9 kişiye gol atamayan 11 adam
Evinde Antep’e yenilen Beşiktaş için mühim maçtı Konya müsabakası. Sakatlıklar, elde kalanlar hem de iyi yedek kulübesi olmayan Beşiktaş’a sevindirici haber Paulista’nın dönüşüydü.
Rafa Silva’yı nihayet doğru yere kondurdu, güzel adam Norveçli. İddialı diziliş idi, sağ bekte sakat Svensson’un yerine Tayyip Talha yerleştirildi. İnsan Necip Uysal’ı nasıl özlüyor bu arada, kayıtlara geçsin.
Beşiktaş’ın yeniden seriye ihtiyacı var. Bu net. Çünkü mayısa çok bir şey kalmadı. Kupada iddiası sürüyor. Ama şampiyonu belirleme konusunda kilit konuma geldi. Hem Galatasaray ile oynayacak hem Fenerbahçe ile ligde.
Kupada iyi kura çekti. Alabilir Beşiktaş yine kupayı, sonuç olarak Süper Kupa finali oynar. Yani kendi hikayesini yazması için engel yok.
Engel Beşiktaş düşmanlığında. Hakemlerin son Antep maçında yaptıkları açık düşmanlık bunun son örneği. Beşiktaş’ın hakkını yiyenin kursağı dolmasın, ne diyeyim?
Konya daha iyi başladı. Beşiktaş topa karşı daha nazik davranırken, önemli eksiklerine karşın Konya takımı ilk dakikalarda daha konsantreydi. Rashica’nın sağ kanattaki büyük yalnızlığı erken başladı. Zira alışılan Svensson bindirmeleri olmadı.
Konya ise kanatları kullanarak, Beşiktaş’ı yarı sahadan çıkarmayarak büyük baskı yarattı. Daha doğrusu Beşiktaş’ı kontra atağa mahkum etti. Ve ne yazık ki kalecinin uzun toplarıyla ilerideki kısa boylu oyuncular atak yapmaya mecbur oldu.
Paulista’ya yapılan acımasız faul önce sarı kart ile cezalandırıldı. Beşiktaş’a karşı kararlarıyla bilinen orta hakem Ali Şansalan’a Beşiktaşlı topçular değil de VAR’da bulunan Alman hakem Robert Schröder itiraz etti ve “Olmaz bir daha izle” dedi. Kart kırmızıya döndü. Konya 27’de 10 kişi kaldı.
Konya inancını yitirmedi. Kaldığı eksikliği sahaya yansıtmadı. Beşiktaş ise istediği oyunu bir türlü kuramadı. 43’te Gedson’un vurduğu top üst direkte patlamasa farklı olabilirdi ama Konya’nın yanıtı hemen geldi. Maçın tek golünü Uğurcan Yazğılı 45’te tabelaya sağ ayağıyla yazdırdı. İlk yarının uzatmalarında Beşiktaş’ın bir topu daha, Chamberlain’in kafasından direkte patladı. Yenen golde Beşiktaşlı futbolcuların toplu laubaliliği yaşanacak facianın işaretiydi aslında.
Bu arada Konyaspor’un kalecisi Deniz’in nefis bir maç çıkardığını ender gelişen Beşiktaş ataklarına rağmen söylemeliyim.
Ole Gunnar Solskjaer ikinci yarıya radikal değişikliklerle başlattı takımı. Paulista, Joao Mario ve Tayyip Talha Sanuç’u oyundan aldı. Emirhan, Muçi ve Semih Kılıçsoy’u sahaya sürdü. Bu değişikliklere stoper konusunda sıkıntı yaşan Beşiktaş’ta Uduokhai’nin sakatlığı da eklenince Onur Bulut sahadaydı. Hepimiz Paulista sakatlandığı için çıkarıldı sanıyorduk. Maç sonrası kameraların karşısına geçti Paulista “Yok sakat değilim, hocanın tasarrufu” dedi. İlginç.
Sert futbolunu sürdürdü Konya ve 65’te 9 kişi kaldı. Daha önce itirazdan sarısı olan Ndao, Masuaku’ya yaptığı faul yüzünden takımını 9 kişi kalmasına neden oldu.
Beşiktaş’ın 9 kişi kalan rakibi karşısında şuursuz atakları sonuç vermedi.
Dikkatimi çeken sahada Beşiktaş forması giyen 11 adamın takım olamamasıydı. Rakibin sertliğine karşı, hatalı kararlarına karşı en ufak toplu tepki verilmedi. Dayanışma, yardımlaşma neredeyse hiç yoktu. Topa yüzde 66 sahip olmuşsun 9 kişilik rakibine karşı 26 şut atmışsın ama sonuç alamamışsın. Bu hocaya da yazar ama en çok bu formanın anlamını hala anlamamış topçulara.
Geçen hafta 10 kişilik Gaziantep’e dün gece 9 kişilik Konya’ya kaybediyorsun. Beşiktaş’ın tarihinde böyle eksik kalmış takıma bırakın yenilmeyi gol atamama var mı ben hatırlayamıyorum.
Maça karakterinizi koyamıyorsanız oyunu kazanmanız mümkün değil.
Şimdi Beşiktaş Galatasaray’ı ağırlayacak. Futbolcuların akılları orada mıydı? Olsa ne olur olmasa ne olur? Takım olma ruhu geri kazanılmaz ise Dolmabahçe’de bir facia yaşanabilir.
Şimdi milli ara var ligde. Hocanın taktik, kondisyondan ziyade bu topçuları takım ruhuna döndürecek psikolojik eğitimine gereksinim var.