ASIL HEDEF KANAL FALAN DEĞİLDİ ZATEN!

Üzerinden fazla zaman geçmedi… Son yeni Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, iktidar mensuplarını günün 24 saati ekrana çıkarmayı marifet sayan kanallardan birinde bilerek söyledi; “Kanal İstanbul'un etrafında oluşturulmuş bir konut rezerv alanımız var.” İşte bu kadar...

Zaten planlanan buydu, kanal işin çok pahalı bir suyolu, yani çakma İstanbul Boğazı… Asıl hedef; bu çakma boğazın salında solunda ultra modern bir kent yaratma hesabı. Kafalarındaki bu kanaldan olsa olsa yat ve küçük gemiler geçer, tanker falan zaten geçemez. Bilim insanlarının toprağını cacığa benzettiği bölgede yat limanı ve uydurma Arap kenti yükselecek. Ancak bu projeden seçim kampanyasında pek bahsedilmiyor çünkü tepki göreceklerini biliyorlar. Bu konuda bir anket yaptırmışlar, AKP’li seçmenler de kanala öncelik tanımamışlar.

Burada İstanbul’da Suriye iç savaşından sonra artan yabancı nüfusa dikkat çekmek lazım. İSKİ faturalarında göre, İstanbul’da yabancı sayısı iki buçuk milyona ulaştı. 

Büyükşehir Belediye yetkilisi şöyle diyor; “İstanbul’daki yabancı sayısı tek başına bir şehir olsaydı Avrupa’nın en büyük 9’uncu şehri olacaktı. Paris şehir merkezinde 2,1 milyon insan yaşarken, Viyana nüfusu 1,9 milyon, Barcelona sadece 1,6 milyon.” 

İstanbul’un bu alanda dünyada başka örneği yok. Kent nüfusunun yüzde 16’sı yabancı…

Kent nüfusu kontrol edilemez şekilde artıyor. Konut satış ve kiralama fiyatlarındaki anormal artış da bu duruma bağlanıyor.

Sayfalar dolusu kanal karşıtı raporların özü şu; “Kanal İstanbul ile kente adeta insan eliyle yeni bir ‘tümör’ eklenecek. Bu da İstanbul’un mezar taşı olacak. Trakya İstanbul’un varoşlarına dönüşecek, tarım alanları yok olacak.” 

MERKEZİ YÖNETİMİN MEGA PROJESİ YOLUN SONU…

İstanbul’a zaten su yetmiyor, çakma kanal su sorununu zirveye taşıyacak. Plansız kalkınmanın kahramanları(!) buna da çare bulacaklarını söylüyorlar. İstanbul musluklarından Dubai ve Katar’daki gibi hafif tuzlu su akacak. Bir metreküp suyun baraj sularından 3-4 kat pahalı olduğu arıtılmış deniz suyu tesislerine hazır olun…

Burada olası deprem olayına hiç girmeyeyim, artık kabak tadı verdi. “İstanbul depremi ülkenin beka sorunudur” diye söyleyen uzmanların dilinde tüy bitti. 

Kentin matematiğini masaya yatıran bilim insanlarının ortak görüşü; İstanbul’un 20 milyona dayanan nüfusu taşıyamayacağı yönünde.

Kente artık tersine göçün gerçekleşmesi, Anadolu’da farklı cazibe alanları oluşturulması, İstanbul ve çevresindeki sanayi kuruluşlarının bir planla taşınması, kentin sadece kültür ve turizm için planlanmasını öneren binlerce makale var internet hazretlerinde…

AKP adayı Murat Kurum’un seçim kampanyası da beton üzerine kurulu.

Alın son bir örnek daha…  39 ilçesi bulunan İstanbul'da, Kağıthane, Silivri, Eyüp Sultan, Sarıyer, Çatalca, Esenler, Küçükçekmece ve Beylikdüzü'nde çok sayıda arazi, önümüzdeki günlerde satışa çıkarılmayı bekliyormuş.

Şimdi İstanbul’da yerel seçimin önemi ortaya çıkıyor. Zaten çok önceleri açıklamışlardı, “İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder.”

Var güçleriyle İstanbul’da Büyükşehir Belediyesi’ni elde etmeye çalışacaklar.

Kentte yaşayanların kararı ne olacak? Artık 31 Mart’ı bekliyoruz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Cengiz Erdil Arşivi