Oğuz Pancar

Aynı Charles Manson mahkemedeki ifadesinde takipçilerini cinayete azmettirme suçlamasına karşılık şunu söyleyecektir: “Olanların nedeni Beatles, yaydıkları müzik. Bu çocuklar onların müziğini dinliyorlar ve mesajını anlıyorlar. Bilinçaltı bir şey bu.”

Helter Skelter

Döner Kaydırak

When I get to the bottom I go back to the top of the slide

Yere vardığımda tekrar kaydırağın tepesine çıkıyorum
Where I stop and I turn and I go for a ride

Durup dönüyorum ve tekrar kayıyorum
Till I get to the bottom and I see you again

Yere varana kadar, seni görüyorum orada tekrar

Do, don't you want me to love you

Seni sevmemi istiyor musun istemiyor musun
I'm coming down fast but I'm miles above you

Hızla iniyorum ama senden çok yukarılardayım hala
Tell me, tell me, tell me, come on tell me the answer

Söyle bana, söyle, hadi cevabı söyle
Well, you may be a lover but you ain't no dancer

Bir aşık olabilirsin ama kesinlikle bir dansçı değilsin

Helter skelter, helter skelter

Döner kaydırak, döner kaydırak
Helter skelter

Döner kaydırak

Will you, won't you want me to make you

Seni zorlamamı istiyor musun istemiyor musun
I'm coming down fast but don't let me break you

Hızla iniyorum ama seni kırmayayım

Tell me, tell me, tell me the answer

Söyle bana, söyle bana cevabı
You may be a lover but you ain't no dancer

Bir aşık olabilirsin ama kesinlikle bir dansçı değilsin

Look out

Dikkat!
Helter skelter, helter skelter

Döner kaydırak, döner kaydırak
Helter skelter

Döner kaydırak

Look out, 'cause here she comes

Dikkat, çünkü o geliyor

When I get to the bottom I go back to the top of the slide

Yere vardığımda tekrar kaydırağın tepesine çıkıyorum
And I stop and I turn and I go for a ride

Durup dönüyorum ve tekrar kayıyorum
And I get to the bottom and I see you…

Yere varana kadar, seni görüyorum orada

Beyaz Albüm
"Helter Skelter" Beatles’ın 1968 albümü “The Beatles”tan ya da daha yaygın bilinen adıyla "the White Album"den bir şarkı, bir Paul McCartney bestesi.

“the White Album” Beatles’ın dokuzuncu stüdyo ve tek double(çift plak) albümü, içinde otuz şarkı yer alıyor. Grubun iki önceki şatafatlı “Sgt. Pepper's Lonely Hearts Club Band”ın  kapağıyla tam tezat içinde bu albümünki; üzerinde “The BEATLES” yazılı bembeyaz ve son derece sade bir kapak bu.

Şarkının adı çift anlamlı, hem “apar topar” ya da “palas pandıras” anlamına geliyor hem de lunaparklarda bulunan ve içindeki merdivenle tepesine çıktıktan sonra dönerek kayılan kulelerin adı “helter skelter”. Şarkıda bahsedilense ikinci anlama işaret ediyor, bir türlü yanyana yürütülemeyen, sürekli farklı yerlere savrulan bir ilişkinin simgesi gibi buradaki döner kaydırak (Kulenin fallik görüntüsü üzerinden ya da yükselme ve düşme duygusunun uyuşturucu tripleriyle benzerliğinden yola çıkarak daha ilginç çözümlemeler de yapılabilir tabii ama konumuz o değil). Açıkçası buradakiler Paul McCartney’in en iyi şarkı sözleri arasında da yer almıyor bence, buna karşın şarkının sound olarak ayrı bir önemi var.

“Helter Skelter”e esin kaynağı olan, “The Who”nun 1967’de çıkardığı “I Can See for Miles” şarkısı. Pete Townshend’in bir dergideki röportajında şarkıyı, “The Who’nun bugüne kadar yaptığı en gürültülü, çiğ ve kirli şarkı” olarak nitelemesini okuyan McCartney’in aklına, tüm  önceki Beatles şarkılardan farklı ve  aşırı gürültülü bir şarkı yapma fikri gelir.  Yazdığı “Helter Skelter” gerçekten de böyledir, gürültülü olmasının yanında kakofonik bir doğaçlama senfonisidir. Bazı doğaçlama provaları yarım saati bulan şarkının dört buçuk dakikalık bir kaydı kullanılır albümde. Zaten alacalı bulacalı bir albüm olan “the White Album”ün içindeki farklı renklerden biri olan şarkı, yüksek sesi, tekrarlayan gitar riffleri ve distortionlarıyla sonradan Heavy Metal akımının da ilk öncülerinden biri olarak nitelenecektir.

Şarkı Beatles dinleyici kitlesinden değişik tepkiler alır, çok seveni olduğu kadar nefret edeni de olur ancak içlerinden birisi şarkıyı çok ciddiye alır, dahası onda, gizlenmiş tanrısal bir mesaj görür. Bu kişi Charles Manson’dır.

