Çocukların her türlü istismardan korunması son günlerin en önemli konusunu oluştururken bir süreden beri göçmen çocukların kaybolmasıyla ilgili raporlardaki rakamların korkunç boyutlara ulaştığı ortaya çıktı. Zaman zaman bu konuda yayınlanan raporlardaki gerçekler, AB ülkelerine yapılan ziyaretlerde de gündem oluşturdu.
Edinilen bilgiye göre, TBMM Göç Uyum Komisyonu’nun raporlarının yanı sıra AB ülkelerinde parlamenterlerle yapılan özel görüşmelerde, özellikle kayıp mülteci çocuklar ve bunlarla ilgili olarak Avrupa’da yayınlanan raporlar gündeme geldi.
Yapılan değerlendirmelerde, AB ülkelerinde kaybolan göçmen çocuklarının rakamları ülke bazında ele alındı. Almanya Interpol’ünün raporunda, Avrupa’da 2018- 2021 arasında 18 binden fazla çocuğun kayıp olduğu belirtildi. Her yıl Almanya’da bin 800 mülteci çocuk kayboluyor. İngiltere’de geçen yılın Temmuz-Ağustos aylarında 116 çocuktan haber alınamadı. İtalya’da 2022’ in ilk dört ayında 2 bin çocuk kayıp olarak kayıtlara girdi.
Organ mafyası
STK’lar tarafından konu sürekli gündeme taşınırken geçen yıl Napoli’de yapılan toplantıda, organ kaçakçılığı konusu ele alındı. Avrupalı akademisyenlerin hazırladığı bir raporda, Avrupa’daki organ nakillerinin yüzde 20’sinin menşeinin bilinmediği ortaya çıktı. Farklı ülkelerde yasa dışı nakiller yapıldığı, bu organların kayıp çocuklardan alınmış olabileceği değerlendirildi. Parayla böbrek satma olayının da çok yaygın olduğu vurgulandı. Göçmen çocukların terör örgütleri tarafından kandırılmaları da olasılıklar arasında değerlendirildi.
Geri gönderme hilesi
Yapılan toplantılarda, bu raporlardan yola çıkarak, kaybolan çocukların organ mafyasının eline geçtiğine yönelik şüpheler dile getirildi. İngiltere başta olmak üzere bazı ülkelerin mülteci çocukların yaşını büyüterek geri gönderme merkezlerine yolladığına ilişkin bilgiler de toplantıda paylaşıldı. 14 yaşındaki çocukların, yaşlarının kayıtlarda büyük gösterilerek iade sürecinin başlatıldığı, çocuk merkezlerinde bakma yükümlülüğünden kurtulmaya çalışan Avrupa ülkeleri olduğu da dile getirildi.
Çifte standart uyarısı
Avrupa ülkelerinin beklenen duyarlılığı göstermediği saptaması yapıldı. Avrupa ülkelerinin mülteciler arasında ayrım yaptığına da dikkat çekilen toplantılarda, “Ukrayna’dan gelenleri kabul ediyorsunuz ama insanların göz rengi, ırkı veya ten rengi değişince tavrınız da değişiyor” görüşü dile getirildi.
