Çin, “yerli ve milliye” karşı! Küskün TOGG'cular

Her ne kadar, otomobil sektörünü ilgilendiren bir konu olsa da siyasetin gündemine giren her şey dikkatimizi çekiyor. Temmuz başında Çin otomobil devi BYD ile elektrikli araç üretmek için yapılan anlaşmanın yankıları halen sürüyor. Siyasi kulislerdeki bilgilere göre, hükümetin “milli ve yerli” anonsuyla gövde gösterisi yaptığı TOGG’un yönetimi, kendilerine darbe vuracak bu anlaşmadan dolayı bayağı içerlemiş. İktidarın yeni bir mit yaratmak için yola çıktığı TOGG’un sonu, 1961 yılındaki Devrim arabaları gibi olur mu diye endişe edenler bile var.

ÇELİŞEN KARARLAR

İşin tuhaflığı, hükümetin iki ay içinde birbiriyle çelişen iki karar almasıyla ortaya çıktı. Hükümet, önce korumacı bir tavırla haziran ayında, Çin menşeli elektrikli araçlara ekstra vergi koydu. TOGG’u korumak için atılan adım olarak yorumlanan bu adım, sektörü yakından izleyenler tarafından abartılı bulundu.

Ama çok uzun sürmedi, bir ay sonra yasa düzenlemesiyle Çin otomobil devinin Türkiye’de avantajlı yatırım yapmasına olanak sağlayacak yasal düzenlemeye gidildi. TBMM tatile girmeden hemen önce yapılan yasal düzenlemeyle bu araçlarda özel tüketim vergisi, yüzde 80’den yüzde 30’a indirildi.

AVANTAJLI ÇİNLİ

Çin şirketi BYD, Mani­sa’da 1 milyar dolar tutarında bir yatırım yapma taahhüdü karşılığında 2024-2026 arasında,100 bin aracı Türkiye’ye gümrük­süz ihraç etme imtiyazına kavu­ştu. Bununla da kalmayıp, 2026 sonrasında Türkiye’de kurdu­ğu üretim tesisinden ihraç etti­ği araçların belli bir oranını Türkiye’ye gümrüksüz satma hakkına sahip oldu. Uzmanlar, çok basit bir hesapla 4 milyar do­lar civarında bir vergi gelirinden vazgeçildiğini iddia ediyorlar.

TOGG’DA HAYAL KIRIKLIĞI

Gelelim işin diğer ayağına. Siyasi kulislerde, düzenlemenin en büyük etkisinin TOGG’a olacağı dile getiriliyor. TOGG konsorsiyumunu oluşturan gruplar, gümrüksüz satışla TOGG’a sağlam bir alternatif yaratıldığını, fiyat ve performans olarak rekabetin ortadan kalkacağını, bütün zorluklara rağmen başlattıkları bu çalışmanın baltalandığını iddia ediyorlar. TOGG ekibinin bu küskün ve mutsuz hali siyasi kulislere kadar ulaştı.

Elektrikli aracın geleceği ve gerekliliği tartışılmıyor ama hazirandan temmuza değişen kararlarda neyin etkili olduğu, TOGG hesaba katılmadan yapılan hamlenin arkasında kimin durduğu, avantaj sağlayanlar olup olmadığı tartışılıyor.

KİMSE BAHSETMİYOR

İktidar medyasının ve mensuplarının, “BYD Türkiye'de üretim üssü kurma kararı aldı” diye müjdelediği bu projenin TOGG’a etkilerinden çok az kişi söz etti. BYD'nin Türkiye'de yeni bir fabrika kurmasının, TOGG’a etkilerine kafa yoranların aklına 1961 yılında Devrim arabaları geliyor.

NE YAPILMALI?

BYD'nin rekabeti gücü ve fiyatlandırma politikası nedeniyle TOGG’un zorlanacağı, yerli ve milli arabanın ölü doğan bir projeye dönüşmemesi için hızla yeni kararlar alınması, koruyucu denge politikalarının oluşturulması gerektiği anlatılıyor. TOGG projesinin yeni desteklere, maliyet azaltma, üretim verimliliğini artırma, araştırma-geliştirme ve üretim süreçlerini güçlendirme gibi adımlara ihtiyacı olduğu dile getiriliyor.

YARIM KALAN MASAL MI?

Hatta, BYD ile TOGG arasında iş birliği yapılabileceğini iddia edenler var. Ancak henüz emekleme aşamasında olan yerli elektrikli otomobilin böylesine güçlü bir yapı karşısında yok olma, yedek parça üreten yan sanayiye dönüşme endişesi taşıyanlar olduğunu da aktaralım. Bakalım TOGG, bu süreçten avantajlı mı çıkacak? Yoksa yanlış stratejiler nedeniyle yarım kalan bir masala mı dönüşecek?

Önceki ve Sonraki Yazılar
Nuray Babacan Arşivi