Alaaddin Dinçer
“Uygarlık Doruğunun Merdiveni Bilim ve Sanattır”
Eleştirilerin yoğunlaştığı ve itiraz edilen nokta, iktidarın çocukları eğitim üzerinden mili manevi değerler adı altında dindar ve ultra milliyetçi kodlarla endoktrine etmesine, din eğitiminin bilim ve sanat eğitimi ile eş değer hatta zaman zaman daha üst değer olarak görülmesineydi. Ajanda ve bagajda saklananların örtük bir biçimde programlara, düzenleme ve uygulamalara, açık olarak protokollere yansıması tepkilerin yoğunlaşmasına neden olmakta. DİB’in seçilen merkezlerde pilot uygulama olarak 12 Şubat tarihinden itibaren her hafta sonu ilkokul çocuklarına yönelik başlatacağı “ abi ve ablalarla din eğitimi sohbetleri” uygulaması son örnek olarak gösterilmekte. Genel ortaöğretim müdürlüğünün verilerinden yola çıkarak sanat, fen ve sosyal bilim liselerinin son beş yıllık sayısal tablosuna baktığımızda bu liselerin sayısının çok az sayıda arttığı görülmekte.
SANAT, FEN VE SOSYAL BİLİM LİSELERİNİN SAYISAL DURUMU
Genel Ortaöğretim Müdürlüğü’nün internet sitesinde yer alan istatistiklere göre, 2023-24 Eğitim Öğretim Yılı başında bu genel müdürlüğe bağlı lise sayısı 3 bin 561, öğrenci sayısı 2 milyon 99 bin 35’tir. Bu liselerin 365’i fen, 105’i güzel sanatlar, 94’ü ise sosyal bilimler lisesidir. Fen liselerinde 152 bin 839, sanat liselerinde 17 bin 694, sosyal bilim liselerinde 41 bin 947 öğrenci bulunmakta. Son beş yılda fen liselerinin sayısı 49, sanat liselerinin 1, sosyal bilim liselerinin 2 artmıştır. Genel ortaöğretimdeki toplam öğrenci sayısı içinde bu üç lisenin öğrenci oranı yüzde 10,12’dir. Genel müdürlüğün istatistiklerinde 30 büyükşehirden Ankara, İstanbul. İzmir, Antalya, Balıkesir, Konya ve Gaziantep’te birden fazla sanat lisesi olduğu bilgisi yer almakta. Diğer 23 büyükşehir ile 51 şehirde birer sanat lisesi, 15 büyükşehirde birden fazla sosyal bilim lisesi, 39 şehirde birer lise bulunmakta. 12 şehirde sosyal bilimler lisesi, ortaokul düzeyinde ise her üç okul türünden hiçbir okul bulunmamaktadır. Oysa bütün illerde birden fazla olmak üzere çok sınırlı sayıda ilçe hariç diğer ilçelerin tamamında bir ve birden fazla imam hatip lisesi ve ortaokulu açılmıştır. Fen, sanat ve sosyal bilim liselerinin okul ve öğrenci sayısı ile toplam içindeki oranlarına baktığımızda yazımıza konu olan liselerin hak ettikleri değeri görmediklerini söylemek mümkündür.
Sonuç olarak, bilim ve sanat eğitimi, bireyin sorgulama, eleştirel ve özgür düşünme becerileri ile ilgi ve yeteneklerinin çok yönlü gelişimi için önemli olup, özgür yurttaş alt yapısı oluşturur. Bu alt yapı ile oluşmuş bireylerden kurulmuş toplumlar haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkar, doğada var olan bütün olayları, değişimi ve dönüşümü bilim temelli bir bakış açısı ile ele alırlar. Charles Darvin, “bilim ve sanat bir kuşun iki kanadı gibidir. Bu iki kanadı kullanabilen kuşlar uçabilir ve özgür olurlar. Kullanamayanlar tavuk olurlar” demektedir. Bu sözü toplumlara uyarladığımızda, bilim ve sanatın hak ettiği değeri gördüğü toplumlarda gelişmenin, uygarlığın ve modernleşmenin doruklarına çıkılmakta olduğunu görmekteyiz. Her iki alanın ihmale uğradığı toplumlar geri kalmaktan, gelişmiş toplumların kuyruğuna takılmaktan kurtulamamakta. 16 milyonluk İstanbul’da sadece 4 sosyal bilim, 12 sanat lisesi; 5 milyon nüfuslu Ankara’da 4 sosyal bilim, 3 sanat lisesi; 4 milyon nüfuslu İzmir’de ise 3 sosyal bilim, 3 sanat lisesinin bulunması yeterli değildir. O nedenle, kentlerin ve büyük ölçekli ilçelerin tamamında hem ortaokul hem de lise düzeyinde yeterli sayıda sanat ve sosyal bilim liseleri ile ortaokulları açılmalıdır.