Ümit Sezgin
"Çok pozisyon az gol"
İsmail Hoca, kupa maçlarında ligde kullanamadığı isimlere fırsat verme uygulamasına döndü. Ama rotasyon biraz ağır kaçmıştı. Gaziantep karşısına önceki lig maçından 9 değişik isimle çıktı.
Kalede Eğribayat vardı, hemen önünde Bonucci, Serdar Aziz ikilisi yer almıştı. Osterwolde uzun zaman sonra sol beke, sakatlığı atlatan Zajc ise sahalara döndü. Mert Hakan, Syjmanski’nin, King, Tadiç’in, Batshuayi de Dzeko’nun yerini almıştı. İrfan Can Kahveci ise sağ açığa dönmüştü. Oyun sistemi, tarzı aynı, oyuncular değişikti. Ağır abiler kenardaydı.
Galatasaray’a hayran olduğunu her fırsatta övünerek söyleyen Antep’in hocası Smudica, bu sevgisini göstermek için birkaç hafta önce ligde elinden geleni yapmış başarılı olamamıştı. Bu kez sahaya çıkarken “bizim için hafta arası idman gibi olacak, çünkü hafta sonu İstanbul’da hayati bir maçımız var” dedi. Ancak sahaya ağır toplarıyla çıktı.
Haftalardır forma giymeyen Mert Hakan ve Zajc ikilisi Fenerbahçe orta sahasının yumuşak karnıydı. Bu ikili oyunun ilk dakikalarında top kayıpları yapıp, tutuk oynayınca her zamanki oyun hakimiyeti kurulamadı. İmdada Mert Hakan Yandaş’la bulunan penaltı yetişti. Birkaç dakika sonra bu kez Gaziantep penaltıyla beraberlik şansını yakaladı ama Eğribayat izin vermedi. Osterwolde’nin koltuk altına çarpan top için, oynama kararı da verilebilirdi, çarpma kararı da ama VAR ve hakemler takdir hakkını penaltıdan yana kullandı.
Birkaç dakika sonrasında ise bir korner vuruşunda Bonucci kaleciye takıldı ama Batshuayi topu tamamlayarak 2. golü buldu.
Aldığı penaltı sonrasında motivasyonu yükselen Mert Hakan en çalışkan isimlerden birisiydi. İrfan Can’la yardımlaştı, ikinci forvet gibi sık sık ceza sahasına girdi, defans arkasına kaçtı. Maç sonunda kale çizgisi önünde Batshuayi’nin ikram ettiği golü atamamasını ise yorgunluğa bağlayalım, yoksa laubalilik demek gerekecek.
İsmail Yüksek sahanın en iyisiydi. Sadece Zajc’ın yükünü çekmekle kalmadı, sahanın her tarafında top kaptı, pas arası yaptı ve en önemlisi oyunun iki yönünü de oynayarak takımını çok kez ileri taşıdı.
Antep’li Furkan’ın ilk yarının son dakikalarında ceza sahası dışından topun gelişine vurduğu nefis şutun direkten dönmesi sadece takımı adına değil futbol adına da talihsizlikti.
İsmail Kartal ikinci yarıya King yerine Tadiç’le başladı. Hemen ardından Kruniç, Çağlar ve sakatlanan Müldür’ün yerine Ferdi’yi oyuna aldı.
Fenerbahçe ikinci yarıda skordan memnun bir oyun sergiledi. Zaman zaman tempoyu düşürüp Gaziantep’i de oyundan soğuttular. Defans arkasına attıkları hızlı toplarla da birçok pozisyon üretmelerine rağmen üçüncü golü bulamadılar. “Çok pozisyon az gol” Fenerbahçe’nin karakteristiği oluyor. Gol yemeyip, galip geliyorsan sorun yok ama berabere kalınan maçtan sonra Samsun Spor Başkanı Yıldırım’ın hakaretlerini kendisine iade edelim ama sözlerini unutmayalım; “20 tane pozisyona girdin, 40 kere ceza sahama girdin gol atamıyorsun. Ne yapalım, kendi kalemize mi gol atalım?”. Ben İsmail Hoca olsam bu sözleri büyük bastırıp soyuna odasına asarım.