Alaaddin Dinçer
Milyonlarca Çocuğun Geleceği Risk Altında
TÜİK’in Çocuk, Yoksulluk ve Yaşam İstatistikleri yayımlandı. İstatistiklerde yar alan Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre 2022 yıl sonu itibarıyla, Türkiye nüfusu 85 milyon 279 bin 553 kişi iken bunun 22 milyon 578 bin 378'ini çocuklar; çocuk nüfusunun %51,3'ünü erkek, %48,7'sini kız çocuklar oluşturdu.
Birleşmiş Milletler tanımına göre 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun %48,5'ini oluştururken bu oran 1990 yılında %41,8, 2022 yılında %26,5 oldu. Çocuk nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde 2022 yılında çocukların, %25,1'inin 0-4 yaş, %29,4'ünü 5-9 yaş, %28,5'inin 10-14 yaş grubunda, %17,0'sinin 15-17 yaş grubunda yer aldığı, toplamda 5-17 yaş grubu çocuk sayısının 16 milyon 324 bin olduğu görülmekte.
9.4 Milyon çocuğun geleceği risk altında
Yoksulluk ve yaşam istatistiklerinde göreli yoksulluk, maddi ve sosyal yoksunluk ve düşük iş yoğunluğu göstergelerinin en az birinden yoksun olma durumu olarak açıklanan yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanların oranı ilk kez bu yıl hesaplandı. 2022 yılı sonuçlarına göre fertlerin %32,6'sı yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında kaldı. Yaş gruplarına göre incelendiğinde, 0-17 yaş grubunda olduğu tahmin edilen çocuk oranı %42,7 oldu. Oranların sayısal verilerini bir araya getirdiğimizde 9,4 milyon çocuğun yoksulluk ve sosyal dışlanma riski altında olduğu anlaşılmakta.
Milyonlarca Çocuk İçin Dış Macunu ve Fırçası Lüks
Türkiye çocuk araştırması sonuçlarına göre, anneleri/temel bakım verenleri tarafından günde en az bir defa diş fırçaladığı belirtilen 3-17 yaş grubundaki çocukların oranı %66,5, bir defa bile fırçalamayanların oranı ise %33,5 oldu. Günde en az bir defa diş fırçaladığı belirtilen 3-17 yaş grubundaki kız çocukların oranı %73,4 iken aynı yaş grubundaki erkek çocukların oranı %60,0 oldu. Diş fırçalama oranları yaş gruplarına göre incelendiğinde, yaş ilerledikçe diş fırçalayan çocukların oranının arttığı görüldü. Günde en az bir defa diş fırçaladığı belirtilen 3-5 yaş grubundaki çocukların oranı %52,1 iken 13-17 yaş grubundaki çocukların oranı %75,9 oldu. Bu verilere bakarak milyonlarca çocuk için diş fırçası ve diş macununun bir lüks olduğunu söylemek mümkün.
Kaygı ve depresyon çocuklarda güvensizlik yaratmakta
Türkiye çocuk araştırması sonuçlarına göre ilgili işlev alanında çok zorlanan veya hiç yapamayan çocuklar incelendiğinde, anneleri/temel bakım verenleri tarafından görmede, duymada, yürümede ve kendi öz bakımını yapmada zorluk yaşayan çocukların oranı %3,2 olduğu görülmekte. Anneleri/temel bakım verenleri tarafından 5-17 yaş grubunda iletişim kurmada, öğrenmede, konsantre olmada, hatırlamada, değişikliği kabul etmede, davranış kontrolünü sağlamada ve arkadaş edinmede zorluk yaşayan çocukların oranının toplamı %10,6 oldu. Anneleri/temel bakım verenleri tarafından her gün kaygı yaşadığı belirtilen 5-17 yaş grubundaki çocukların oranı %7,3 iken her gün depresyonda hissettiği belirtilen aynı yaş grubundaki çocukların oranı ise %4,7 oldu. 1 milyon 730 bin 344 ilgili işlev alanında zorlanırken, 1 milyon 958 bin 888 çocuk depresyon ve kaygı yaşamakta.
Arkadaş zorbalığı 2 milyon çocuk için tehdit
Türkiye çocuk araştırması sonuçlarına göre, anneleri/temel bakım verenleri tarafından ayda en az birkaç kez diğer çocuklar tarafından zorbalığa maruz kaldığı belirtilen 6-17 yaş grubundaki çocukların oranı %13,8 oldu. Bu oran mevcut örgün öğretim öğrenci sayısı içinde 2 milyon 70 bin öğrenciye karşılık gelmekte.
Çocuklar haklarını ve sözleşmesini bilmeden yetişiyor
Türkiye çocuk araştırması sonuçlarına göre Çocuk Hakları Sözleşmesini duyduğunu belirten 13-17 yaş grubundaki çocukların oranının %45,1 olduğu görüldü. Bu oran aynı yaş grubundaki erkek çocuklarda %39,1 iken kız çocuklarda %51,4 oldu. Hangi haklara sahip olduğunu bilen 13-17 yaş grubundaki çocukların oranı %53,3 iken yetişkinlerin genellikle çocuk haklarına saygı duyduğunu düşünen çocukların oranı %52,7 oldu.
Çocuk evliliği azalsa da devam ediyor
Evlenme istatistiklerine göre 16-17 yaş grubunda olan kız çocuklarının resmi evlenmelerinin toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2002 yılında %7,3 iken bu oran 2022 yılında %2,0'ye düştü. Diğer taraftan, aynı yaş grubunda olan erkek çocukların resmi evlenmelerinin toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2002 yılında %0,5 iken bu oran 2022 yılında %0,1 oldu.
Kaynak: TÜİK, Türkiye Çocuk, Yoksulluk ve Yaşam Araştırması, 2022/MEB 2021-22 İstatistikleri
Sonuç, yukarıda yer alan TÜİK İstatistik bulguları ile MEB İstatistikleri, çocuğun üstün yararı, çocukların korunması, her bakımdan donanımlı ve sağlıklı gelişimi ve yaşamı için ebeveyn olan olmayan biz büyüklerin ve ülkeyi yönetenlerin ödevlerini, görevlerini ve derslerini daha çok çalışması gerektiğini göstermekte.16.05.2023