. Bunu konuşturuyor. Türkiye gerçek gündemine dönmelidir" açıklaması yapıyor.
Tuhaf bir durum yani. Özel’in bu açıklamasından sonra, “O zaman iki bakanı da Erdoğan’ın söylediklerinin doğru olmadığı mesajını vermiş” yorumu pekala yapılabilir.
“KIRMIZI KİTAP” VE MGK BİLDİRİSİNDE DE YOK
Değerli gazeteci Sedat Ergin’in Sözcü TV’deki “Ombudsman” programında söylediği gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tehdit algılaması, kamuoyunda “Kırmızı Kitap” olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nde ayrıntılı şekilde yer alır.
Bu belgedeki tehdit öncelikleri, dünyadaki ve çevremizdeki gelişmelere göre güncellenir. Hürriyet’te çalıştığım yıllarda bu belgeyle ilgili birçok kez haber yaptım. İran, İran’ın uzun menzilli füzeleri, Yunanistan, FETÖ, PKK gibi terör örgütleri, Suriye, Ermenistan’ın bu belgede yer aldığı bilgilerine ulaştım. Hiç bir zaman İsrail’in “Vadedilen topraklar” anlayışında Türkiye’yi hedef alacağı bilgisini ise duymadım.
Çok uzağa gitmeye gerek yok. Türkiye’de “Devlet aklı”nın bir araya geldiği Milli Güvenlik Kurulu’nun 3 Ekim tarihli toplantısı sonrası yayınlanan bildiride de, İsrail’in Gazze ve Lübnan’da yaptıkları saldırılar çok sert sözlerle kınanırken, “İsrail’in Türkiye’yi işgal edecek veya Türkiye topraklarında gözü var” gibi bir ibare veya madde yok. İsrail’den böyle bir tehdit varsa, ülkenin iç ve dış güvenliğinin masaya yatırıldığı MGK’da böyle bir şey devletin resmi kayıtlarına geçmez mi?
MHP lideri Bahçeli’nin Meclis’teki İsrail oturumu öncesi parti grubunda yaptığı konuşmada dile getirdiği, “Mesele Beyrut değil Ankara'dır, hedef Şam Bağdat değil İstanbul'dur. İsrail'i durdurmak için acilen kuvvet kullanmak gerekmektedir” sözlerinin ise Meclis açılışında Özel’e, söylediği, "Birbirimizi kırmıyoruz inşallah. Üzülme! Bazen siyaseten söylememiz gerekenler oluyor"dan hiçbir farkı yok. Yani ciddiye alınmayacak, siyaseten söylenmiş boş laflar.
Kısaca, Erdoğan, ülkedeki gerçek sorunları unutturmak için bu kez İsrail üzerinden suni bir beka sorunu yaratmak istedi ama sanırım bu defa bu hamlesi pek tutmadı.
