Tolga Balcı
İSİG Meclisi Verileri ve Gerçekler
2024 yılı, Türkiye'de iş sağlığı ve güvenliği açısından yine kara bir yıl olarak kayıtlara geçti. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi'nin verilerine göre, yıl boyunca yüzlerce işçi, iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Bu tablo, Türkiye'nin iş sağlığı ve güvenliği konusundaki zayıf karnesini bir kez daha gözler önüne serdi.
İş Cinayetlerinin Yaygınlığı
2024 yılının ilk yarısında, İSİG Meclisi'nin raporlarına göre, Türkiye genelinde en az 1.500 işçi hayatını kaybetti. Bu rakamlar, her gün ortalama beş işçinin iş cinayeti kurbanı olduğunu gösteriyor. Özellikle inşaat, tarım ve maden sektörlerinde yaşanan ölümler, bu korkunç tablonun en büyük kısmını oluşturuyor. İnşaat sektöründe yaşanan kazalar, genellikle yüksekten düşme, asansör boşluğu kazaları ve iskele çökmesi gibi nedenlerle meydana gelirken; tarımda ise traktör kazaları ve zirai ilaçlama sırasında yaşanan zehirlenmeler ön plana çıkıyor.
Bölgesel dağılım
İş cinayetlerinin bölgesel dağılımına bakıldığında, sanayinin yoğun olduğu Marmara Bölgesi, en fazla işçi ölümünün yaşandığı bölge olarak dikkat çekiyor. İstanbul, Kocaeli, Bursa gibi iller, hem nüfus yoğunluğu hem de sanayi sektörü açısından riskli bölgeler arasında yer alıyor. Öte yandan, tarım sektörünün ağırlıklı olduğu Ege ve Akdeniz bölgelerinde de özellikle mevsimlik işçiler arasında ölüm oranları oldukça yüksek. Mevsimlik işçilerin uzun çalışma saatleri, kötü çalışma koşulları ve düşük ücretlerle çalıştırılmaları, bu ölümleri tetikleyen başlıca faktörler arasında yer alıyor.
Çocuk işçi sorunu..
2024 yılında iş cinayetlerine kurban gidenler arasında kadın ve çocuk işçilerin oranındaki artış da dikkat çekici. Kadın işçiler, özellikle tarım ve tekstil sektörlerinde yoğun olarak çalışırken, bu alanlardaki yetersiz güvenlik önlemleri ve düşük ücretler, iş cinayetlerini artıran etkenler arasında. Çocuk işçiliği ise, yasalara rağmen hala yaygın bir problem olarak karşımıza çıkıyor ve özellikle tarım ve sanayi sektörlerinde çocuk işçiler, tehlikeli işlerde çalıştırılıyor.
Düzenleme yeterli değil
Türkiye’de iş sağlığı ve güvenliği konusunda 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu gibi yasal düzenlemeler bulunsa da bu düzenlemelerin etkin bir şekilde uygulanamaması, iş cinayetlerinin artmasına neden oluyor. İSİG Meclisi, denetimlerin yetersizliği, işverenlerin yasal sorumluluklarını yerine getirmemesi ve cezai yaptırımların caydırıcı olmamasını bu durumun başlıca sebepleri olarak gösteriyor.
İSİG Meclisi'nin Talepleri
İSİG Meclisi, Türkiye’de iş cinayetlerinin önlenmesi için acil olarak bazı adımlar atılması gerektiğini vurguluyor. Öncelikli olarak, iş sağlığı ve güvenliği denetimlerinin artırılması, işverenlerin sorumluluklarını yerine getirmesi ve işçi sendikalarının güçlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, işçilerin örgütlenme özgürlüğünün sağlanması, sendikalaşma oranlarının artırılması ve iş yerlerinde işçi sağlığı komitelerinin kurulması gerektiği de İSİG Meclisi'nin talepleri arasında yer alıyor.
2024 yılında Türkiye’de iş cinayetleri, iş sağlığı ve güvenliği konusundaki ciddi sorunları bir kez daha ortaya koydu. İSİG Meclisi’nin verileri, işçi ölümlerinin önlenebilir olduğunu, ancak bunun için yasal düzenlemelerin etkili bir şekilde uygulanması, denetimlerin artırılması ve işçilerin güvenli çalışma koşullarının sağlanması gerektiğini gösteriyor. İş cinayetlerinin önlenmesi, sadece bir yasal zorunluluk değil, aynı zamanda insani bir gereklilik olarak karşımızda duruyor.