“Family”

Yaşamının önemli bir bölümünü sokaklarda yatarak, suç işleyerek ya da hapishanelerde geçiren Manson 1967’de beraberinde “Family” (Aile) dediği ve çoğunlukla evsizler ve uyuşturucu bağımlılarından oluşan “mürit”leriyle Los Angeles’a geldiğinde otuz yaşındadır. San Francisco’da etrafına topladığı ve eski bir karavana doldurduğu gençlerle şehir şehir gezerek yaptıkları yolculuğun son durağıdır bu “günah şehri”, yolda da “Aile”sine epey bir katılan olmuştur.  Kısa süre sonra Los Angeles’ta edindiği bir takipçisinin boş çiftliğine yerleşir bütün “Aile”. LA kırsalındaki bu çiftlikte topladığı gençlere sunduğu şey müzik, içki, uyuşturucu ve özgür cinsellikle geçen aylak günler değildir sadece, aynı zamanda gelecekle ilgili hastalıklı düşüncelerini de yayar takipçileri arasında. Hapisteyken kazandığı ve bolca pratik yapma olanağı bulduğu etkileyici konuşma yeteneğiyle, düzenden umutsuz ve macera arayan gençler için bir mıknatıs gibidir adeta. Yakın bir gelecekte siyah azınlığın beyazların “düzen”ine karşı ayaklanacağını, çok kan döküleceğini ve oluşacak kaos ortamında “seçilmiş” bir grubun (yani “Aile”nin) düzene egemen olacağını anlatır çevresindekilere. Bu kehanetine, bu Armageddon (mahşer günü) senaryosuna bir isim de koymuştur: “Helter Skelter”.

Bir Yıldız Doğamıyor

“Helter Skelter”dan önce Charles Manson’ın müzikle ilgisinden biraz söz etmek gerekiyor. Hapiste geçirdiği sürede gitar çalmayı öğrenmiştir. Hapis sonrası çevresine takipçi  (özellikle genç kızlar) toplamak için kullandığı yöntemlerden biridir müzik. Kendi besteleri de vardır. Los Angeles’a ilk geldiğinde en büyük saplantısı ünlü bir pop yıldızı olmaktır. Beach Boys’tan Dennis Wilson ve müzik yapımcısı -Doris Day’in oğlu- Terry Melcher ile dostluk kurmuş, onlar aracılığıyla müzik çevrelerine girmeye çalışmıştır. Hatta Wilson’ın evinde Neil Young ile tanışmış, birlikte doğaçlama müzik de yapmışlardır. Neil Young, Manson’ın karizmasından ve müzik yeteneğinden o kadar etkilenmiştir ki ona bir motorsiklet hediye etmiş, hatta onun bir plak anlaşması yapması için aracı olmuştur:

“Warner Brothers’tan Mo Ostin’e de bahsettim, bu adam inanılmaz biri, bir şarkı çalarken sözleri doğaçlama olarak uyduruyor ama hepsi çok iyi”.

“Harika biriydi, gerçek dışıydı. Demek istiyorum ki, eğer Bob Dylan’ın Subterranean Homesick Blues’daki gibi bir grubu olsaydı…”

Manson başvurduğu bütün plak şirketlerinden olumsuz yanıt walır ve bir yıldız olmakla ilgili hayalleri suya düşer. Sonrasında bütün zamanını ve enerjisini çiftlikteki takipçilerine ve “Helter Skelter” gününe yöneltir.

Manson için Beatles diğerlerinden farklıdır, Beatles’ı yaklaşan hesap gününü başlatacak olan dört melek (Manson da beşinci melektir tabii), şarkı sözlerini de bu güne yönelik gizli mesajlar olarak görür. Örneğin İncil’de Vahiyler 9’da geçen: “Dumanın içinden yeryüzüne çekirgeler yağdı. Bunlara yeryüzündeki akreplerin gücüne benzer bir güç verilmişti.” ayetindeki çekirgelerin “böcekler” (ing. beetles) olduğuna, bunun da Beatles’a işaret ettiğine inanır. Yine aynı vahiydeki “Yüzleri insan yüzleri gibiydi. Saçları kadın saçına…benziyordu. Demir zırhlara benzer göğüs zırhları vardı” sözlerinin o sıralarda uzun saçlı olan Beatles üyelerini ve elektro gitarlarını betimlediğinden kuşkusu yoktur.

Sonrası zaten konuya meraklı olanların iyi bildiği bir öykü. 1969 Ağustosunda “Helter Skelter”in başladığına kanaat getiren Manson’ın, ırklar arası bir savaşın fitilini ateşlemek niyetiyle takipçilerini –en bilineni Roman Polanski’nin sekiz buçuk aylık hamile eşi Sharon Tate olmak üzere- sansasyonel cinayetlere yönlendirmesi ve yakalanana kadar geçen süre için sayısı otuşbeşe ulaşan kurbanlar…

Aynı Charles Manson mahkemedeki ifadesinde cinayete azmettirme suçlamasına karşılık şunu söyleyecektir: “Olanların nedeni Beatles, yaydıkları müzik. Bu çocuklar onların müziğini dinliyorlar ve mesajını anlıyorlar. Bilinçaltı bir şey bu.”