Korona gibi global bir bela Türkiye’nin başına da musallat olduktan sonra ‘makul’ü arayanlar zihinlerinden ‘acaba’ diye geçirmişlerdir mutlaka. Acaba insanlar ölürken, dünya ekonomisi yerle bir olurken, sokaklar sessizleşip, gelenekler terk edilirken siyasetçiler de şapkalarını önlerine koyup ‘ne yapıyoruz’ diye düşünürler mi? Üstten bakan kutuplaştırıcı üslubun yerine ‘bir’ ve ‘beraber’ olma sözlerinin altı doldurulur mu? İtiraf edeyim ben de bu ‘acaba’ diyen ve ters köşe olanların, terbiye edilemez iyimserlerin arasındaydım. Cumhurbaşkanının CHP’li belediyeler işin içine girince yardım kampanyalarındaki tavrı, İçişleri Bakanı’nın yaklaşımı, Bahçeli’nin üslubu, Türkiye’deki siyasi kavgayı korona öncesine döndürdü; hatta o günleri bile aratır hale getirdi. Fatma Şahin tartışması işte o siyasi atmosferin ürünü. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin dışa açık bir siyasetçi. Erdoğan hükümetinin ilk dönemlerinde üstlendiği bakanlık görevleri nedeniyle hem Ankara’yı iyi biliyor hem de iki dönemdir yürüttüğü belediye yönetimiyle yerel siyaseti. Bizi de artık bilen biliyor. Ne çekineceğimiz bir patronumuz ne de siyasi bir angajmanımız var. Her akşam 17.30’da kendi youtube kanalımız üzerinden yaptığımız ‘BideBunuİzle’ programımıza konuk olmayı kabul edince memnun olduk. Son dönemde Ak Parti’li siyasetçilerin ‘neme lazım’ diyerek uzak durduğu platformlar arasındaydık ne de olsa. Yayın sırasında Şahin’e Akif Beki ile birlikte aklımızda ne varsa sorduk. Zaten mensup olduğu partiye yönelik eleştiri beklemiyorduk. O da öyle bir eleştiride bulunmadı ama vicdanlı yaklaşımdan da taviz vermedi. Yardım toplayan CHP’li belediyeleri de eleştirdi, Valilerle işbirliği yapmıyorlar diye. Kendisinin Gaziantep’te iki dönemdir sürdürdüğü yardım faaliyetlerini nasıl organize ettiğini de anlattı. Ama iş CHP’li belediyelere PKK ve FETÖ benzetmesine gelince, bütün demokratlar gibi davrandı. Onlar halkın seçtiği belediyeler dedi, Cumhurbaşkanının ismi anılmadan sorulan soruya Cumhurbaşkanının ismini anmadan yanıt verdi; “Bu yaklaşım kabul edilemez” dedi. Sen misin bunu söyleyen? Bir yandan CHP’liler “Cumhurbaşkanı’na başkaldırdı” kampanyası başlatarak “Çatlak var büyütelim” yarışına girdiler. Öte yandan Ak Parti’liler “Sen nasıl Cumhurbaşkanının sözünün üzerine söz söylersin” uslubuyla Şahin’in üzerine çullandılar. Bir anda ‘makul’ yok oldu. Fatma Şahin “Söylediklerimin bütününe bakın” dese de fırtınayı durduramadı. Arkasından “Cumhurbaşkanımızın uyguladığı politika esastır, onun dışına çıkmak söz konusu değildir” mesajıyla azgın çoğunluğun istediği noktaya geldi. Muhalifler “Bak gördün mü, geri adım attı; Ak Parti’lilerin tümü böyle” dediler, Ak Parti’liler “Hah şöyle, hizaya gel” narası attılar. Olan ‘makul’e oldu yine. Ve yine o sese tahammül edemeyen azgınlar kazandı.