Nuray Babacan
OPERASYON İMAMOĞLU: 2 AYDA BİTECEK
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için en riskli seçime gidilirken, süreçte iktidarı avantajlı çıkartacak farklı enstrümanların kullanılacağı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik siyaset yasağıyla tescillendi. Operasyonun bundan sonrası daha da ilginç olacak. “Hukuk devleti, hak, hakkaniyet, anayasal güvence” gibi itirazlar arasında, konunun iki ay içerisinde sonuçlandırılması, hatta Yargıtay’dan istenen sonucun çıkmama olasılığı nedeniyle yeni dizaynlar yapılması konuşuluyor.
Siyasi kulisler, son bir haftadan beri İmamoğlu kararıyla yatıp kalkıyor. Konu, hem Cumhur İttifakı’nın hem de Millet İttifakı’nın gündemini baştan aşağı değiştirdi. Çünkü bu kararın her iki yakada da ciddi sonuçları olacak. Kapalı kapılar ardında iç açıcı olmayan planlara gelince…
Şöyle ki; İmamoğlu’nun olası Cumhurbaşkanı adaylığını ortadan kaldırmaya yönelik operasyonun bundan sonrasına ilişkin süreç öyle bildiğimiz gibi olmayacak. Yani İstinaf veya Yargıtay süreci için geleneksel takvim işletilmeyecek. Yerel mahkemenin kararına yapılan itirazların inceleme ve sonuçlandırılması hızlandırılacak. İktidar, bunun alt yapısını hazırlamaya başladı. Kulislere göre bu iş, iki ay içerisinde sonuçlandırılacak.
Seçimlerin mayıs ayının ikinci yarısında yapılması planına göre, adayların kesinleşmesi mart ayının ikinci yarısına kalıyor. Bu nedenle, daha İmamoğlu’nun olası adaylığı gündeme gelmeden yolu tıkanmış olacak. Zaten, Millet İttifakı’nın her an cezası onanacak bir adayla yola çıkması da beklenmiyor.
YARGITAY’DA OPERASYON HAZIRLIĞI
Plan burada bitmiyor. İstinaftan sonraki aşamada Yargıtay devreye girecek. Bu tür davalara bakan Yargıtay 4. Dairesi’ndeki hakimlerin yapısı bile incelenmeye başlandı. Kararın buradan çıkmama olasılığı tartışılıyor. Böyle bir risk görülmesi durumunda, içinde Yargıtay Başkanı’nın da yer aldığı yeni bir daire oluşturulmasını önerenler var.
İktidar ortakları, hem İmamoğlu’nun adaylık olasılığı ortadan kaldırmak, hem de İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimine seçimlerden önce sahip olmak istiyor. AKP’nin bu operasyondan birden fazla sonuç beklediğini biliyoruz. Diğeri ise Millet İttifakı’nda çatlak yaratmak. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun son açıklamaları, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in son dönemlerde üstlendiği bağımsız rol, iktidar mensuplarının hoşuna gidiyor. İktidar medyası da algı operasyonu için aktif olarak devreye sokulacak.
AKP’LİLERİN KORKUSU
Gelelim, muhalefet tarafından “seçim öncesi milletin iradesine ipotek koymak” olarak nitelendirilen ve sert tepkiye neden olan bu operasyonunun seçmen üzerindeki etkilerine. Siyasi kulislerde, bu plan aktarılırken seçim sonuçlarına nasıl yansıyacağı da değerlendiriliyor. İstanbul seçimlerinin iptal edilmesinden sonra yaşananlar, en önemli örnek olarak gösteriliyor. Ancak, buradaki tek önemli faktör, Millet İttifakı’nın bundan sonra nasıl yol alacağı. AKP’lileri korkutan şu… Partide, ‘Eğer 6’lı masa bu krizİ yönetir, İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ve Akşener el ele tutuşup, bu yapılanları karış karış tüm memlekete anlatmaya başarırlarsa, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığından kaynaklanacak zafiyetin bile ortadan kaldırılabileceği” konuşuluyor.
Yani, üç koldan yürütülecek seçim kampanyası, seçim sonrasında İmamoğlu’na belediye başkanlığını geri getirecek. İmamoğlu’nun merkez siyaset düşleri bir dönem ertelenecek. Bu sayede Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı olabilecek.
Gördüğünüz gibi siyasi kulislerde, seçenekler çoktan seçmeli, planlar çeşit çeşit… Bilin istedik…