Cengiz Erdil
TOPRAK VE SU KARDEŞLİĞİNİN İNTİKAMI
İklim değişikliği dünyayı kasıp kavuruyor, yazlar kış, kışlar yaz oluyor. 40 yıldır yağmur yağmamış yerleri sel götürüyor, kutuplar eriyor. Mavi gezegenin kaynaklarını har vurup harman savurmanın acısını biz çekiyoruz, bizden sonraki kuşaklar misliyle çekecek.
İnsanlık toprak ve suyun kıymetini bilmedi, başına gelen budur. Aşırı ve düzensiz su kullanımının acısı çıkıyor. Bunun sıkıntısını bizim topraklarımızda en çok çeken de tahıl depomuz Konya yöremiz…
Burası toprak ve su kardeşliğinin intikam alanı. İki özbeöz kardeşin intikamı ‘yaralamak’ gibi bir şey.
Topraktaki bu yaralara biz “OBRUK” diyoruz.
Şimdi Konya’da obruklardan sonra tarla ve meralarda yarıklar da oluşmaya başladı. İki kardeş bıçak olmuş yer üstünü adeta delik deşik ediyor.
Konya’da yeraltı sularının çekilmesi ve toprağın çökmesiyle meydana gelen obrukların sayısı yapılan son araştırmalara göre 2 bine ulaştı.
Obruklardan sonra şimdi de toprak yüzeyinde kilometrelerce uzanan yarıklar oluşmaya başladı.
Araştırmalara göre, Konya’nın Çumra, Karapınar, Emirgazi ve Tuzlukçu ilçelerinde yeraltı su seviyesinde önemli düşüş saptandı… Burada ortaya çıkan yüzey yarıklarına son olarak Altınekin ilçesinde de rastlandı.
Kuraklığın yanı sıra yer altı su seviyesindeki azalmaya bağlı oluşan yarıklar, orta ve Batı Anadolu havzalarının önemli sorunlarından biri.
Anadolu Ajansı’nın haberine göre, bölgede araştırmalar yapan Konya Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği bölümü öğretim üyesi Profesör Yaşar Eren; karamsar konuşuyor:
“Kilometrelerce uzunlukta, genişliği 2-3 metre, derinliği de 8 metreye ulaşan yarık ve faylanmalar oluşuyor. Bölge için bunlar bir tehdit oluşturuyor. Konya’nın çeşitli kesimlerinde yıllardır takip ettiğim yarıklar, hem yatay hem de düşey olarak devam ediyor. Yeraltı su seviyesindeki azalma kayaçlarda sıkışma meydana getiriyor. Bu birdenbire olan ve hemen sona erecek olay değil. Yeraltı su seviyesini dengede tutsanız bile onlarca yıl devam edebiliyor.”
Konya ovasında obruk oluşan yerlerde AFAD ve Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi araştırmalarını sürdürüyor.
Çalışmalar sırasında obrukların büyük bir çoğunluğu yer altının düşümüne de bağlı olarak tarım alanları, yerleşim alanları, enerji yatırım alanları gibi daha çok risk oluşturacak noktalarına doğru ilerlediği raporlandı.
Obruklar sadece Konya bölgesinin değil, Eskişehir, Afyonkarahisar, Denizli ve Manisa’nın da sorunu olmaya başladı.
Henüz zarar gören ekili alan miktarı fazla değil ama artma tehlikesi var.
Depremlerden sonra da obruklar görülmeye başlandı. Batman ve Kahramanmaraş’ta obruklar oluştu.
Böyle giderse obruk ve yarıklar sadece tarım alanları değil, yerleşim yerlerinde insan hayatını da tehdit edecek.
Eskiden Konya için ‘dümdüz ova’ denirdi, artık ‘delik deşik ova ’ diye anılır oldu.
Toprak su kardeşliği böyledir, kızdırdınız mı önlerinde kimseler duramaz.