Nuray Babacan
Kuşa dönen açılım
YIL 2010. Devlet Bakanı Faruk Çelik, Alevi açılımıyla görevlendirildi. O dönem Kürt açılımı, Alevi açılımı, demokratikleşme paketleri havada uçuşuyor. Gazeteciler, Alevi paketinin içinde nelerin olduğunun peşinde. O tarihten bu yana onlarca kez Alevi açılımı haberi yapan biri olarak, yaptığım hiçbir haber, geçtiğimiz hafta TBMM Yaşlıların Sorununu Araştırma Komisyonu’nda konuşan CHP Milletvekili Cihangir İslam’ın doğrudan Diyanet yöneticilerinin yüzüne söylediği sözler kadar etkili olamaz.
Nazır Cihangir İslam:
“Yaklaşımınıza baktığımda yani kendinizi İslam algısı ve anlayışı açısından merkeze oturtup, kendi dışınızdakileri bir anlamda sapkın olarak veya en azından yoldan çıkmış olarak ilan etmenin kuruma yakışmadığını düşünüyorum. Diyanet İşleri Başkanlığı ne yazık ki sadece Sünni kesimin Hanefi kolunu ve bunun temel argümanlarını ve temel uygulamalarını dikkate alıyor…
SİZ SADECE MEMURSUNUZ
Örneğin, Şafii mezhebinin Hanefi mezhebine göre çok farklılıkları var. Hele ki Aleviler hiç dikkate alınmıyor. Nasıl bir uygulamaya gidiyorsunuz? Şimdi, siz orada yargı konumunda değilsiniz. Kendinizi hakikatin temsilcisi olarak görmeyin. Allah muhafaza, kilisenin düştüğü hataya sizler de düşersiniz. Siz burada İslam’ı temsil etmiyorsunuz, Cumhurbaşkanının bir memurusunuz.
MİNBERDE FANATİZM
İkincisi; sizin kayıtlarınıza baktığımızda, mesela faiz gelirlerini diğer gelirler olarak kaydediyorsunuz. Bir yandan, vatandaşa faiz konusunda fetva veriyorsunuz ama bir yandan da böyle bir uygulamaya gidiyorsunuz. Bu da bence oldukça sıkıntılı bir konu. Ben camilere giren çıkan bir insanım, fanatizmi sizi temsil eden minberlerde görüyorum. Halkın belli bir kesimine, bakın -İslam’a uygun olmasa da- hakaret etme hakkına hiç kimse sahip değildir, bu devletin memuru da sahip değildir.”
İRONİK ÖRNEK
Diyanet yöneticileri, konuşmanın Alevilerin ve diğer mezheplerin kurumda temsil edilmemelerine yanıt vermek yerine, yaptıkları bütçedeki faiz kalemine açıklık getirmeyi tercih ettiler. İronik bir şekilde, Alevilere hizmet olarak da bazı bölgelerde Alevi vatandaşlardan gelen cami taleplerini karşıladıklarını anlattılar.
Şimdi yeniden seçim yatırımı yapılan Alevi açılımını Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bir birimine indirgeyen yeni anlayışla, 2010 yılında Devlet Bakanı Faruk Çelik’le başlatılan çalışmanın arasında dağlar kadar fark var. O dönem Bakan Faruk Çelik, Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde Mezhepler Genel Müdürlüğü’nün kurulmasını, Genel Müdürlüğe bağlı daire başkanlıklarının her bir mezheple ilgili faaliyet göstermesini sağlayacaklarını açıklamıştı. O zaman hazırlanan taslağa gelince…
NEREDEN NEREYE
“İbadethanelere tanınan olanaklardan cemevleri de yararlansın. Konu Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde değerlendirilsin. Diyanet’e bağlı bir kurul oluşturulsun. Cemevleri ‘kamuya yararlı özel hukuk tüzel kişileri’ gibi faaliyet gösteren kurumlar kabul edilsin. Cemevlerine yapılacak mali yardımdan tüm cemevleri eşit yararlansın. Cemevlerine elektrik, su ve inşaat gibi konularda camilerdeki gibi yardım yapılsın.”
ASIL DİYANET AÇILIMI LAZIM
Sonra gelindi 2022 yılına. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Kültür ve Turizm Bakanlığı kapsamında Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kurulacağını açıkladı. Erdoğan, “İnanç önderlerinden talep edenlere de bu kurumsal yapı bünyesinde kadro verilecek” dedi. On iki yıl sonra konu Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan çıkartılıp, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bir birimine dönüştürüldü. Konuya kültür faaliyeti kapsamında bakılarak top bir kez daha taca atıldı. Alt alta sıraladığımız bütün bu gelişmeler, TBMM’de komisyonunda yapılan konuşmalar hafızalarımızı tazelerken, asıl ihtiyacın ‘Diyanet Açılımı’ olduğunu açıkça ortaya koydu.