Ümit Sezgin
Fener'e de kayyım atayacaklar
Fenerbahçe, yine kendisine yakışır bir kongre yaşadı. Büyüklüğüne yakışır biçimde, kongreye dair her şey zirvedeydi. En üst perdeden öfkeler kusuldu, en ağır eleştiriler yapıldı, sonundaki kucaklaşmalar ise göz yaşartacak kadar içliydi. Rayting rekorları da kırıldı, katılım rekorları da… Mourinho gibi dünyanın sayılı hocalarından biri de bu hengamede, hem de iki aday kıyasıya kavga ederken, ikisinin de katkısıyla transfer edildi. Bu da tarihe “enteresan” olarak geçer.
Sonuçta Fenerbahçe, büyük kapışma bekleyenleri yine hayal kırıklığına uğratarak Türk futbolunun iki dev ismini bir araya getirmeyi başardı. Doğru dürüst tek aday bile bulmakta zorlanan, yukarıdan talimatlarla Başkan seçen kimi rakiplere nispet, kongreyi Aziz Yıldırım, Ali Koç kucaklaşmasıyla tamamladı.
Yıllardır Kulübü ele geçirme hayalleri kuran, bunun için kanuni, gayri kanuni her yolu deneyenlere, bu kongre gösterdi ki tek çareleri kaldı, Fenerbahçe’ye de kayyum atamak.
Öyle seçimle falan Fenerbahçe’yi ele geçiremeyecekler, direnişi kıramayacaklar.
Bakmayın siz Ali Koç’un da Aziz Yıldırım’ın da seçim sürecinde zaman zaman yukarıya selamlar gönderip, çiçek attıklarına. Herkes biliyor ki ne Ali Koç ne de Aziz Yıldırım yukarıların gönlünden geçen isim olamaz. Yanak okşatan birileri gibi kullanışlı eleman olamazlar. Galatasaray, Trabzon, Başakşehir, Gaziantep gibi hazır kıta yönetimler varken, gücü yetmediği için gönlünce kavga edemeyen bir Fenerbahçe yönetimini kim ne yapsın?..
Fenerbahçe’yi nasıl ele geçirecekler, daha aday bile çıkaramıyorlar. En fazla yapabildikleri yönetim listelerine kendilerine yakın isimler sokmak. Arada kanal vazifesi görecekler, irtibat elemanı olacaklar. Aziz Yıldırım’ın da, Ali Koç’un da listesinde böyle isimler vardı. Gerçi “Aziz Yıldırım seçimden önce Ali Koç’la canı yayına çıkma cesareti gösterirse ben hiçbir şey bilmiyorum” diyen Acun Ilıcalı gerçekten hiçbir şey bilmiyorsa bile bu konuda bir şeyler biliyordur.
Aziz Yıldırım oylamayı kazanamayan isim oldu, ama kaybeden olmadı. Ne kadar tevazu gösterse de, “değilim” dese de, Aziz Yıldırım hiç tereddütsüz “Efsane Başkan”dır. Hatalarıyla, günahlarıyla hem de. Bu son dokunuşuyla Fenerbahçe camiasına yeniden can verdi. Ortalığı ciğeri beş para etmezlere bırakmayarak, hem tüm camiayı yeniden canlandırdı, hem de Ali Koç’a ihtiyaç duyduğu motivasyonu sağladı. Onurlu direnişin, cesaretin, kararlılığın ve katıksız Sarı Lacivert Aşkın hep simgesi olacak. Çok yaşa Aziz Başkan, çok yaşa.
Ve Fenerbahçe camiası Ali Koç'a da efsane olma şansı tanıdı bir kez daha... Altı yılda yaşanan başarısızlıklar, hatalar bir kenara itildi, atılan olumlu adımların, verilen mücadelenin hatırına yeniden Ali Koç dedi Sarı Lacivertliler...
Şimdi Ali Koç’a düşen gerçekten Fenerbahçe çağını başlatmak. Sadece futbolda şampiyonluk yetmez, bu altı yılda gösterdiği onurlu duruşu korumak Fenerbahçe çağının olmazsa olmaz koşuludur. Herkes yanak okşatarak şampiyon olur, aslolan alnının teriyle, namusunla kupalara uzanmak. Biz çocuklarımızı bu inançlarla Fenerbahçeli yaptık. Bunu da en iyi Ali Koç biliyor.