Nuray BABACAN
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim günü, TBMM’de başlattığı süreç, siyasiler açısından birçok yönüyle değerlendiriliyor. İktidar partisinde bu konuda temkinli bir iyimserlik söz konusu. Bu konuda adım atılması gerektiğine inananlar bile planın Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması önerisinin üzerine kurulmasını anlamakta güçlük çekiyorlar.
Kulislerdeki yorumlar üç başlıkta toplanabilir. 1-Türkiye yeni Ortadoğu planını gördü ve buna göre pozisyon geliştiriyor. 2-Çözüm süreci gibi zamana yayılan bir mekanizma her zaman sabote edilebilir, farklı yol izlemek gerekir. 3-Sorunu Öcalan üzerinden planlamanın başka bir amacı var. Selahattin Demirtaş, DEM yönetimi ve Kandil tek bir noktada birleşemez, ölü doğar.
Bu konuda yapılan analizleri şöyle özetlemek mümkün;
“*Bu sürecin adı yeni çözüm süreci değil, PKK’nın silah bırakma süreci olarak değerlendirilmelidir. Bahçeli, ezber bozan bir açıklama yaptı. Bu çıkışları durduk yere yapmadı. Bir anda ortaya çıkan bir şey değil. Bu bir denklemdi ve bu denklem aşama aşama yürütüldü.
*Cumhurbaşkanının bilgisi dahilinde olduğu belli. Haberinin olmaması mümkün değil. MİT Müsteşarı İbrahim Kalın ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la da değerlendirmeler olmuştur. Meclis’te Bahçeli’nin el sıkmasıyla başlayan süreç ve sonrasındaki çıkışlarının muhatabı artık Abdullah Öcalan’dır ve bir cevap verecektir.
*Öcalan, kısa süre içinde bir açıklama yapabilir ve ‘ben tarihi sorumluluğu yerine getirmeye hazırım’ diyebilir. Bunun ön temasları olmuştur. Dün ve bugün yaşananlar bir plan dahilindedir. Şimdi göreceğiz; ‘Küreselcilerin mi yanındasın yoksa sorunun çözümünü mü istiyorsun…’
*Kimin kiminle iş tuttuğu bu süreçte görülecek. Herkesin pozisyonu ortaya çıkacak. ABD ve diğer ülkeler bu işin ne kadar içinde bu da görülecek. Emin olun şu anda tüm batı başkentlerinde ve büyükelçiliklerde bu konu konuşuluyor.
*Bahçeli çok kritik bir süreçte önemli bir çıkış yaptı. Çünkü İsrail, Kamışlı’da, Mümbiç’te, Suriye’de bir şeyler yapıyor ve kimse engel olamıyor. Bu gelişmeler Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor. Sınırlarımıza dayanacak İsrail tehdidinden bahsediyoruz.
*Ayrıca DEM Parti ve PKK’nın elindeki koz da alınmış olacak. Çünkü bugüne kadar sarıldıkları şey, ‘Öcalan tecrit altında’ teziydi. Şimdi ne diyecekler göreceğiz. Bu yapının çok parçalı olduğu, farklı ülke ve gruplarla hareket ettiği belirtiliyor. Bu da görülecek. Kimin ne kadar gücü var, ortaya çıkacak.”
KAFAMIZ YANDI
AKP’de genel olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bakış açısına yönelik değerlendirmeler yapılsa da, bu gelişmelerden şüphe duyan, Devlet Bahçeli’nin geçmişteki tavırları nedeniyle bunun olumsuz bir yöne evrileceğine inananlar da bulunuyor. Parti içinde, “MHP kendine yeni bir vasi bulsa iyi olur”, “Biz milliyetçilerin kafasını yaktılar, neye inanacağımızı şaşırdık” gibi yorumlar da yapılıyor.
GÖRÜŞME DE PLANLI
Bu arada, PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın milletvekili olan yeğeni Ömer Öcalan’ın dünden beri iddia edilen görüşmeyi yaptığı öne sürüldü. Bu görüşmenin Bahçeli’nin son açıklamasından bağımsız planlandığı ve açıklamaya denk geldiği dile getirildi. Bu da sürecin 1 Ekim’deki el sıkışma olayının ardından başladığı iddialarını doğruladı.
